Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda itiraz eden borçlu şirket yetkilisi ihtiyati haczin tatbiki sırasında hazır bulunmuş ve haczin tatbikinden itibaren 7 gün içinde mahkemenin yetkisine ve çek üzerindeki imzaya itiraz etmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıda açıklandığı üzere ihtiyati haczin itiraz sebepleri kanunda belirtilmiştir. İmza itirazı bu sebeplerden biri olmayıp itiraz eden şirket vekilinin çek üzerindeki imzaya itirazı yerinde değildir. ... İtiraz eden şirket vekilinin yetki itirazının incelenmesinde; çekin keşide yerinin, verildiği yerin ve ibraz edildiği yerin Trabzon olduğu, borçlu şirketin ve diğer borçlu ...'ın yerleşim yerinin de Trabzon olduğu anlaşılmıştır. ... Çekten kaynaklanan borcun alacaklısı borçlunun yerleşim yerinde, çekin keşide yerinde veya çekin ödeme yerinde ihtiyati haciz isteyebilir. İlgili çek hakkında karşılıksızdır işlemi yapılması çekteki borcun götürülecek borca dönüşmesini sağlamaz. (İstanbul BAM 16....

    Karşı taraf vekili istinaf dilekçesinde; itiraz dilekçesindeki hususları tekrarla, ihtiyati haciz kararı için yasal koşulların oluşmadığını istinaf sebepleri olarak belirtmiştir. Uyuşmazlık konusu İİK'nun 265.maddesi uyarınca ihtiyati hacze itiraz ve mahkemenin itirazın reddi kararına ilişkindir. İhtiyati haczin şartları İİK'nın 257. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.”...

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 264. maddesi uyarınca ihtiyati haczin hükümsüz kalması nedeniyle haczin kaldırılması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir. İİK'nın 62/1. maddesinde, "itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur" hükmü yer almakla birlikte, borçluya "ödeme emri tebliğ edilemese" bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Yargıtay 12....

      Kuzdere Mevkii1045 parselde kayıtlı taşınmazdaki müvekkile ait hisse üzerine haciz konulduğunu, 103 davet kağıdı, 17.09.2017 tarihli kıymet takdir raporu ile birlikte İİK MD 21/2 hükmüne ve ilgili hükümlere aykırı şekilde usulsüz olarak muhtara bırakıldığını, müvekkilin takipten ve hacizden 27.03.2019 tarihinde haberdar olduğunu, haciz konulan taşınmazın narenciye bahçesi niteliğinde olduğunu, müvekkilinin tarımsal olarak kullandığı başkaca taşınmazı da bulunmadığını, borçlunun ailesi ve geçimini karşılayacak nitelikte olup olmadığının araştırılmasının gerektiğini, İİK 106- 110 maddeleri gereğince haczin düştüğünü, icra dosyasında ödeme emrinin tebliğinin iptaline, borca ve ferilerine itirazları doğrultusunda takibin durdurulmasına, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      EK KARAR: Mahkemece, yetki itirazı yönünden çek incelendiğinde talep eden tarafça çekin süresi içinde muhatap bankaya ibraz edildiği, çek yönünden ödeme yasağı kararı bulunması nedeniyle ödeme yapılmadığı, muhatap bankaya ibraz edilen ve ödenmeyen çeke dayalı borç, bu şekilde aranması tüketildikten sonra götürülecek borç niteliğini kazanacağı ve HMK’nın 10. maddesi gereğince ifa yeri olarak TBK’nın 89. maddesinde belirtilen alacaklının yerleşim yeri mahkemesi de ihtiyati haciz talebinde yetkili mahkeme olacağı, somut olayda ihtiyati haciz talep edenin yerleşim yerinin Eyüpsultan/İstanbul olduğu mahkemenin yargı çevresinde bulunduğu bu nedenle mahkemenin yetkili olduğu gerekçesiyle yetki itirazının reddindiğer itirazları yönünden verilen ihtiyati haciz kararına karşı ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, borca ve yetkiye itiraz edilebileceğinin İİK'nun 265.maddesinde düzenlendiği, talep tarihinde çekin vadesinin gelmiş ve süresinde de muhatap bankaya ibraz edildiği, itiraz edenlerin itirazlarının...

        İtiraz, mahkemece duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve şirket vekilinin 29.02.2016 tarihli teminat mektubunu sunması üzerine ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki yukarıda açıklanan kanuni düzenleme gereğince borçlu ancak kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebilir. Mahkeme gösterilen itiraz sebepleri ile sınırlı olarak inceleme yaparak itirazı değerlendirmelidir. Somut olayda mahkemece, şirket vekilinin 19.11.2015 tarihli dilekçesinde gösterilen itiraz sebepleri hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmamış, itirazın değerlendirilmesi için açılan duruşma sırasında 29.02.2016 tarihli teminat mektubunun sunulması üzerine haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....

          nun 257.maddesi 1.fıkrasına uygun bulunduğundan borçlunun/borçluların ve üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşı %15 oranında (10.500‬,00-TL) teminat yatırılması suretiyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, borçlunun/borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının İcra İflas Kanunu'nda gösterilen muayyen tahditler dairesinde İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ve bu dosyadan ihtiyaten haczine" karar verilmiştir. İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ: İhtiyati haciz kararına itiraz eden ... Ltd. Şti. vekili itiraz dilekçesinde özetle; müvekkilinin mernis adresinin ... Mah. ... Cd. No: ..., Merkez / ISPARTA olduğundan, borçlulardan ...'ın yerleşim yeri Antalya ile diğer bir borçlu ...'...

            Mahkemece, ihtiyati haciz isteyenin talepte bulunurken borçlu tarafından noter aracılığıyla faturalara ve borca yönelik gönderdiği ihtarnameleri dosyaya sunmadığı, bu belge ve bilgilerin mahkemece bilinmesi halinde alacağın varlığına kanaat getirmeyeceği, alacağın varlığına ilişkin kanaat oluşmasını engelleyen durumun itiraz üzerine anlaşıldığı belirtilerek ihtiyati haczin kaldırılmasına hükmedilmiş, karar ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati haciz isteyen vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına,29.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. TL 17.15.-O.H. 17.15.-P.H 00.00.-Kalan Aslı gibidir. Karşılaştırıldı. ......

              Mahkemece itiraza konu borçla ilgili icra takibine geçildiği, bu durumda ihtiyati haczin kaldırılması talebinde icra mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş, karar ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından temyiz edilmiştir. Aleyhine ihtiyati haciz kararı alınan borçlu ihtiyati hacze İİK.nun 265. maddesine dayanarak itiraz etmiştir. İhtiyati hacze itirazda mahkeme görevli olup, borçlu ihtiyati haczin dayandığı nedenlere teminata ve yetkiye itiraz edebilir. Mahkemece itiraz nedenlerinin yerinde olup olmadığı incelenerek bir karar verilir.Mahkemenin görevsizlik kararı verirken gerekçesinde belirttiği husus İİK.nun 266. maddesinde düzenlenen ihtiyati haczin teminat karşılığı kaldırılmasıdır. Mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan hükme dayanarak görevsizlik kararı verilmesinde isabet görülmemiştir....

                Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. (Ek ikinci fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.) Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. (Ek fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.; Değişik:2/3/2005-5311/17 md.) İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....

                  UYAP Entegrasyonu