Davalı vekili; ödemenin hatalı olmadığını, 60 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra açılan davanın yersiz olduğunu davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; yasal süre geçtikten sonra dava açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Uygulamada, hatalı intibak ve hatalı terfi gibi şart tasarrufun yanlış yapılması (veya sonradan geri alınması) halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılan fazla ödemenin idare hukuku ilkelerine göre geri istenebileceği ve geri isteme süresinin 60 gün olduğu, ancak şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin ise Borçlar Kanununun haksız iktisap kuralları çerçevesinde geri istenebileceği (H.G.K.5.12.1984 tarih 387/997 sayılı kararı) kabul edilegelmektedir....
Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır. Kurumun istirdadını isteyeceği yersiz ödemenin kapsamını belirlemedeki irade serbestisi de, 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi hükmünün, Kurumun yersiz ödemeden kaynaklanan alacakları konusunda süren uyuşmazlıklara uygulanması gereğini doğurmaktadır. Belirtilen açıklamalar ışığında, davacı Kurumun yersiz ödenen aylıkların tahsili amacıyla, davalıya 29.01.2014 tarihli borç bildirim belgesi gönderdiği, anılan yazının davalı borçluya 04.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve davalıya ödemede bulunması için bir aylık süre verildiği, bir aylık süre sonunda ödenmemesi üzerine, Isparta 3....
HGK'nun 1982/13-387 E.-1984/997 K. sayılı kararında; hatalı intibak ve hatalı terfi gibi şart tasarrufun yanlış yapılması veya sonradan geri alınması halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılan fazla ödemenin idare hukuku ilkelerine göre geri istenebileceği ve geri isteme süresinin 60 gün olduğu, ancak şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin ise Borçlar Kanununun haksız iktisap kuralları çerçevesinde geri istenebileceği açıklanmıştır. Mahkemece; herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin, Borçlar Hukukunun haksız iktisap kuralları çerçevesinde istenip istenemeyeceği tartışılmadan, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa, geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Kanun’un geçici maddelerin de ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kuralda yer almamaktadır. Kurumun istirdadını isteyeceği yersiz ödemenin kapsamını belirlemedeki irade serbestisi de, 5510 sayılı Kanun’un 96’ncı maddesi hükmünün, Kurumun yersiz ödemeden kaynaklanan alacakları konusunda uygulanması gereğini doğurduğuna ilişkin hukuksal gerçeklik de, bozma üzerine yürütülecek yargılama sürecinde, göz önünde bulundurulmalıdır. Açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Madde uyarınca 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre hakkı olmadığı halde; ... tarafından, sigortalıya/hak sahiplerine/bakmakla yükümlü olduğu kişilere yersiz ödeme yapıldığı tespit edilirse; ilgilinin kastı veya kusurlu hareketi nedeniyle yersiz ödeme yapılmışsa tespit tarihinden geriye doğru on yıllık ödemenin, fakat kurumun hatası nedeniyle yersiz ödeme yapılmışsa beş yıllık ödemenin maddede belirtilen şekilde yasal faiziyle geri alınacağı düzenlenmiştir. 5510 sayılı Kanun m.101’de de bu kanunun uygulanmasıyla ilgili davaların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir. Türkiye... A.Ş. Mensupları ..., 506 sayılı Kanunun Geçici 20.maddesi kapsamında olup, 09.03.1983 gün ve 1983/1-1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da açıkça belirtildiği gibi Sosyal Sigortalar Kurumu, Bağ-Kur ve T.C.... gibi sosyal güvenlik kuruluşlarındandır. Türkiye......
Mahkemenin 22.12.2021 tarihli 2011/887 E.-2021/1006 K. sayılı kararı ile davalı ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, Kurum tarafından yersiz ödemenin iadesi istemi ile açılan davanın kabulüne, sigortalı ... tarafından Kurum işleminin iptali istemi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
kısmen veya tamamen yersiz olduğu ve 1.023.600,94 TL kamu zararının oluştuğu ile anılan zararın sorumlularından tahsil edilmesi gerektiği tespitine yer verildiğini, araştırma raporunun davalıya ilişkin bölümünde davalıya arazi, ev ve ahır için yapılan 20.039,91 TL'lik ödemenin yersiz olduğunun saptandığını, 5233 Sayılı Yasa'nın 13....
bulunmadığını ve yersiz ödenen tutara ilişkin herhangi bir ödeme yapmadığını, bu nedenlerle davanın kabulüne, fazlaya ilişkin her türlü haklarının saklı kalması kaydıyla 8.484,46 TL fazla ödemenin işleyecek faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İş Mahkemesinin 29.04.2021 tarih 2021/172 Esas 2021/332 Karar nolu kararı ile 10,00 TL yıllık izin alacağının müvekkili idareden tahsili ile davacıya ödenmesi yönünde hüküm kurulduğunu, bu mahkeme kararının kanun yollarından geçerek kesinleştiğini, müvvekkili idarece sehven davalıya 18.676,31 TL'nin 26.11.2021 tarihinde ödendiğini, durumun anlaşılması üzere davalıya 03.12.2021 tarih ve 3296731 sayılı yazı ile fazla yapılan ödemenin yazıda belirtilen banka hesabına yatırmasının ihtar edilmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı tarafça dava tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmamış olması sebebiyle yersiz olarak fazladan yapılan ödemenin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili için iş bu davayı açmak gerektiğini beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafa haksız olarak fazla yapılan toplam 18.661,50 TL'nin ödeme tarihi olan 26.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile yargılama...
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı Kurum vekili dava dilekçesinde özetle; T2 müvekkili kurumca yapılan inceleme neticesinde; 56.093,84 TL'nin yersiz olarak ödendiğinin tespit edildiği, davalıya yapılan yersiz ve fazla ödemenin tahsili amacıyla Çankırı İcra Müdürlüğü'nün 2015/3546 E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi yürütüldüğünü, davalının ödeme emrine itiraz ederek icra takibinin durmasına sebebiyet verdiğini, davalının itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, borç ve alacak tutarları davalıya kurumca tebliğ edildiği halde davalı tarafından kendisine yapılan yersiz ödemenin kuruma ödenmediğini, bu nedenlerle itirazın iptal edilerek takibe devam edilmesine, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. . Davalı T2 26/06/2019 tarihinde vefat etmiş olup, davalı vekili tarafından veraset ilamı ve mirasçılarına ait vekaletname dosyaya ibraz edilerek, davalılar adına açılan davanın reddini istemiştir....