İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2022 NUMARASI : 2022/464 ESAS 2022/626 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Dairesi'nin 2022/37806 Esas sayılı dosyası ile taraflarınca ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine icra emri tebliğ edilmeden borçlu T3 tarafından 29/07/2022 tarihinde itiraz edildiğini, borçlunun henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini görmeden kötü niyetli bir şekilde borcu inkar ederek ödeme emrine itiraz ettiğini, borçluya ödeme emrinin 01/08/2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve kanunda belirtilen 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediğini ve ödeme emri tebliğ öncesi yaptığı borca itirazın değerlendirilmemesi...
İş sayılı ihtiyati haciz karanın 12/07/2021 tarihinde ibraz edildiği ve haciz işlemleri yapıldığı, ödeme emrinin 27/07/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 02/08/2021 tarihinde yetkiye ve borca itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin 15/08/2021 tarihinde alacaklı vekiline tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 26/08/2021 tarihinde yetki itirazını kabul ederek dosyanın yetkili Hatay İcra Müdürlüğünü gönderilmesini talep ettiği, 27/08/2021 tarihinde dosyanın uyap üzerinde yetkili Hatay İcra müdürlüğüne gönderildiği, Hatay icra Müdürlüğünce henüz ödeme emri düzenlenmeden borçlu vekilinin 09/09/2021 ve 13/09/2021 tarihlerinde (yetkisiz icra müdürlüğü tarafından) uygulanan ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiği, icra müdürlüğünce 14/09/2021 tarihinde talebin reddine karar verildiği, borçlu vekilinin bu kararı 16/09/2021 tarihinde şikayet ettiği görülmüştür. Hatay 6....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/2863 E. sayılı dosyası ile müvekkiller Suzan Sezer, Avedis Sezer, Süren Sezer ve T1 aleyhine ilamsız icra takibine girişildiğini, girişilen işbu ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emri müvekkillerine ayrı ayrı farklı tarihlerde tebliğe çıkarıldığını, mezkûr ödeme emri, ilk olarak müvekkilinin Süren Sezer tarafından 19.02.2020 tarihinde tebellüğ edilmiş olup, bu vasıtayla yine bu tarihte taraflarına ödeme emrinden haberdar olunduğunu, müvekkillerinin herhangi bir hak kaybı yaşamaması adına 20.02.2020 tarihinde, yasal süresi içerisinde, müvekkillerinin böyle bir borcu bulunmaması sebebiyle müvekkillerinin tümü bakımından borca itiraz edildiğini, müvekkillerinin kimisinin adresinin yurtdışı olması, tüm tebligat işlemlerinin ilk tebliğ tarihi olan 19.02.2020 tarihinden itibaren yasal borca itiraz süresi içerisinde gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin belirsiz olması dolayısıyla, daha sonra kendisine ödeme emri tebliğ edilecek müvekkilleri bakımından bilahare borca itiraz...
E. sayılı dosyası ile 19.10.2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlular icra dosyasına vekilleri aracılığıyla sundukları 4.11.2020 tarihli dilekçesi ile yetkiye, takibe, ödeme emrine, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, İtiraz üzerine icra takibi davalı/borçlular yönünden durduğunu, takip dayanağı genel kredi sözleşmesin uyarınca istanbul mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkili olduklarını, davalı/borçlular tarafından yapılan, yetki itirazı usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı/borçluların, takibe, ödeme emrine, borca, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferilerine ilişkin itirazlarının iptaline ve takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davalı/borçluların, icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, Davalı/borçluların yapmış olduğu tüm itirazların davacı şirketi zarara uğratma kastı ile yapılmış haksız ve kötü niyetli itirazlar olduğunu, kötü niyetli davalı/borçluların, takip miktarı alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere...
İcra Müdürlüğü' nün 2013/2395 sayılı dosyasına ilişkin ödeme emrinin iptaline karar verildikten sonra taraflarına yapılan ödeme emrine yaptıkları itiraz ve şikayetleri inceleyerek bir sonuca gitmesi gerekirken, iptal edilmiş olan ödeme emrine ilişkin olarak verilen kararın bu itirazlar için kesin hüküm oluşturacağı yanılgısına düştüğünü, Daire karar gerekçesine göre ödeme emri iptal kararından sonra gönderilen ikinci ödeme emrine karşı borçlunun yeniden itiraz ve şikayet hakkı doğduğundan önceki itirazların yeni ödeme emri tebliğinden sonra hukuki bir sonuç doğurmayacağını davacı tarafın dava dilekçesi ile ileri sürdüğü itiraz nedenleri incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin kesin hüküm var diyerek, itiraz ve şikayetleri değerlendirmek için gerekli delilleri toparlayıp, inceleme yapmadan, eksik tahkikatla davanın reddine karar verdiğini beyanla devamla; dava dilekçelerindeki olay ve olguları tekrarla; müvekkilinin ilamsız icra...
İcra Müdürlüğünün 2020/9322 esas sayılı takip dosyasında davacı/borçlu T1 gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin kabulü ile ödeme emrine ıttıla tarihinin 28/02/2021 tarihi olduğunun kabul ve tespitine, borca ve yetkiye itiraz yönünden şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin memur muamelesini şikayet davasında vekalet ücretine hükmetmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı alacaklının icra müdürlüğünün kusurlu eylemi sebebiyle ilam vekalet ücreti ödemeye mahkum edilmesinin doğru olmadığını, Uyap sisteminin tutuklu, hükümlü, ölü, kısıtlı gibi özel halleri olan taraflar hakkında uyarı vermesi ve bu taraflar hakkında yapılacak olan işlemleri kısıtlaması göz önüne alındığından usulsüz tebligatta müvekkilinin kusuru bulunmadığını belirterek kararın ilam vekalet ücretine ilişkin hükmünün kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkillerinin mantar üretimi yapmak için davalı ile 20 ton istiridye mantarı kompostu almak ve bedeli olarak 12.000,00 TL'nin ödenmesi hususunda anlaştıklarını, bedelin peşin olarak ödendiğini, davalının ise edimini ifa etmediğini, bu nedenle müvekkillerinin davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının yetkiye, borca itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacıların istiridye mantarı üretmek için gerekli kompostun hazırlanması için kendisi ile görüşmediklerini, kendisine danışmanlık yapan kişi ile görüştüklerini, kendisine herhangi bir ödemenin yapılmadığını, sözkonusu kağıdı teminat olarak, kompostun çıkacağı gün ödeme yapılması için imzaladığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, 30.12.2021 tarihinde vekaletnamesini Biga İcra Müdürlüğünün 2021/3674 Esas sayılı dosyasına sunduğunu, söz konusu vekaletnamenin Biga İcra Müdürlüğü tarafından 31.12.2021 tarihinde onaylandığını ve davacının borca itiraz dilekçesinin reddedildiğini, İİK Madde 168/5 gereği borca ve yetkiye itiraz süresi 5 gün olduğundan ve vekaletnamesinin de onaylanma tarihi 31.12.2021 tarihi olduğu dikkate alındığında davacının iş bu davayı 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 10.01.2022 tarihinde açtığını, davacı tarafın süresinden sonra yaptığı yetkiye ve borca itiraz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu; Kambiyo senetlerine özgü takip de takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir. Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; icra dairesinin yetkisine, borca faize, faiz oranına itiraz ettiği ve ihtiyati haciz vekalet ücretinin örnek 10 ödeme emrinde tahsilinin talep edilemeyeceğini belirterek, ödeme emri ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece takip dayanağı bonoda açıkça düzenleme yeri olarak ''Konya'' yazdığından Konya icra dairelerinin de yetkili olduğu, borçlunun iddialarını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle "Davacının yetki itirazının reddine, Davacının borca ve ödeme emrine itirazının reddine" karar verildiği görülmektedir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, yetkiye itiraz ve İİK'nun 169. maddesine dayalı ödeme emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfaya dayalı borca itiraz davasıdır. Tarsus İcra Dairesinin 2020/1178 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Çiğdem Yıldırım tarafından borçlu T1 hakkında 13/02/2020 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 22.846,92 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 19/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 18/03/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....