İcra Müdürlüğü’nün 2009/1359 sayılı takip dosyasından 20.01.2009 tarihinde takibe geçmiş, davalı ... İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek icra dairesinin yetkisine ve ayrıca borca itiraz ederek takibi durdurmuştur. Açılan itirazın iptali davasında mahkemece ... İcra Dairesi’nin yetkisine itiraz edildiği, ... İcra Dairesince yeniden ödeme emri tebliğ edilmeden itirazın iptali davası açılamayacağı, yeki itirazı üzerine şikayet yoluna gitmeyen davacının dosyasının ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesini isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İlamsız icra takibine karşı borçlu icra dairesinin yetkisine, borca ve varsa takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edilebilir, Yetki ile birlikte borca da itiraz edilmişse açılacak itirazın iptali davasında mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığını İİK.’nun 50. maddesi uyarınca inceleyecektir. Yetki itirazına karşı alacaklının şikayet yoluna gitme zorunluluğu bulunmamaktadır. Mahkeme ......
Alt Yapı İşine" ilişkin eser sözleşmesi imzaladığını, eser sözleşmesi nedeniyle doğan alacağın 115.000,00 TL'lik kısmının ivaz karşılığında temlik alındığını, davalı Üniversite tarafından ödeme yapılmayınca adi ortaklığı oluşturan şirketlere icra takibi yapıldığını, dava dışı şirketin takibe itiraz etmediği halde, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini belirterek şimdilik 10.000,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Ltd. Şti. cevap dilekçesinde;davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. Davalı ... ise, dava dilekçesi ve eklerinin kendilerine tebliğ edilmediğini, dava dilekçesine UYAP ekranından ulaştıklarını, bu yüzden cevap dilekçesini süresinde verdiklerini, ayrıca, devir edilen alacağın kaynaklandığı sözleşmenin 32.1 maddesinde yetkili mahkemelerin Iğdır Mahkemeleri olduğunun kararlaştırıldığını belirterek yetkili mahkeme yönünden ilk itirazda bulunmuştur....
Noterliğinin 07/11/2018 Tarih12272 yevmiye sayılı ihtarnamesine dayalı olarak 53.434,71 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile ilamsız takip yapıldığı, davalılara ödeme emrinin 25/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 31/12/2018 tarihli dilekçe ile davalı borçlular vekili tarafından takipte İzmir İcra Dairelerinin takip yetkisi olmayıp yetkili icra dairesinin Ortaca İcra Müdürlüğü olduğundan bahisle takibe yasal sürede yetki yönünden itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği ve bu nedenle açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 50. maddesinin birinci fıkrasına göre; HMK'nın yetkiye ilişkin hükümleri, para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Konusu para ve teminat alacaklarına ilişkin davalarda yetki, genel yetki kuralına göre çözümlenir. HMK’nun 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir....
- K A R A R - Dava, cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, yetkiye ve esasa itiraz ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; davalının işletmesinin ... ilinde olduğu ve davacı tarafından gönderilen malların da ... adresinde teslim edildiği, davalının ikametgahı ve ifa yerinin de ... ili olduğu gerekçeleriyle davanın yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın talep halinde ve karar kesinleştiğinde yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı, takibe itirazında icra müdürlüğünün yetkisine itirazla birlikte borca itiraz etmiştir. Açılan işbu itirazın iptali davasında ise mahkemenin yetkisine itiraz ederek borcun ödendiğini de savunup davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Dairelerinin görevli ve yetkili olduğunu belirttiğini ve itirazında yetki sözleşmesine dayanmadığını, ancak borçlunun dava esnasında dayandığı yetki sözleşmesinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını, itiraz eden borçlunun, itirazın kaldırılması duruşmasında itiraz sebeplerini değiştiremeyeceğini ve genişletemeyeceğini, borçlunun, icra müdürlüğüne yaptığı yetki itirazı ile bağlı olduğunu, hem geçerli bir yetki itirazı olmadığından hem de eser sözleşmesinden kaynaklanan davalarda, işin yapıldığı yer mahkemesi de yetkili olduğundan Gebze İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunun tartışmasız hale geldiğini, icra dairesinin yetkisinin kesin ve kamu düzenine ilişkin olmadığını, bu nedenle alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip başlatması halinde icra dairesinin yetkisizliğini kendiliğinden gözetemeyeceğini, davalı/borçlunun takip konusu borcu kısmen kabul ettiğini ve o kısmı aşacak şekilde de ödeme yaptığını, yetki itirazının, borca itiraz ettiği kısma ilişkin kabul edilmesi gerektiğini...
Mahkemece toplanan delillere göre takibin faturaya dayalı ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin ve dava dilekçesinin davalıya Konya İlinde tebliğ edildiği gerekçesiyle HUMK.nun 9.maddesi gereğince davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, takibe itirazında icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği gibi, mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde icra müdürlüğüne yaptığı itirazını tekrarlamakla birlikte mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine vaki itirazın incelenmesi gerekir. Ne varki somut olayda dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İİK.nun 50.maddesine göre para veya teminat borcu için takip hususunda HUMK.nun yetkiye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış sözleşmesi sonucu düzenlenen faturada belirtilen alacağın tahsili isteminden kaynaklanmaktadır....
----sayılı takip dosyası incelendiğinde;davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı 18.351,82TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalı veklince süresinde verilen itiraz dilekçesinde müvekkilinin takip alacaklısı tarafına herhangi bir borcu ya da borç taahhüdünün bulunmadığını,---- müvekkili arasında takibe konu edilen bir borç olmadığını belirterek borç miktarına ve dayanağına açıkça itiraz ile icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilerine itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir. ---- sayılı takip dosyasına davalı/borçlu vekili tarafından sunulmuş itiraz dilekçesinde icra dairesinin --- itiraz edilmiştir.Davalı şirket vekili itirazında, müvekkili -------- olduğundan yetkili icra ------- olduğunu belirtmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, ödenmeyen kredi kartı borcu için yapılan takibe borçlunun itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini ve % 40 oranında inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, borcun ana parasının kredi kartı limitinin üzerinde olduğunu belirterek borç miktarının doğru şekilde belirlenmesini talep etmiş, itirazlarını tekrarlamıştır. Mahkemece kredi kartı sözleşmesindeki yetki kaydına ilişkin bölümün boş bırakıldığı, takibin Küçükçekmece İcra Dairesi’nde yapıldığı, borçlunun ikametgahının ... olması nedeniyle yetkili icra dairesinin ... İcra Müdürlüğü olduğu yönündeki yetki itirazı kabul edilmekle bu kez de davacının talebi ile ... İcra Müdürlüğü’ne dosyanın gönderildiği, davalının buna da itiraz ettiği belirtilerek yetkili icra dairesinde yapılmayan takipten dolayı itirazın iptali davasının reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, kararı temyiz etmiştir....
Her ne kadar davacı tarafça takibe konu senedin, teminat senedi olduğu ve kayıtsız şartsız ödeme vaadi içermediği ve bu suretle kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibine konu edilemeyeceği iddia edilmiş ve takibe konu senet metninin arka yüzünde "işbu senet 16/02/2020 tarihinde Ebru Laçinkaya teminat olarak verilmiştir " kaydı mevcut ise de Y....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2020 NUMARASI : 2018/921 ESAS - 2020/457 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki imzanın şirket yetkilisi olarak kendisine ait olmadığını belirterek yetkiye ve imzaya itiraz etmiştir....