- K A R A R - Davacı vekili, davacının başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine davalıların itiraz ettiklerini, takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davalıların süresi içinde verdikleri dilekçe ile hem ... 1. İcra Müdürlüğü’nün yetkisine, hem de borca itiraz ettikleri, yetkili yer olarak .../...’ı gösterdikleri, davacının açtığı itirazın iptali davasının içeriğinde yetki itirazından bahsetmeksizin borca itirazın iptalini istediği, bu şekilde davalıların yetkiye yönelik itirazını benimsediği ve kabul ettiği gerekçesiyle yetkili icra dairesinde yapılan takip bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Görüldüğü üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar, sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenleme ile, yetki sözleşmesi yapılmasında, tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır. Diğer bir anlatımla, maddedeki tacirden anlaşılması gereken, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olmasıdır. Sözleşmenin konusunun ticari iş olması, gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir. Somut olayda; lehtar ...-.... Yapı lehine Hakkı Kan tarafından tanzim edilmiş takip dayanağı bonoda, yetkiye itiraz edenin avalist olduğu, ... Mahkemelerinin yetkisinin kararlaştırıldığı, icra takibine ... İcra Dairesinde başlandığı, yetkiye itiraz eden avalistin, ... kayıtlı iş yeri bilgilerinde, işveren konumunda olduğu anlaşılmaktadır....
Davacı vekili her ne kadar davalının yetki itirazında bulunamayacağını; 7155 Sayılı Kanun uyarınca takibin MTS üzerinden başlatılmasının yasa gereği olduğunu bildirse de; MTS yöntemi ile yapılan icra takibinde gerek borca itiraz gerek yetkiye yapılan itiraz sonucunda, alacaklı bu itirazları hükümden düşürmeden takibe devam edemez; Kanun borca itirazın ve yetkiye itirazın hükümden düşürülmesini ayrı düzenlemiştir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde geçerli olarak devam edecek icra takibinin bulunması için Mahkemesinde yetki itirazının kaldırılması şarttır. Mahkeme yetki itirazını inceleyip, dosya üzerinden kesin karar verir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece usulden red kararı yerinde olup, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili,sözleşmedeki yetki hükümlerine hem de genel yetki kurallarına aykırı olarak, yetkisiz mahkemede ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin gerçek kişi kefil olduğunu, yetki sözleşmesinin kendisini bağlamadığını, müvekkili hakkında kat ihtarnamesi tanzim ve tebliğ edilmediğini,geçerli bir kefalet ilişkisinin kurulup kurulmadığının incelenmediğini, alacaklı banka tarafından İstanbul Arabuluculuk Bürosu'na başvurulduğunu, yetki itirazlarının kabul edilerek Ankara Arabuluculuk Bürosu'nun yetkili olduğuna karar verildiğini, alacaklı bankanın merkezinin İstanbul değil Ankara olduğunu, icra takibine konu kredinin Üsküdar Zeynep Kamil Şubesi'nce verildiğini İstanbul Anadolu Adliyelerinin yetki alanında olduğunu, müvekkili ile diğer dosya borçlularının da İstanbul'da ikamet etmediğini, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
nin takibe itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durduğunu, davalıların bu güne kadar herhangi bir ödemede bulunmadığını, davalılar adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin tespiti halinde söz konu malların üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla menkul ve gayrimenkul kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiklerini belirterek, ..... 34. İcra Müdürlüğünün 2016/9905 E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalıların yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların ...." ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak .... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez....
Dolayısıyla işbu dava yetkili yerde açılmıştır. borçlunun yukarıda sayılan icra takibine itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur.Borçlu/davalı şirket elektrik saati bağlatmış ve aylık fatura tüketim bedellerini ödememiştir. 06.08.2021 tarihli itirazda hiçbir gerekçe göstermeden Müvekkile hiçbir borcunun olmadığı iddiasında bulunarak borca, faize, yetkiye (mts dosyalarında yetkiye itiraz edilmesinin -borca itiraz ile birlikte- bir hükmü yoktur zira borca itiraz da mevcut olduğundan dosya alacaklılar tarafından kabul edilse dahi yetkili olduğu iddia edilen yerlere gönderilememektedir.) ve diğer tüm fer’ilere itiraz etmiştir. Davalı ile Müvekkil arasında aboneliğe ilişkin imzalanmış sözleşme mevcuttur. İşbu sözleşme dilekçemiz ekinde sunulmuştur. (EK-2) Borçlu ilamsız takibe niteliğinden ötürü bir itiraz dilekçesi sunarak alacaklının alacağına kavuşmasını engellemekte ve bu sayede zaman kazanmaya çalışmaktadır....
Maddesindeki özel yetki kuralını nazara alarak para borçlarında borcun ifa yerinin yetkili olacağı değerlendirmesini yapmak gerekir.Alacaklı olan müvekkil şirketin ödeme zamanındaki yerleşim yeri Hürriyet Mah. Dr. Cemil Bengü Cad. No.1 Çağlayan/İSTANBUL olduğundan ötürü, yetkili mahkemeler İstanbul Mahkemeleri' dir. Dolayısıyla işbu dava yetkili yerde açılmıştır. borçlunun yukarıda sayılan icra takibine itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur.Borçlu/davalı şirket elektrik saati bağlatmış ve aylık fatura tüketim bedellerini ödememiştir. 06.08.2021 tarihli itirazda hiçbir gerekçe göstermeden Müvekkile hiçbir borcunun olmadığı iddiasında bulunarak borca, faize, yetkiye (mts dosyalarında yetkiye itiraz edilmesinin -borca itiraz ile birlikte- bir hükmü yoktur zira borca itiraz da mevcut olduğundan dosya alacaklılar tarafından kabul edilse dahi yetkili olduğu iddia edilen yerlere gönderilememektedir.) ve diğer tüm fer’ilere itiraz etmiştir....
Davacı vekili icra takibine borçlunun borca ve yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce takibin öncelikle yetki yönünden durdurulduğunu belirterek itirazın kesin olarak kaldırılmasını istemiş, davalı vekilince davanın reddi talep edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının İİK 68. maddesinde belirtilen belgelere dayanmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde aslında talebinin icra müdürünün işlemine karşı şikayet davası olduğunu belirtmiştir. İlamsız icra takibi üzerine borçlu tarafından itiraz edildiğinde icra müdürlüğünce yapılacak iş takibin durdurulması olacaktır. İcra müdürünün takibin durdurulmasına ilişkin kararında olayımızda olduğu gibi "öncelikle yetki yönünden takibin durdurulması" şeklinde karar vermesi sonuca etkili değildir. İcra müdürünün açıkça takibi durdurduğu anlaşılmaktadır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Dava konusu borç abonelik sözleşmesinden kaynaklanan para alacağına ilişkin olup 7155 sayılı kanun ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan yönetmelik gereğince takibin Merkezi Takip Sistemi üzerinden yapıldığını, ilgili yönetmeliğin 11.maddesinde borca itiraz durumunda 2004 sayılı İİK hükümlerinin uygulanacağı , yetkiye itiraz halinde sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçe- neğinin seçileceği belirtilmiş iken, hem borca hem yetkiye itiraz halinde izlenecek yolun belirtil- mediğini, ayrıca borca ve yetkile birlikte itiraz olunması halinde MTS portalından yetki itirazının kabulüne yönelik bir seçenek veya buton bulunmadığını ,kaldı ki yetki itirazında bilirtilen yerde dava açıldığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı olup, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle MTS üzerinden başlatılan...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketten mal satın ve teslim alan davalının, fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....