Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş ortaklığına ait 1096146.033 sigorta sicil numaralı işyerinde çoğunluk tespitinde bulunulan 21/11/2018 tarihinden önce ihale sözleşmesi sona erip kesin kabul yapıldığından bu işyerlerinin 21/11/2018 tarihinde gayri faal olup, işçi çalışmadığından bu işyerlerinin işletme kapsamında olmadıkları anlaşılmıştır.)Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise, Yetki tespitine itiraz edilerek (Yani asıl davanın konusunu teşkil eden yetki tespitine itiraz edildiğinden) davacı işveren şirketler tarafından dava açıldığından, itiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durduracağından, yetki belgesi, ancak yapılan itiraz mahkemece reddedildiğinde kesinleşmee şerhli mahkeme kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 6 iş günü içinde ilgili sendikaya bakanlıkça verilebileceğinden, davalı Bakanlık'ın henüz yetki kesinleşmeden daha açık bir anlatımla dava sonuçlanmadan davalı sendikaya verdiği yetki belgesinin yok hükmünde olması nedeniyle iptaline karar vermek gerekmiştir. ..."...

Yetki başvuru tarihinden önce iş sözleşmesi feshedilmiş olsa da açılan dava neticesinde hakkında verilen işe iade kararı kesinleşen ve işe başlayan sendika üyesi 23 işçinin de yetki tespitinde dikkate alınması gerektiği anlaşıldığından, davacı Sendikanın yetki başvuru tarihi itibarıyla toplu iş sözleşmesi yapabilme yetkisi için gereken yarıdan fazla çoğunluğu sağladığı tartışmasızdır. 4. Diğer taraftan, ayrıntıları Dairemizin 26.11.2020 tarihli ve 2020/7861 Esas, 2020/17017 Karar sayılı ilâmında açıklandığı üzere başvuru tarihi itibarıyla yetki tespitine konu işyerinden farklı işkolunda yer alan bir işyerinin dikkate alınması gerektiğine dair itiraz, itiraz konusu işyeri bakımından işkolu itirazı niteliğindedir ve bu itiraz mevcut yetki uyuşmazlığında ileri sürülemez....

    Mahkemeleri olduğu belirtilerek yetki itirazında bulunulması gerekirken davalı vekilince Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu şeklinde yetki itirazında bulunulduğu, dolayısıyla yetki itirazının usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir....

      Şti. unvanlı işyerleri için 22 02.2021 tarihinde yetki tespit başvurusunda bulunduğunu, Bakanlıkta kullanılan yetki tespit sistemine göre, işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna yapmış olduğu bildirimlere göre 200 isçinin çalıştığı, e-Devlet üzerinden gelen sendikal bilgilere göre bu isçilerden 81'inin yetki tespiti için başvuran Sendikaya üye olduğu, bu bağlamda yetki tespiti için başvuran Sendikanın 6356 sayılı Kanun'da düzenlenen şartları taşıdığını belirten 04.03.2021 tarihli ve 544489 sayılı olumlu yetki tespit yazısının taraflara iletildiğini, yetki tespit yazısının işverene 10.03.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, yetki tespitine yasal itiraz süresi olan 6 iş günü içerisinde itiraz kaydının ......

        Davacı, protokolde kararlaştırılan cezai şart bedelinin bir kısmının davalı tarafça ödenmediğinden bahisle davalı hakkında icra takibi başlatmış, itiraz üzerine iş bu davayı açmıştır. Uyuşmazlığın 31.10.2011 tarihli protokolden kaynaklanması sebebi ile yine bu protokolün genel hükümler başlığı altında düzenlenmiş bulunan “Taraflar iş bu protokolün tatbik ve tefsirinden doğacak ihtilafların çözümünde yetkili yargı merciinin İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olmasını kabul ve beyan etmiştir.” şeklindeki münhasır yetkiye dair düzenleme somut olayda uygulama alanı bulacaktır. Sözleşmenin tarafları tacir olduğundan anılan yetki şartı, HMK'nın 17.maddesi hükmün uygun olup geçerlidir. Ne var ki, yetki sözleşmesi ya da sözleşmeye konulan yetki şartı ile belirli bir veya birden fazla mahkemenin yetkili kılınması hususu kesin yetki olarak değerlendirilmez. Bu nedenle mahkemece sözleşmede yer alan yetki şartı kendiliğinden araştırılamayacaktır. (Yargıtay 3....

          Toplu iş sözleşmesi birden fazla bölge müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsadığı hallerde itiraz Ankara’daki iş mahkemesine yapılır. İşletme toplu iş sözleşmesi için itiraz, işletme merkezinin bulunduğu yerdeki iş mahkemesine yapılır....” düzenlemesini içermektedir. Kural olarak toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi tespiti istenen işyeri veya işyerlerinin bağlı bulunduğu Bölge Çalışma Müdürlüğüne göre, Bakanlık kararına itiraz edilecek mahkeme belirlenir....

            yetki sözleşmesi ile bağlı olduğundan yetki itirazları usul ve yasaya aykırıdır....

              İtiraz edenler vekili, müvekkillerinin yerleşim yeri Mersin olduğundan ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisiz olduğunu, senedin sonradan doldurulmuş olması sebebiyle senet metnindeki Adana mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki kaydının kabul edilmediğini, senetteki yetki kaydının lehtar ile keşideci bakımından geçerli olduğunu, 3. kişi banka ile müvekkilleri arasında herhangi bir yetki sözleşmesi bulunmadığından bu kaydın bağlayıcı olmadığını, senet metni müvekkilleri tarafından düzenlenmemiş olup müvekkillerinin iradesine aykırı olarak sonradan doldurulmuş olması sebebiyle HMK'nın 209. maddesi hükmü uyarınca sahtelik iddiasında bulunduklarını, ödememe protestolarının tebliği beklenmeksizin ihtiyati haciz kararı verildiğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir Talep eden vekili, talep konusu bonodaki yetki kaydı gereği ...mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğundan tarafların iradesine aykırı olarak bu bononun...

                e ise herhangi bir tebligat yapılmadığı anlaşılmakla diğer borçlu... yönünden işbu yetki itirazı tarihi olan 22.01.2015 tarihi itibarı ile İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen 5 günlük itiraz süresi geçmediğinden borçlu... yönünden itiraz tarihi itibarı ile ... İcra Daiesinin yetkisinin kesinleştiğinden sözedilemez. Bunun gibi borçlu...yönünden de henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden takibin ve...İcra Dairesinin yetkisinin adı geçen bu borçlu yönünden de kesinleşmediği açıktır. O halde mahkemece, sair itirazlar incelenmeksizin... İcra Müdürlüğü yetkili olduğundan borçlunun yetki itirazının kabulüne karar vermek gerekirken takibin diğer borçlu yönünden kesinleştiğinden söz edilerek yetki itirazının reddine karar verilmesi isabetsiz olup mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir....

                  Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 2709 sayılı ......

                    UYAP Entegrasyonu