Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki yetki ve borca itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, davacının yetkiye ve kambiyo vasfına ilişkin takibin iptali talebinin ve tarafların tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ Şikayetçi borçlu, takibe konu bonolar ile ilgili yetkili icra müdürlüğünün ... olduğunu, ......
İcra Müdürlüğü’nde bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, asıl dosyadan kambiyo şikayetinde bulunduğu, birleşen dosyadan ise borca itirazı ile birlikte ... İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu ileri sürerek, yetkiye itiraz ettiği, mahkemece; asıl dava yönünden şikayetin reddine, birleşen dosya yönünden yetki itirazının kabulüne, karar kesinleştiğinde ve talep halinde takip dosyasının yetkili ... İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....
Davalı alacaklı tarafça da, vade tarihinin geçmesinden sonra senede istinaden kambiyo takibi başlatılmış ve davacının teminat senedi iddiası da kabul edilmemiştir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının senedin kambiyo vasfına yönelik şikayetinin ve borca itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hukuken isabetli olmadığından, HMK'nun 355 ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, davacının senedin kambiyo vasfına yönelik şikayetinin ve borca itirazının reddine, davacı tarafın yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine, oy birliği ile karar verilmiştir....
, müvekkilinin savcılığa ve CİMER'e müracaatta bulunduğunu, işlemiş faize, faiz oranına, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık; Kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde ödeme emrine yönelik şikayet ve borca itiraz davasına ilişkindir. 23.12.1976 tarih ve 7/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, her davanın (takibin), dava tarihindeki (takip tarihindeki) koşullara göre çözümleneceği ifade edilmiştir. Somut olayda mahkemece kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin iptaline yönelik şikayet ile borca itiraz davasının yargılaması sırasında dosya borcunun ödendiğinden dolayı icra dosyasının infazen kapatılmış olması gerekçesine dayalı olarak dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir. Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre sonuçlandırılır. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan içtihadı birleştirme kararı gereğince, şikayet tarihindeki takip dosyası kapsamına göre şikayetin ve borca itirazların esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "....Borçlu, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte de şartları oluştuğunda genel hükümlere göre süresiz veya yedi günlük şikayet yoluna başvurabilir. Ancak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, genel hükülreni dışında, bu yola ilişkin özel şikayet halleri düzenlenmiştir. Yani, borçlu imzaya ve borca itiraz dışında, ayrıca bu yola özgü şikayet yoluyla da takibe karşı koyabilir. Bu durumlarda bazen hem sebep hem dsüre bakımından özel düzenleme yapılmıştır; bazen de sebep özel olmakla birlikte, şikayet süresi genel hükümlere tabidir. Zira, icra müdürü, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, senedin kambiyo senedi olup olmadığını, bu çerçevede takip yapanın yetkili olup olmadığının ve senedin vadesinin gelip gelmediğini incelemekle yükümlüdür. Bunlar sebep bakımından özel şikayet halleridir....
İlk derece mahkemesi; ödeme emrinin borçluya 14.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın İİK'nın 169/a maddesine dayalı borca itiraz olduğu, 21.02.221 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine, tazminat ve para cezası talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, diğer taraftan davanın yasal 5 günlük sürede açıldığını, dava açılması gereken son günün hafta sonuna rastladığını, müteakip ilk iş gününde açılan davanın süresinde olmasına karşılık davanın süre yönünden reddine dair kararın hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borca ve fer'ilere itiraz ile kambiyo vasfına yönelik şikayet ilişkin olup, ödeme emrinin borçluya tebliğ tarihi 14.02.2021'dir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2021 NUMARASI : 2021/1 ESAS 2021/116 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 2....
Karar gerekçesinden de anlaşılacağı üzere bu yetki ve borca itiraz ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 15/07/2015 tarihinden yasal 5 günlük süre geçtikten sonra 21/07/2015 tarihinde yapılmış olup, itirazın incelenmesi sırasında ödeme emrinin iptal edilmiş olması süresinde olmayan itirazı süresinde yapılmış hale getirmez. O halde geçerli bir ödeme emri kalmadığına göre itirazın reddi gerekirdi. Borçlunun ancak yeni bir ödeme emrinin tebliğinden sonra yeniden imza ve borca itiraz etme hakkı saklıdır. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması yerine onanması yönündeki Dairemiz sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 01/03/2017...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte yetkiye, faize, teminat iddiasına dayalı borca itiraz ile ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti ile ciro zincirini kopuk olduğundan bahisle alacaklının yetkili hamil olmadığına dair kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK’nın 169. maddesi ve TTK'nın 677, 778/2-d ve ilgili maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....