Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, davacının şirketin ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, bu sebeple davaya bakmakla Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek görev ve ayrıca yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, yetki itirazı değerlendirilerek ... İş Mahkemesine yetkisizlik kararı verilmiştir. Ancak görev ve yetki itirazının birlikte ileri sürülmesi durumunda öncelikle kamu düzeninden ve dava şartlarından olan görev itirazı değerlendirilmeli, ardından görevli mahkeme ve yargılama usulüne göre yetki itirazı üzerinde durulmalıdır. Mahkemece, görev itirazı noktasında gerekli araştırma ve değerlendirme yapılmadan, yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.05.2014 günü oybirliği ile karar verildi....

    Kesin olmayan yetki kuralının bulunduğu hallerde, yetki itirazı cevap süresi içerisinde ilk itiraz olarak ileri sürülmelidir. Davalı tarafından süresi içinde ileri sürülmeyen yetki itirazı, daha sonra ileri sürülemez ve mahkemece dikkate alınamaz. Böylece yetkisiz mahkeme yetkili hale gelerek davaya yetkisiz mahkemede görülmeye devam edilir. (Pekcanıtez H./ Atalay O./ Özekes M., Medeni Usul Hukuku, 12. Bası, Ankara 2011, s. 131). Bu bağlamda ilk itiraz, davalının yerine getirmesi gereken bir edimi, özel bir nedenle yerine getirmekten kaçınmasına olanak sağlayan bir haktır. Bunlardan birisi olan kesin olmayan yetki itirazı, davalı tarafından süresinde ve usulüne uygun olarak ileri sürüldüğü takdirde davanın esasının incelemesine geçilemez ve bu ilk itiraz ön sorun olarak incelenip karara bağlanır. Mahkemenin yetkili olmadığı sonucuna varılırsa dava salt bu nedenle reddedilir....

      O halde, HMK'nun 26. maddesi de nazara alınarak, borca ve fer'ilerine itiraz bakımından takibe devam olunacağının, mahkeme kararının sadece yetki itirazı yönünden sonuç doğuracağının, yani icra müdürlüğünce yetki itirazı yönünden takibin durdurularak açılacak bir itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davasında bu hususun değerlendirileceğinin kabulü gerekir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 31,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ye 27/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça dosyaya sunulan bir yetki itirazı talepli cevap veya ayrı bir yetki itirazı dilekçesi bulunmadığı, hal böyle olunca 6100 sayılı HMK'nın 19. maddesi hükmü uyarınca işbu davada İzmir 11. Aile Mahkemesinin yetkili ve görevli hale geldiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Nafaka davalarında kesin yetki kuralı bulunmayıp, 6100 sayılı HMK'nın 6. maddesi gereğince genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Bunun yanında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 177. maddesinde ise boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Nafaka davalarında kesin yetki kuralı olmayıp somut uyuşmazlıkta yetki itirazı da bulunmadığına göre, mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilemez. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı İzmir 11. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

          (HMK. md. 164/3) Davalı erkeğin yetki itirazı mahkemece ön sorun şeklinde incelenmeden dosya üzerinden karara bağlanmıştır. Dava tarihinde ve itirazın incelenip karara bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre hakim ön sorun hakkındaki tarafların göstereceği delilleri toplayıp kararını verir (HMK md. 164). Mahkemece yapılacak iş, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. ve 117/3. maddesinde gösterilen şekilde inceleme yapılabilmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınıp, gösterildiği takdirde toplanarak, tarafların dava tarihi itibarıyla Merkezi Adres Kayıt Sistemindeki "yerleşim yeri" adresleri de dikkate alınarak gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar germekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

            (HMK. md. 164/3) Davalı erkeğin yetki itirazı mahkemece ön sorun şeklinde incelenmeden ön inceleme duruşmasında karara bağlanmıştır. Dava tarihinde ve itirazın incelenip karara bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre hakim ön sorun hakkındaki tarafların göstereceği delilleri toplayıp kararını verir (HMK md. 164). Mahkemece yapılacak iş, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. ve 117/3. maddesinde gösterilen şekilde inceleme yapılabilmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınıp, gösterildiği takdirde toplanarak, tarafların dava tarihi itibarıyla Merkezi Adres Kayıt Sistemindeki "yerleşim yeri" adresleri de dikkate alınarak gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar germekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

              İcra Dairesinin yetkisine itiraz ettikleri, ayrıca, borcun zamanaşımına uğradığını, alacaklıya borçları bulunmadığını bildirerek borca ve fer'ilerine itirazda bulundukları, bunun üzerine, alacaklının, borçluların itirazları ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece, yetki itirazı değerlendirilmeksizin davanın kabulüne karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 50/2. maddesinde; "Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlular icra dairesine verdikleri itiraz dilekçelerinde, icra dairesinin yetkisine de itirazda bulundukları ve alacaklı bu yöndeki itirazın da kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğuna göre, anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması, yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. maddesi hükmüne aykırıdır....

                Yetkinin kamu düzenine ilişkin ve kesin olmadığı (HUMK madde 22 ve madde 23) hallerde, yetki itirazı yalnızca ilk itiraz olarak (md.187) ileri sürülebilir. Yetki itirazı, yazılı yargılama usulünde davanın başında (md. 187) ancak esasa cevap süresi içinde esas hakkındaki cevaplarla birlikte, (189'uncu ve 195/1'inci md.'ler) ileri sürülebilir. İlk itirazlar, aksi halde bir daha dinlenemez (md.189) ve yetkisiz mahkemenin yetkisini davalı kabul etmiş sayılır. (md.23) Hakim, bu itirazların süresinde yapılıp yapılmadığını kendiliğinden gözetmekle yükümlüdür. Somut olayda, uyuşmazlık araç satış sözleşmesi uyarınca satılan aracın ayıplı olduğu iddiasıyla satım bedelinin indirilmesi istemine ilişkin olup, yetki kamu düzenine ilişkin ve kesin değildir. Davalı duruşma sırasında yetki itirazında bulunmuş ise de, esasa cevap süresi içinde yetki ilk itirazında bulunmamış olmasına göre, mahkemenin yetkisini kabul ettiği hususu sabit olmalıdır. Buna göre uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı... 2....

                  Yetki itirazında bulunan davalı şirkete, dava dilekçesinin 08.02.2016 tarihinde tebliğ olduğu, davalı yanca, 11.02.2016 tarihinde cevap süresinin uzatılmasının talep edildiği ve 11.02.2016 tarihi itibariyle cevap süresinin iki hafta uzatıldığı, 2. cevap dilekçesinin ise 03.03.2016 tarihinde verildiği ve yetkisizlik itirazı ileri sürüldüğü ve bu haliyle davalının usulüne uygun ve süresinde yetki itirazının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, eldeki davada, kesin yetki kuralları bulunmadığı ve davalının, süresinde ve usulüne uygun bir yetkisizlik itirazı ileri sürülmediği dikkate alınarak davanın esasına girilmesi gerekirken, davanın usulden reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Yerköy Asliye Hukuk Mahkemesince (İş Mahkemesi sıfatıyla) ise, yetkinin kesin olmadığı hallerde süresinde yapılan yetki itirazı üzerine verilen yetkisizlik kararı istinaf veya temyiz yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise dosyanın gönderildiği mahkemenin bu yetkisizlik kararı ile bağlı olduğu, ancak kesin yetki bulunmadığı gibi, yetki itirazının olmadığı durumda yetkisizlik kararı verilemeyeceği, davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği, dolayısıyla İstanbul 22....

                      UYAP Entegrasyonu