DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine bono alacağından bahisle kambiyo senedine özgü icra takibine gidildiği, davacı takip borçlusunun Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu iddiasıyla yetki itirazında bulunduğu, ayrıca takibe konu bonodaki keşideci imzasına ve borca itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince imzaya itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve davanın reddine karar verildiği, ilk itiraz niteliğinde olan yetki itirazı ile ilgili değerlendirme yapılmadan davacı tarafın esasa yönelik imzaya itirazı ile ilgili inceleme yapılarak davanın reddine karar verildiği, davacının yetki itirazı ile ilgili herhangi bir hüküm verilmediği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2019/1693 ESAS, 2021/203 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 23....
Somut olayda, borçlu hakkında faturalara dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile icra takibinde, borçlu; yetkiye, borca ve faize itiraz etmiştir. Alacaklı, yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğuna göre İcra mahkemesince, yukarıda belirtilen kanun hükmü gereğince alacaklınin talebi ile bağlı kalınarak yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, talep aşılarak borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına dair yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasına 22.12.2020 tarihli dilekçe sunarak borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, takibin icra müdürlüğünce durdurulduğunu, itiraz dilekçesinin sonuç kısmında takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve ferilerin tümüne yasal süre içerisinde itiraz ettiklerini belirttiklerini, davanın haksız ve yersiz olduğunu beyanla reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi; davalı borçlunun 22.12.2020 tarihli borca itiraz dilekçesi içeriğinden ve sonuç bölümünden yetkiye, takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faiz ile ferilerine itiraz ettiğinin açıkça olduğu, bu haliyle borcun tamamına itiraz ettiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/4652 Esas sayılı dosyasındaki takipten 17/06/2020 tarihinde haricen haberdar olduğunu, borca, imzaya, faize, tüm fer'ilere itiraz hakkı saklı kalmak kaydıyla yetkiye itiraz ettiğini bildirmiş olduğu, Ankara 12.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/356 Esas 2020/706 Karar sayılı ilamıyla yetki itirazının reddedildiği anlaşılmıştır. Sonuç olarak, davacı vekilinin Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/356 Esas sayılı dava dilekçesinde takipten 17/06/2020 tarihinde haricen haberdar olduğuna yönelik beyanı dikkate alındığında yetki itirazı ile beraber imzaya ve borca ilişkin itirazlarını da birlikte ileri sürmesi gerekirken süresi içerisinde imzaya ve borca itirazlarının ileri sürülmediği anlaşılmış, mahkemenin bu yöndeki değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın yetki itirazı ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettikleri, davacı tarafın adresinin Sarıyer / İstanbul olduğu ve ödeme emrininde bu adrese tebliğe çıkarıldığı, genel yetki kuralı gereğince davacıların ödeme emri tebliğ edilen adreslerinin yetkili olduğu İstanbul Anadolu İcra Müdürlüklerinin yetkisiz olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davalı (borçlu) tarafından yapılan itiraz dilekçesinde; kısmi olarak borca, yetkiye, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz ettikleri belirtilmişse de, itiraz dilekçesinde yetkili icra müdürlüğü gösterilmediği için yetki itirazının usulüne uygun olduğundan söz edilemeyecektir. Davanın Bakırköy 4.ATM'nde açıldığı; Mahkemenin 11/01/2019 Tarih 2018/1214 Esas 2019/31 Karar sayılı kararı ile; davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın yetkili icra müdürlüğü bildirilmediğinden geçersizliği nedeniyle reddine, mahkemenin yetkisine yaptığı itirazın kabulü ile HMK 17. maddesi gereğince yetkisizliğine karar verildiği ve tarafların kanun yoluna başvurmamaları üzerine hükmün kesinleştiği; yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine İstanbul 11.ATM'nin 2019/88 Esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır....
yaprak bedeli alınmış olmasına karşın karşılıksız çek tazminatının çek bedeli üzerinden hesaplanarak icraya konulduğunu, karşılıksız çek tazminatının asıl alacak üzerinden icra edilmesinin gerekeceğini, bu sebeple de açıkça bu bedele itiraz ettiklerini ve takibin iptal edilmesini talep ettiklerini belirterek , faize ve borca itirazlarının kabulü ile başlatılan takibin müvekkilleri yönünden iptaline, haksız olan alacaklı davalı aleyhine asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve alacağın %10 oranında para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Tüm dosya kapsamı gözetildiğinde borçlu tarafça yetki ve borca itiraz edilmesi durumunda öncelikle yetki itirazının incelenmesi gerektiği, yetki itirazının kabul edilmesi durumunda süre içerisinde talep edilmesi durumunda dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderileceği, yetkili icra müdürlüğünce çıkartılacak ödeme emrine karşı borçluların borca ve sair yönlere itiraz haklarının mevcut olduğu, ilk derece mahkemesince yetki itirazının kabulü halinde borca itirazın incelenmesinin mümkün olmadığı, borca itirazın dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinden sonra yetkili icra mahkemesine yapılan itiraz üzerine incelenebileceği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen karar bu gerekçelerle usul ve yasaya uygun olduğundan davacıların istinaf talebinin HMK 353/1/b/1 maddesi gereğince esastan reddine oybirliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul 7....
, müvekkilinin savcılığa ve CİMER'e müracaatta bulunduğunu, işlemiş faize, faiz oranına, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....