Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nama ifaya izin verilmesi halinde bunun bedelinin karşılamasını temin için talep üzerine yükleniciye ait bağımsız bölümlerin satışı için arsa sahibine yetki ve izin verilebilirse de bunun için talep edilen bağımsız bölüm ya da bölümlerin yükleniciye bırakılan ve onun adına kayıtlı bağımsız bölüm ya da bölümler olması ve eksik ve kusurlu işler ile gecikme tazminatı miktarını karşılayacak sayıdaki bağımsız bölümün satışıyla ilgili izin ve yetki verilmesi gerekmektedir....

    Mahkemeleri yetkili kılınmış olmakla, yetki sözleşmesi gerçekleştirilmiştir. Bu durumda HUMK.nun 22. maddesine göre gerçek kişiler arasında yetki sözleşmesi ile belirlenen özel yetkili yerde de takip yapılabileceğine göre, mahkemenin ... İcra Dairesinin yetkili olduğunu tespit eden gerekçesi yasaya uygun ve yetki itirazının reddine yönelik mahkeme kararı bu nedenle yerindedir....

      HMK'nun 19/4. madde hükmüne göre de yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir. Somut olayda, davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmadığı halde Mahkemece, re'sen yetki hususu değerlendirilerek davalılara tebligat da çıkartılmaksızın dosya üzerinden yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Bu durumda Mahkemece, yapılacak iş; davalılara duruşma gününü bildiren davetiye tebliğinin sağlanması, davalılar tarafından HMK'nun 19. maddesi hükmüne uygun süresinde yetki itirazında bulunulması halinde, yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde incelenmesi, yetki itirazında bulunulmaması halinde; davanın esasına girilerek hüküm kurmak olmalıdır....

        Sözleşmenin konusunun ticari iş olması gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir. Somut olayda, takip dayanağı bonoda keşideci ve lehtar gerçek kişi olup dosyada tacir olduklarına ilişkin belge bulunmadığına göre Afyon (icra dairelerinin) mahkemelerinin yetkili kılındığına dair yetki kaydı geçersizdir. Ancak takip dayanağı bonoda ayrı bir tanzim yeri bulunup ödeme yeri gösterilmeyen bonoda tanzim yerinin dolayısıyla ödeme yeri sayılacağı, tanzim yerinin Isparta olduğu, örnek 10 ödeme emrinin şikayetçi borçluya Isparta adresinde tebliğ edildiği ve diğer borçlu ... yönünden henüz Afyon (icra dairelerinin) mahkemelerinin yetkisi kesinleşmediği görülmektedir. O halde mahkemece; takip dayanağı bonoda tanzim yeri ve örnek 10 ödeme emrinin borçluya tebliğ adresinin Isparta olması nedeniyle yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken ihtiyati haciz kararının ... Mahkemeleri tarafından verilmesi nedeniyle ......

          Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak, tacir olduğunun anlaşılması halinde sözleşmedeki yetki şartı dikkate alınmalı, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise; sözleşmedeki yetki şartının davacı kiracı yönünden kesin yetki kuralı olmadığı gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut olayda kesin yetki kuralı söz konusu olmadığından yetki itirazı cevap dilekçesinde ilk itiraz olarak ileri sürülmelidir (HMK.md.116/1-a). Davalı tarafından süresinde yetki itirazı ileri sürülmediğinden mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 29.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Ayrıca aynı Kanunun 19/4. maddesine göre de yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir. Hakim doğrudan (re'sen) yetkisizlik kararı veremez. Somut olaydaki galleye müstehak vakıf evladı olunduğunun tespiti ve vakıf gelirinden alacak tahsili istenildiğine göre, uyuşmazlık bakımından kesin yetki kuralının mevcut olmadığı ve yetki itirazının da bulunulmadığı gözetilerek, davaya devamla tarafların göstereceği deliller toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece doğrudan (re'sen) ... mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                İncelenen davada kesin yetkinin sözkonusu olmadığı ve davalı vekilinin süresinde (cevap dilekçesinde) ve usulüne uygun (yetkili mahkemeyi bildirerek) yetki itirazında bulunduğu, davalı işyerinin merkezinin Ankara işin yapıldığı yerin Sivas/Divriği olduğu gözetildiğinde yetki itirazının kabul edilerek mahkemece işin yapıldığı yer olan Divriği mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalı işverene iadesine, 24.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir. Olayımıza gelince; Davacı tarafından icra hakimliğinden alınacak yetki belgesi yerine, icra müdürlüğünden alınan yetki belgesine göre dava açılmıştır. Mahkemece, az yukarıda açıklanan ilke kararı doğrultusunda, icra hakimliğinden alınacak yetki belgesine dayalı olarak davanın görülüp sonuçlandırılması gerekirken, yazılı şekilde icra müdürlüğünden alınan yetki belgesi ile yetinilerek işin esasının incelenmesi doğru değildir....

                    İcra Hukuk Mahkemesince de somut olayda, davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmadığı halde mahkemece, re'sen yetki hususu değerlendirilerek davalılara tebligat da çıkartılmaksızın dosya üzerinden yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, istihkak iddiasına ilişkindir. Basit yargılama usulüne göre yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki itirazının ancak cevap dilekçesinde (HMK'nın 19/2) ileri sürülmesi gerekir. Kesin yetki kuralının bulunmadığı durumlarda, hâkim doğrudan yetkisizlik kararı veremez. Eldeki dava HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra açılmıştır. HMK'da mahcuz mala ilişkin istihkak davaları ile ilgili usûl ve esaslar belirlenmemiştir. Ancak halen yürürlükte olan İİK'nın 50. maddesi ise yetki konusunu düzenlerken HUMK'ya atıf yaparak kıyas yoluyla tatbik olunacağını öngörmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu