"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal mümkün olmaz ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava elatmanın önlenmesi, kal mümkün olmaz ise tazminat istemine ilişkindir. Davalılar vekili, davanın reddini, tecavüzleri varsa taşkın bölümün adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü taraf vekilleri temyiz etmişlerdir. 6100 sayılı HMK’nın “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, sığınağa doğalgaz kazanının konulmaması ve yapılan elatmanın önlenmesi ile kal istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu anataşınmazın 5 ayrı bağımsız bölüm sahibi olan davalıların doğalgazla ferdi ısınmaya geçmeyi kabul etmeyerek bu blokun alt katında bulunan sığınağa doğalgaz kazanı yerleştirip ısınmalarını bu şekilde temin etmek suretiyle sığınağa el attıklarını ileri sürüp elatmanın önlenmesini ve kazanın buradan kaldırılmasını istemiş, mahkemece davalıların almış oldukları kararın, Kat Mülkiyeti Yasasının 42. maddesine uygun olduğu, pay ve paydaş çoğunluğuna dayandığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde 22.2.2004, 22.5.2005, 8.1.2006 ve 14.1.2007 tarihli kat malikleri kurulu kararlarının iptali ile ortak yerlere elatmanın önlenmesi ve buraların projeye uygun haline getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde ortak yerlere elatmanın önlenmesi, depo ve garaj vasıflı yerlerde imalathane faaliyetinin sona erdirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.11.2005 gününde verilen dilekçe ile yaylaya elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.05.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalının yaylaya kalıcı nitelikli ve mülk edinme amaçlı bina yapmasından, el atmanın önlenmesi ile binanın kal’ini istemiş, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş,hükmü davalı temyiz etmiştir. Yayla,çiftçilerin hayvanları ile birlikte yaz mevsimini geçirmeleri, hayvanlarını otlatmaları ve otundan yararlanmaları için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerdir.Bu tür yerlere süreklilik göstermeyen barınak ve ağıllar yapılabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil ... ile... aralarındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 17.02.2009 gün ve 8/62 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, müvekkilinin malik sıfatıyla tasarrufunda bulunan evinin istinat duvarının yıkıldığı, etrafındaki dikenli tellerin koparıldığı, evinin önünde yer alan harman tarlasına davalının kendisine ait aracının kullanmadığı lastiklerini koyduğunu açıklayarak bu yerlere haksız elatmasının önlenmesini, eski hale getirilmesini ve şimdilik 10 YTL ecrimisile dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf, 09.05.2008 tarihli keşif zaptında özetle; “…Davacıya ait telleri kesip kapıyı ben açtım. Lastikleri ise duvarın dibine koymuştum....
Davalı vekili davanın meraya elatmanın önlenmesi talepli dava olduğunu, mera konusunda tasarrufta bulunma ve dava açma yetkisinin köy muhtarına ait olduğunu, davacının bu davayı açamayacağını belirterek hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın yargı yolundan kaynaklanan dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava maraya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti devlete ait olan yerlere ilişkin davaya Hazine açabileceği gibi meraların sınırları içinde bulunduğu ve yararlanma hakkı olan köy tüzel kişilikleri ve belediyelerin de dava açma hakları vardır....
"İçtihat Metni" Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve temyiz incelemesinden geçen elatmanın önlenmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Yargıtay 8. Hukuk Dairesince, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı dava dilekçesinde; dava konusu 1187, 1189 ve 1193 parsel sayılı taşınmazların maliki olduğunu, davalının komşu parsele inşaat yapmak suretiyle taşınmazlarını işgal ettiğini beyan ederek, elatmanın önlenmesini talep etmiştir. II....
B.. yönünden 4 parselde 213,12 m2 ve 9 parselde 17 m2 payından fazla yer kullandığı gerekçesi ile fazla kullandığı yere hasren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kabulüne; davalılar Ufuk, Hamza ve Ümmügülsüm yönünden 4 parselde 195,88 m2 ve 9 parselde 715 m2 payından fazla yer kullandığı gerekçesi ile fazla kullandığı yere hasren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kabulüne;davalı H.. A.. yönünden 9 parselde 240,09 m2 payından fazla yer kullandığı gerekçesi ile fazla kullandığı yere hasren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kabulüne;davalı Asim yönünden 9 parselde 863,54 m2 payından fazla yer kullandığı gerekçesi ile fazla kullandığı yere hasren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kabulüne; davalı Ali yönünden 9 parselde 1958 m2 payından fazla yer kullandığı gerekçesi ile fazla kullandığı yere hasren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, temyiz eden davalı H.. A..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.08.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, kadastro çalışmaları sırasında “müşterek methal” olarak 101 ada 2, 11 ve 12 numaralı parseller lehine tahsis ve tahdit edilen taşınmaza davalının elattığını ileri sürerek haksız elatmanın kal suretiyle kaldırılması isteğinde bulunmuştur. Davalı, taşınmazın paylı mülkiyet rejimine tabi olduğunu, kendisinin de paydaş olması nedeniyle kullanma ve yararlanma hakkı bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....