Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVALI ALACAKLI VEKİLİ CEVABINDA: Takibe dayanak bono üzerinde ödeme ve düzenleme yerinin Afyonkarahisar olarak belirtildiğinden Afyonkarahisar İcra Daireleri'nin yetkili olduğunu, davacının diğer iddialarının da yersiz olup, reddi gerektiğini belirtmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Takibe konu senette düzenleme ve ödeme yeri Afyonkarahisar olduğundan yetki itirazının reddine, Senedin hile ile alındığı iddiasının dar yetkili icra mahkemesinde incelenmeyeceğini, senedin sonradan anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının da yazılı bir delille ispatlanamadığını, davacının kısmen reddettiği borca ilişkin İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince borcu bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlayamadığını belirterek borca itirazın reddine karar verildiği görülmüştür....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1565 KARAR NO : 2021/654 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2019/320 ESAS, 2020/55 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 7....

- K A R A R - Dava; faturaya dayalı takibe itiraz edilmesi üzerine, açılmış olan itirazın iptali talebine ilişkindir. Davalı süresi içerisinde ilgili icra müdürlüğüne vermiş olduğu dilekçe ile hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalının akdi ilişkiyi inkar ettiğinden bahisle ortada bir sözleşme ilişkisinden bahsedilemeyeceğinden genel yetki kuralınca takibin davalının ikametgahı icra dairesinde yapılması gerektiğinden icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı takibe dayanak olarak 12 adet fatura ibraz etmiştir. Davalı ise aralarında şuan itibariyle ticari bir ilişki olmadığını belirtmiştir. Bu durumda, eldeki verilerle taraflar arasında akdi ilişkinin mevcudiyetine dair kesin bir sonuca varılamayacağı gibi, tam tersi bir kanaate, akdi ilişkinin bulunmadığı tespitinde bulunmak da mümkün değildir....

    - K A R A R - Dava; faturaya dayalı takibe itiraz edilmesi üzerine, açılmış olan itirazın iptali talebine ilişkindir.  Davalı süresi içerisinde ilgili icra müdürlüğüne vermiş olduğu dilekçe ile hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir.  Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalının akdi ilişkiyi inkar ettiğinden bahisle ortada bir sözleşme ilişkisinden bahsedilemeyeceğinden genel yetki kuralınca takibin davalının ikametgahı icra dairesinde yapılması gerektiğinden icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı takibe dayanak olarak faturalar ibraz etmiştir. Davalı ise aralarında hiçbir hukuki ilişki bulunmaması nedeniyle borçlu olmadığını belirtmiştir.  Bu durumda, eldeki verilerle taraflar arasında akdi ilişkinin mevcudiyetine dair kesin bir sonuca varılamayacağı gibi, tam tersi bir kanaate; bir başka anlatımla, akdi ilişkinin bulunmadığı tespitinde bulunmak da mümkün değildir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davacı alacaklı vekili tarafından davalı hakkında Konya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2019/12531 Esas sayılı dosyasıyla genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatılmış, davalıya ödeme emri tarihinde tebliğ edilmiş, davalı 13/11/2019 tarihli dilekçesi ile yetkiye, borca, faiz ve fer'ilerine itiraz etmiş, icra müdürlüğünce 19/11/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı alacaklı yetki itirazının kaldırılması için dava açmış, mahkemece davanın kabulü ile davalı borçlunun yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmiştir. HMK'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin (h) bendinde, davacının dava açmakla hukuki yararının olması gerektiği belirtilmiştir. Borçlu itirazında yetkiye ve borca birlikte itiraz ettiğine göre alacaklının sadece yetki itirazının kaldırılması istemesinde hukuki yararı bulunmamaktadır....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2018/20669 Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 30/11/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, süresi içinde borca ve ferilerine, çekteki imzaya ve yetkiye itiraz ettiklerini, Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığını, Şanlıurfa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, bu yönden yetkiye itiraz ettiklerini, çek altındaki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, imzalara da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin borcunun olmadığını, dosyanın yetkili olan Şanlıurfa İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2020/5690 Esas ve 2020/5696 Esas sayılı dosyaları ile takip başlattıklarını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini, takibe dayanak belgenin İİK md. 68 uyarınca resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri belgelerden olduğunu, takibe konu borca mahsuben takip tarihinden sonra haricen 89.512,50 TL ödeme yapıldığını beyanla, ödeme tarihi itibarı ile 2020/5690 Esasa sayılı dosya açısından bakiye 13.966,47 TL, 2020/5696 Esas sayılı dosyasında ise 13.799,84 TL bakiye alacakları bulunduğunu beyanla her iki takip dosyası yönünden itirazın kesin olarak kaldırılmasına ve takibe dilekçede belirtilen tutarlar üzerinde devamına, davalı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkillerine ödeme emri tebliğ edilmeden borcun haricen ödenmesi nedeni ile takibe haklı olarak itiraz ettiklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Takip dayanağı bono üzerinde düzenleme yerinin Bakırköy olduğunun yazılı olduğu ve yukarıda yazılı yetki kurallarına ilk derece mahkemesi kararında da değinildiği halde takipte Bakırköy İcra Dairesi yetkili olmasına karşın, yetki itirazının reddi gerekirken, gerekçe ve varılan sonuç bakımından çelişki oluşturacak şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan davacının yetki itirazın tıpkı imzaya ve borca itiraz gibi İİK'nın 169/a-1. ve 170/2. Maddeleri gereğince duruşmalı olarak incelenmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile davanın karara bağlanması da doğru değildir. Yine, yetki itirazının kabulü üzerine yasada ödeme emrinin iptaline karar verileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığı halde, Mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verilmesi de isabetsizdir. O halde, takip yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından, davacının yetki itirazı yerinde olmadığından, diğer itiraz ve şikayetlerinin incelenmesi için ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmalıdır....

      Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Yetki itirazını kabul eden avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kabulü” seçeneğini seçerek işlem yapması gereklidir. Yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi, bu şekilde işlem yapılmasına engel olmayacaktır. Davacı vekilince bu yola gidilmeyerek itirazın iptali davası açılmıştır....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; icra mahkemesine sunulan itiraz dilekçesinin başlık kısmında yetkiye ve borca itiraz ibareleri yazılmış ise de, dilekçe içerisinde yetki itirazına ilişkin herhangi bir açıklamanın bulunmadığı gibi yetki itirazı yönünden yetkili icra dairesinin gösterilmesinin söz konusu olmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir yetki itirazı bulunmadığından mevcut davanın İİK'nın 168 ve 169/a maddeleri kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğunun açık olduğunu, takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfına haiz bono olduğunu, yetkili hamil olan alacaklının, bonoyu bononun lehtarı ve birinci cirantası olan ... ... İnş. San. Tic. A.Ş.'...

          UYAP Entegrasyonu