Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hemen belirtmek gerekir ki, yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerektiği konusunda duraksama bulunmamaktadır. Zira, yetkili icra müdürlüğünden başlatılmış bir icra takibinin varlığı, itirazın iptali davası için dava şartı niteliğindendir. İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK'nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır....

    CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin kredi borçlarını ödememesi üzerine davacı şirkete asıl borçlu, diğer davacılara kefil sıfatı ile ihtarname gönderildiğini, davacıların ihtara bir itirazda bulunmadıkları gibi konkordato başvurusuna ilişkin herhangi bir bildirimde de bulunmadıklarını, bunun üzerine 17/01/2019 tarihinde takip başlattıklarını, davacıların borca ve yetkiye itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğunu, kendileri tarafından 01/02/2019 tarihinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunulduğunu, ancak dosya yetkili icra müdürlüğüne gönderilmeden davacı tarafça işbu davanın açıldığını, yetki itirazı gereği öncelikle yetki sorununun çözümlenmesi sonrasında ise borca ilişkin itirazların değerlendirilmesi gerektiğini, dava açılmamış olsa takip dosyasının Erzincan iline gönderileceğini ve takibin iptali hususunun Erzincan İcra Hukuk Mahkemesince karara bağlanacağını, davalı bankanın davacıların konkordato başvurusundan haberdar...

    İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyasında sadece borca itiraz etmiş, yetkiye itiraz etmemiştir. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş olan davalı borçlu, mahkememizin de yetkisini kabul etmiş sayılmaz. Bir başka deyişle icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi takibin yapıldığı yer olan mahkememizi, itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmeyecektir. Bu hâlde, alacaklı, aslında yetkisiz olan icra dairesinin bulunduğu yer hukuk mahkemesinde itirazın iptali davası açamaz; açarsa, borçlu, hukuk mahkemesinin yetkisine (ilk) itiraz edebilir....

      Aliağa İcra Dairesinin ... sayılı takip dosyası Uyap üzerinden gönderilmiş olup incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından, dosyamız davalısı aleyhine örnek no:7 ile 18.065,70 TL asıl alacak ve 190,56 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.256,26 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 04/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin 07/09/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve takibe itiraz ederek, müvekkili şirketin adresinin Tire olması nedeni ile yetkili icra dairesinin Tire olduğu belirttiği, yapılan itiraz üzerine takibin 08/09/2020 tarihinde durduğu anlaşılmıştır. Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır....

        Davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazda, borçlu olduğu iddia edilen müvekkili şirketin adresinin ... ili sınırları içerisinde olduğu, dolayısıyla .... Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilerek icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re'sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibine davalı - borçlu hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur. Açılan itirazın iptali davasında öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir....

          Bu hüküm, icra dairesinin yetkisi açısından da geçerlidir." şeklinde belirtilmiştir.Somut olayda taraflar arasında sözleşme bulunmakta olup, sözleşmeden kaynaklanan alacak iddiasına dayalı olarak ----- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının takibe "davalı ikametgahı ------- olduğundan uyuşmazlıkta ------ İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna" ilişkin yetki itirazı ve devamında da borca yönelik itirazda bulunduğu, takibin durdurulduğu ve süresi içerisinde işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.Dosya içinde bulunan sözleşme sureti incelendiğinde sözleşmenin 26/03/2012 tarihli olduğu ve sözleşmenin 7. Maddesinde uyuşmazlıkların çözümünde kurumsal abonelikler için "-------Mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğuna" ilişkin yetki şartı bulunduğu görülmüştür....

            İcra Müdürlüğü’nün ....... esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 16.820,00-TL asıl alacak, 889,36-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.709,36-TL ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren %23,50 faizi ile birlikte tahsili için ticari hesap bakiye alacağına dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, borçlunun itirazında yetkili icra müdürlüğünün gösterilmediği, İcra Müdürlüğü'nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalının icra müdürlüğünün yetkisine yapmış olduğu itiraz usulüne uygun olmadığından reddi gerekmiştir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır....

              İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartı olup, 6100 sayılı HMK'nın 115. maddesi uyarınca dava şartının varlığı yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmelidir. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin .... yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır ( HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E. 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E.,2002/208 K. ). Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır....

                İcra takibine yapılan itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmışsa ve icra dairesine yapılan itirazda aynı zamanda yetki itirazında da bulunulmuş ise itirazın iptali davasını gören mahkemenin ilk önce icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı incelemek suretiyle icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığına kanaat getirmesi halinde işin esasına girmesi, icra dairesinin yetkili olmadığının belirlenmesi durumunda ise esas hakkındaki itirazlara girişilmeksizin, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmaması nedeniyle itirazın iptali davasının reddine karar vermesi gerekir. Yargılama ve incelemeye konu somut olayda; HMK 6. ve 16. maddelerine göre, davacı kurumun davalı aleyhine icra takibini yapabileceği yetkili icra daireleri, davalının ikamet adresinin olduğu ve kazanın meydana geldiği yerin bağlı olduğu Suşehri İcra Daireleridir. Davacı ..... .......

                  İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyası------ İş ortalığının tüzel kişiliğinin bulunmaması nedeniyle her iki ortağa karşı icra takibi başlatıldığını,---- Tarafından icra takibine yönelik olarak yetkiye ve borca itirazda bulunulduğunu, --- Tarafından ise borca itirazda bulunulduğunu, itiraz üzerine öncelikle ----- Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ---- ---. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece yetkisizlik kararı verildiğini, sürecin uzamaması amacıyla anılan dosyadan gönderme isteminde bulunulmadığını ve davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, akabinde icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce---- dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verildiğini, ----yetki itirazı bulunmadığından işbu borçlu yönünden gönderme kararı verilmediğini belirterek; ---- Yönünden İstanbul Anadolu ----. İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyasına, -------- -----------....

                    UYAP Entegrasyonu