WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Borcun görütürülecek borç niteliğine dönüştüğünü ve yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkilinin merkez adresinin İstanbul olduğunu, İstanbul Adliyesi yargı çevresinde olduğunu, davacının kötü niyetli bu davayı açtığını, imzaya itirazlarını kabul etmediklerini, çeklerin müvekkiline hazır bir şekilde borcuna karşılık olarak teslim edilen çekler olduğunu, beyan ederek, yetki itirazının evrak üzerinden reddine, kötüniyetli imzaya itirazın reddine, davacı aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ile takip konusu alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi, keşideci şirket ve lehtar banka arasında düzenlenen yetki sözleşmesi geçerli olduğundan ve kambiyo vasıflarına sahip senetteki yetki sözleşmesi uyarınca icra müdürlüğü yetkili olduğundan yetki itirazının reddine ilişkin karar yerinde olduğu gibi takibe konu bononun sonradan doldurulduğu iddia edilmiş ise de senetteki imzaya itirazda bulunulmadığı, senedin aralarındaki anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının yargılamayı gerektirmesi bu hususta yasal delil ibraz edilememesi nedeni ile davanın reddine ilişkin mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Davacı bakımından yetki hususu kesinleştiğinden davacının yetki itirazı red edilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davacının yetki itirazının reddine, Davacının imzaya itirazının kabulü ile İstanbul 6. İcra Dairesi 2016/8817 Esas sayılı dosyasından yapılan takibin İİK. Md. 170 gereğince davacı yönünden durdurulmasına, Davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin 4 numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....

    İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin ... numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....

      İcra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, İİK'nun 170/4. maddesinde; senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve %10’u oranında para cezasından sorumlu tutulacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, takibe konu senetteki imzanın “itiraz eden borçluya” ait olmadığı bilirkişi raporu ile tesbit edildiğine göre, icra takibinin dayanağı olan bonoda alacaklının lehtar olup, borçlunun ise keşideci olduğu ve bu durumda, lehtar ile imzaya itirazı kabul edilen keşidecinin doğrudan ilişki içinde olduğu belirlendiğinden, alacaklının, keşideci imzasının, adı geçene ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğunun kabulü gerekir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçlu vekilinin, imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, borçlu asilin ise dava açıldıktan sonra ıslah dilekçesi vererek ikamet adresinin ... olması nedeniyle yetki itirazında bulunduğu, mahkemece, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlunun yerleşim yerinde takip yapılabileceği, somut olayda borçlunun ikametgahının ... olduğu gerekçesiyle yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şirket hakkında 31.10.2010 keşide tarihli, 100.000 TL miktarlı çeke dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu vekilinin imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonucu çekteki imzanın şirket yetkilisi ... elinden çıkmadığı rapor edildikten sonra mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmiştir. BK.nun 388/son maddesine göre; "... hususi bir selahiyeti haiz olmadıkça vekil dava ikame edemez, sulh olamaz, tahkim edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz"....

            yetkilisi Ahmet Yıldırım'ın elinden çıkmadığını, tüm bu nedenlerle öncelikle yetki itirazlarının kabulünü eğer kabul edilmez ise de imzaya itirazlarının kabulüyle takibin iptaline ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....

            Kişi olup imzaya itirazların müvekkilini bağlamayacağını, çekin keşide yerinin Bodrum olup yetki itirazının de reddi gerektiğini beyanla, davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2017/764 Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine başlatılan icra takibinin davacı yönünden İİK 170/3. Maddesi uyarınca durdurulmasına, imza itirazı kapsamında alacaklının senedi takibe koymada kötüniyeti ya da ağır kusuru bulunmadığı değerlendirilmekle İİK 170/4. Madde uyarınca alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu