HMK'nun 297/2. maddesi gözetilerek davacının tüm taleplerini karşılayacak şekilde tebligat usulsüzlüğüne, borca ve yetkiye itiraz ve şikayetleri ilişkin ayrı ayrı hüküm kurulmadığı, gerekçeli kararda da gerekçelerinin belirtilmediği, yine takibin niteliği gereği yetki itirazında da duruşma açılarak tarafların delilleri toplanmak ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde yetki itirazı ve ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti hakkında tensiple dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verilmesi yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere aykırı olduğu nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne HMK'nun 353/1- a.6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına.." karar verildiği; İlk Derece Mahkemesi tarafından yeniden yapılan yargılama sonucunda 15/09/2022 tarihli gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda ödeme emri tebligatının Yakup Aslan isimli komşunun muhatabın işe gittiği beyanıyla 06/09/2016 tarihinde TK 21/1 maddesine göre tebliğ edilmeye...
HMK'nun 297/2. maddesi gözetilerek davacının tüm taleplerini karşılayacak şekilde tebligat usulsüzlüğüne, borca ve yetkiye itiraz ve şikayetleri ilişkin ayrı ayrı hüküm kurulmadığı, gerekçeli kararda da gerekçelerinin belirtilmediği, yine takibin niteliği gereği yetki itirazında da duruşma açılarak tarafların delilleri toplanmak ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde yetki itirazı ve ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti hakkında tensiple dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verilmesi yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere aykırı olduğu nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne HMK'nun 353/1- a.6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına.." karar verildiği; İlk Derece Mahkemesi tarafından yeniden yapılan yargılama sonucunda 15/09/2022 tarihli gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda ödeme emri tebligatının Yakup Aslan isimli komşunun muhatabın işe gittiği beyanıyla 06/09/2016 tarihinde TK 21/1 maddesine göre tebliğ edilmeye...
Dava dilekçesinde davacı borçlu, imzaya itirazla birlikte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise de, Mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebliğ şikayeti hakkında hiçbir değerlendirme yapılmadan ve dolayısı ile imzaya itirazın süresinde olup olmadığı dahi değerlendirilmeden, imzaya itirazın esas hakkında karar verilmesi isabetsizdir. Somut olayda, davacı borçluya ödeme emrinin 02.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacının icra mahkemesine 11.02.2020 tarihinde başvurarak usulsüz tebliğ şikayeti ile imzaya itirazda bulunduğu görülmüştür....
İİK’nun 168/5. maddesi gereğince; borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. İİK’nun 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali içindir. Somut olayda, takip dosyasında, borçlu adına gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat mazbatasının 15/02/2016 tebliğ tarihli olduğu, yenileme emrinin 24/11/2015 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı, daha önceden tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin icra dosyasında bulunmadığı, dolayısıyla muteriz borçlu hakkındaki takibin kesinleşmediği, borçluya yenileme emri tebliğinden sonra ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı görülmektedir....
İcra dosyasının incelenmesinden borçlu asile 26/02/2015 tarihinde tebliğ edilen 103 davet kağıdına karşı borçlunun şikayeti üzerine .... İcra Hukuk Mahkemesi' nin 04/03/2015 tarih, 2015/ 215 E. 252 K. sayılı kararı ile borçlunun vekili olduğundan asile yapılan tebligatın geçersiz olduğu gerekçesiyle iptaline karar verildiği, mahkemenin bu iptal kararı sonrasında 103 davet kağıdının borçlunun vekiline 30/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre 31/03/2015 tarihinde yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu anlaşılmıştır....
Şti'ne ödeme emrinin 22/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, dava tarihi olan 23/05/2019 tarihinde önce bu borçlu hakkında takibin kesinleştiği, borçlulardan biri hakkında yetkili yerde yapılan takibin kesinleşmesi nedeniyle HMK'nun 7/1 maddesi uyarınca davacı borçlunun yetki itirazında bulunamayacağı anlaşıldığından, bu yöndeki mahkeme gerekçesi yerinde görülmüştür. Davacı vekili, taraflarına vekalet ücreti hükmedilmemesinin, yargılama giderlerinin taraflarına yükletilmesinin ve davalı taraf lehine vekalet ücreti hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtmiş ise de tebligat şikayeti yönünden davalı tarafa yükletilebilecek bir kusur bulunmadığı, yetki itirazının da reddine karar verilmiş olduğu gözetilerek, bu yöndeki istinaf talepleri yerinde görülmemiştir....
İstanbul Anadolu 24.İcra Hukuk Mahkemesi’nce, İİK'nın 128/a maddesinde kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililerin raporun tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilecekleri belirtilmiş olup incelenen takip dosyası içeriğine göre şikayet konusu kıymet takdiri raporunun Edremit İcra Müdürlüğü'nün 2021/806 Talimat sayılı dosyası Talimat sayılı dosyasında düzenlendiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdirinin talimat yoluyla Edremit İcra Müdürlüğü’nce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Edremit İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir....
B.İlgili Hukuk 1.Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir. 2.2004 sayılı Kanun’un “Kıymet takdirine ilişkin şikayet” başlıklı 128/a maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler.” C.Değerlendirme Dosya kapsamından, kıymet takdirinin, Arapgir İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Arapgir İcra Hukuk Mahkemesine aittir. III....
İcra İflas Kanunu 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdiri talimat yoluyla İstanbul Anadolu Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince; İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasada, koşulların oluşması halinde İİK'nun 79 ve 360.maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. Somut olayda, şikayet ... 2. İcra Müdürlüğü’nün ... talimat nolu icra dosyasındaki ilamın infazı işlemine yöneliktir. Yukarıda yazılı açıklamalardan anlaşılacağı üzere şikayeti incelemeye yetkili mahkeme infaz işlemini gerçekleştiren icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra hukuk mahkemesidir. Bu durumda şikayeti incelemeye yetkili ... 2. İcra Hukuk Mahkemesince işin esası incelenerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir....