Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/59 ESAS 2020/367 KARAR DAVA KONUSU : Yetki itirazı, usulsüz tebligat şikayeti, borca ve faize itiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Kayseri 6. İcra Müdürlüğü'nün 2016/8234 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra 2020/27 esas sayılı numarası ile yenilendiğini, müvekkilinin icra takibini 24/01/2020 tarihinde haricen öğrendiğini ve süresinde itiraz ettiğini, müvekkilinin Eğriçam Mah. 22102 Sok. No:27/1 Yenişehir/Mersin adresine yenileme emrinin tebliğ edildiğini, Kayseri 6....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1456 KARAR NO : 2022/122 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2021/148 ESAS, 2021/251 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI - KAMBİYO ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/148 Esas, 2021/251 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirket hakkında İzmir 13....

Diğer taraftan borçlunun ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayeti de İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren, usulsüz tebliğ iddiasının kabulü halinde ise düzeltilen tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde olmalıdır. Davacının ödeme emrine yönelik şikayeti de süresinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ şikayeti ile ödeme emrine yönelik şikayetlerini yasal süresi içerisinde sunmadığı re'sen gözetilerek, bu istemler yönünden şikayetin süre yönünden reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan borçlunun ilamsız takipte borca, faiz ve ferilere, faiz nevi ve oranına yönelik itirazları ise İİK'nın 62. maddesi uyarınca takibin şekline göre ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yasal süresi içerisinde icra dairesine sunulması gerekmekte olup icra mahkemesinde itiraza konu edilemez. Mahkemenin bu gerekçeye dayalı ret kararı isabetlidir....

Maddesi uyarınca ilamlı takiplerde alacaklı istediği yer icra dairesinde takip başlatabileceğinden davacının yetki itirazının haksız olduğu ve takibe konu Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/281 esas 2019/89 karar sayılı ilamı ve takip dosyasının incelenmesinde de faiz talebinin haklı olduğu değerlendirilmekle davacının yetki itirazı ve şikayetlerinin haklı olmadığı anlaşılmakla şikayetin ve yetki itirazının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." şeklindeki gerekçelerle şikayetin ve yetki itirazının REDDİNE karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi . ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan, haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda; meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın 10.05.2013 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 25.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 30.04.2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Haczedilmezlik şikayeti yönünden; Alacaklı tarafından ilamsız takipte, borçlu, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüyle birlikte İİK'nun 82/3 maddesi kapsamında aile bireylerinin zorunlu ihtiyacı için lüzumlu eşyanın haczedilemeyeceğinden bahisle kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirilerek karar verildiği haczedilmezlik şikayetine ilişkin yargılama yapılmadığı karar verilmediği anlaşılmaktadır....

    Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda örnek 10 numaralı ödeme emri borçluya 13.02.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliğ usulsüzlüğüne ilişkin açıkça bir şikayeti olmayan borçlu; İİK.nun 168. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süreden sonra 27.03.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itiraz ettiğini bildirmiştir. İİK'nun 168/ 4-5. maddesi gereğince borçlunun itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekmektedir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde ; mahkeme kararında yalnızca tebligatın iptali ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltildiğini, mahkemeden yetki ve borcun yokluğuna ilişkin bir karar verilmesi talep edilmediği halde bu yönde davanın kısmen reddine karar verilerek, davalı yan lehinde vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğundan bahisle mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı mahkemeden sadece tebligatın iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istediklerini, yetki ve borca yönelik herhangi bir itirazları olmadığı halde sanki varmışcasına kısmen ret kararı verildiğini, borca ve yetkiye yönelik herhangi bir taleplerinin bulunmadığını belirterek hükmün kaldırılıp talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....

      İcra Hukuk Mahkemeleri’nce ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemeleri’nin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesi’nin yargı çevresinde kalan Mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan Adlî Yargı İlk Derece Hukuk Mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, haczedilmezlik şikayeti ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 24....

        İcra Hukuk Mahkemesince, alacaklı vekilinin talebi üzerine haczedilmezlik şikayeti yönünden şikâyet konusu uyuşmazlığın asıl İcra Dairesi'nin bağlı olduğu Ankara İcra Hukuk Mahkemesi tarafından ele alınıp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddeleri yetki ile ilgili istisnaları düzenler. İİK'nın 79. maddesi gereğince haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir....

          UYAP Entegrasyonu