Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2019/676 ESAS - 2021/2133 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; aleyhine takip başlatıldığını, yetkiye, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, yetkili mahkemenin Gebze mahkemeleri olduğunu, söyleyerek takibin iptaline, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır(HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E., 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E., 2002/208 K.; 25.04.2018 gün ve 2017/19-902 E., 2018/973 K.). Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme, ilk iş olarak; icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir....

    S.Y. ve bu kanuna dayanılarak çıkartılan yönetmelik dikkate alınmadan hatalı karar verildiğini, yönetmelikte borca itiraz durumunda ... S.Y. hükümlerinin uygulanacağının, yetkiye itiraz durumunda ise sistem üzerinden yetki itirazının kabul seçeneğinin seçileceğinin belirtildiğini, hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmediğini, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü ... olarak gösterildiğinden davanın ...'de açıldığını, sözleşmeden kaynaklanan yetkiye itiraz edilmediği takdirde takibin açıldığı icra müdürlüğünün yetkili hale geleceğini, davada kesin yetkinin söz konusu olmadığını, davalı şirketin cevap dilekçesi vermediğini ve yetki itirazında bulunmadığından davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      de örgütlü ve toplu iş sözleşmesinin tarafı olduğunu, davalı belediyenin, müvekkili sendika adına kestiği aidatları ödemediğini, davalının borcu kabul etmemesi ve Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2012/16135 esas sayılı dosyasında hem borca hem de yetkiye itirazı sebebiyle takibin durduğunu, davalı tarafın sadece faize itiraz ettiğini ileri sürerek haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, Zonguldak mahkemelerinin yetkili olduğunu savunarak yetki itirazında bulunmuş ve ayrıca esastan da davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: Dava, sendika üyelik ve dayanışma aidat alacaklarının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

        . - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile müvekkilinin davalı şirkete elektrik malzemeleri satıp teslim edildiğini, ancak düzenlenen faturaların bedellerinin ödenmemesi üzerine girişilen takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı alacaklının önce Antalya İcra Müdürlüğünün 2008/9836 sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, ödeme emrinin 6.6.2008 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, icra takibine karşı yetki ve esastan itiraz edilmesi üzerine, davacının Ankara 3.İcra Müdürlüğü’nün 2008/14294 sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, ödeme emrinin 15.09.2008 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, ancak borcun 26.06.2008 tarihli çekle davacıya ödendiğini, davacının ödenmiş bir borcu takibe koyduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

          Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2021/17475 Esas sayılı dosyasından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacı tarafça takibin hem yetki hem de borç yönünden iptalini talep ettiği, bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu Bakırköy İcra Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması, yetki konusunda icra dairesinin yetkili olmadığının düşünülmesi halinde icra müdürlüğünün yetkisizliğine karar vermesi ve dosyayı icra müdürlüğüne göndermesi gerektiği, dolayısıyla mahkemece sadece icra dairesinin yetkisinin değerlendirilmesinin gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı takibin iptali talebi ile yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı oldukları aracın tam kusurlu çarparak hasara neden olduğunu ... sürerek, sigortalısına ödediği 7.182.000.000-TL'nin 28.8.2002 ödeme tarihinden işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar ... ve ... vekili cevabında, öncelikle yetki itirazında bulunmuş, kusura, hasara ve faize de itiraz ederek davanın reddini savunmuştur....

              Davalı yetkiye, kusura ve hasara itiraz ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davalının ... 14. İcra Müdürlüğünün 2006/7442 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 4.196,49 YTL asıl alacağa yönelik olarak ve takip tarihi itibariyle işlemiş 229,92 YTL. faize yönelik olarak itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki belgelere ve trafik kaza raporuna nazaran davalının ikametgahı ve olay yeri Sarıoğlan’dır. Davadan önce ... 14. İcra Müdürlüğünde takip yapılması yetki kurallarını etkilemez. Davalı mahkemeye süresinde yetki itirazını bildirmiştir. Bu durumda mahkemece yetkisizlik kararı verilerek dosyanın ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiği halde yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru değildir....

                Somut olayda, borçlu hakkında faturalara dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile icra takibinde, borçlu; yetkiye, borca ve faize itiraz etmiştir. Alacaklı, yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğuna göre İcra mahkemesince, yukarıda belirtilen kanun hükmü gereğince alacaklınin talebi ile bağlı kalınarak yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, talep aşılarak borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına dair yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu