Asliye Ticaret Mahkemesinin 20.08.2021 tarih ve 2021/509 D.... 2021/533 K. Sayılı İhtiyati haciz kararının uygulanması sonucunda 25.08.2021 tarihinde malvarlığına haciz konulması nedeniyle muttali olunduğunu, 2)Yetki itirazı yönünden; icra takibine konu senetlerde ihtilaf vukuunda senette yetkili olarak belirtilen adres ... ili olmasına rağmen takibin ... ... Sarayında açıldığını, yetkili icra dairesinin ... icra daireleri olduğunu, 3)İmza itirazı yönünden; senetlerdeki ve 12.03.2018 tarihli protokoldeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, 4)Borca itiraz yönünden; takip konusu senetlerin bir kısmı zamanaşımına uğradığını ve müvekkilinin karşı tarafa bir borcu bulunmadığını, 5)Faize, faiz oranına itiraz yönünden; talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz oran ve miktarına itiraz ettiklerini, müvekkilinin temerrüde düşmesi için ihtarname keşide edilmediğini, bu nedenle yetki itirazının kabulü ile ... İcra Dairelerinin yetkili olması nedeniyle ......
Ayrıca, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Sözkonusu düzenleme ile yetki sözleşmesi yapılmasında, tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır. Diğer bir anlatımla, maddedeki tacirden anlaşılması gereken, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olmasıdır....
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; itiraz eden bakımından süresinde itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmakla yetki itirazının İİK madde 265/3 de gösterilen sebepler arasında olduğu, yetki itirazı değerlendirildiğinde, davacının ve davalının yerleşim yerinin Arnavutköy olduğu ve İstanbul (Çağlayan)Mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşılmakla yetki itirazının kabulü ile itiraz edenler bakımından mahkememizce 10.02.2022 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına; -İİK 265 maddesi gereğince YETKİ İTİRAZIN KABULÜNE, -İtiraz eden bakımından mahkememizce 25.03.2022 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının KALDIRILMASINA," karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz kararının Bakırköy ...İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyasıyla uygulandığını ve borçluya ait araç ve banka hesapları üzerine haciz konulduğunu, daha sonra esas takibe geçildiğini, bu sebeple İ.İ.K.'...
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Talep kambiyo senetlerine özgü ilamsız haciz yoluyla takip dolayısıyla yetkiye ve takibe itirazdan ibarettir. Erzurum 5....
Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, İcra Hukuk Mahkemesi'nden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce İcra Hukuk Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır. Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı İcra Hukuk Mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir....
Sayılı icra dosyasına sunulan dilekçe ile de takibe, borca, takip talebine, ödeme emrine, işlemiş faiz ile işleyecek faize ve faiz oranına, avukatlık ücretine ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, davalı borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine 30.01.2020 tarihinde zorunlu Arabuluculuk başvurusu yapılmış olup 14.02.2020 tarihinde yapılan görüşmeye davalı taraf katılmamış olduğundan anlaşmama tutanağı düzenlenerek arabuluculuk faaliyetine son verildiğini, davalının takibe yapmış olduğu itirazın iptalini, icra takibinin devamını ve davalı hakkında alacağın %20'sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkilinin; "Yeni Mah. Uludağ Cad....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazdır. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re'sen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Alacaklı tarafından borçlular hakkında başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, ilk derece mahkeme kararında da açıklandığı gibi; takibe konu bono üzerinde ihtilaf halinde İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki şartı konulduğu, keşideci ve lehtarın şirket, dolayısıyla tüzel kişi olması nedeniyle yetki şartının geçerli olduğu, bu nedenle davacılar vekilinin yetki itirazının yerinde olmadığı, ayrıca ve açıkça imzaya dair bir itirazın bulunmadığı, senedin zorunlu unsurlarının mevcut olması nedeni ile kambiyo vasfını haiz olduğu anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, davacının ikametgahının Sarıyer, davalının ikametgahının ... olduğu, bu halde ... İcra Müdürlüğünün yetkili bulunmadığı, yetki itirazının haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... 6. İcra Müdürlüğünün 2005/219 sayılı icra takip dosyası ile başlattığı icra takibinde 8.784.00 YTL alacağının tahsilini istemiş, davalı icra dosyasına sunduğu 25.1.2005 tarihli itiraz dilekçesinde, yetkili icra dairesinin ... olduğunu, ... icra dairesinin yetkili bulunmadığını ileri sürmüş, ayrıca takibe de miktar yönünden kısmen itiraz etmiştir. Ne var ki davalı borçlu dava açılmadan önce 3.2.2005 tarihinde icra dosyasına verdiği dilekçesi ile 25.1.2005 tarihinde vermiş bulunduğu kısmi itirazında yer ... yetki itirazını geri aldığını, yetki itirazı yönünden ... takibin devamına karar verilmesini istemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka tarafından davalıya genel kredi sözleşmesine istinaden kredi kartı ve .... kullandırıldığı, kredi kartından 2.534,91 TL ve diğer krediden ise 18.365,59 TL davalının borçlu olduğunu, bu borçlardan dolayı takibe başlanıldığını, bu takibe yapılan itiraz nedeniyle takibin durduğunu, esas açısından davalıya .... Noterliğinden yapılan ihtarname ile bildirimin yapılmak suretiyle davalının temerrüde düşürüldüğünü, faiz yönünden ...'nın belirlediği oranlara uyulduğunu, yetki yönünden ise yapılan itirazın HMK 17 maddesine aykırı olup, genel kredi sözleşmesindeki yetki hükmüne göre iptalinin gerektiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir....
İİK m. 50/2 uyarınca borçlu yetki itirazı ile birlikte esasa yönelik itirazlarını sunmalıdır, böylece yetki itirazının reddi halinde varsa esasa yönelik itirazların da incelenmesine imkân tanınarak zaman kaybının önüne geçilmesi hedeflenmiştir. Borçlu esasa ilişkin itirazlar sunmakla birlikte, itiraz ederken yetki itirazında bulunmamışsa, sonrasında icra dairesinin yetkisine itiraz süresi dolmamış olsa dahi itiraz edemez ve icra dairesinin yetkisi kesinleşir. Aynı zamanda, borçlu esasa ilişkin itirazda bulunmadan sadece yetki itirazında bulunma imkanına da sahiptir. Borçlunun yaptığı yetkisizlik itirazının geçerli olabilmesi ve icra takibini durdurabilmesi için borçlu ayrıca yaptığı itirazda yetkili icra dairesinin hangisi olduğunu da göstermelidir....