Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medenî Kanunu’nun 429. maddesinde "Kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlandırılması gerekli görülen ergin bir kişiye aşağıdaki işlerde görüşü alınmak üzere bir yasal danışman atanır:” hükmü; 431. maddesinde ise "Vasi'nin atanması usûlüne ilişkin kurallar, kayyım ve yasal danışmanın atanmasında da uygulanır." hükmü getirilmiştir. Diğer yandan aynı Kanun’un 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.” ve 19/1. maddesi uyarınca da “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” ... İlçe Emniyet Müdürlüğü'nce yapılan araştırmaya göre kısıtlı adayının yerleşim yeri adresinin “...” olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın İstanbul Anadolu 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce çözümlenmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince İstanbul Anadolu 3....

    Türk Medeni Kanunu'nun 429.maddesinde ise kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin bir kişiye bir yasal danışman atanır. Mahkemece yasal danışmanın görüşünün alınması gereken işlerin hükümde açıkça gösterilmemesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Maddesi gereğince yasal danışman atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Kısıtlı adayı vekili dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediklerini, dava dilekçesindeki hususların gerçeği yansıtmadığını, bir kişiye vasi atanması için TMK'nun 405. Ve 408....

      Davalı , bakım borcunu yerine getirdiğini , davacıya mahkeme kararı uyarıca yasal danışman atanması gerektiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 607,50 .-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 1.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        in Türk Medeni Kanununun 405, 406 ve 407.maddeleri uyarınca vesayet altına alınması, davacının vasi olarak atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine, kısıtlı adayına yasal danışman atanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilin babası olan ...'ın 1934 doğumlu olduğunu, babasının malvarlığına ilişkin savurganlık ve ihmalkarlık gibi bazı usulsüz işlerini öğrendiğini, ... İcra Müdürlüğü'nün 2010/14678 Esas sayılı dosyası ile babası adına kayıtlı mallarına haciz konulduğunu, borç miktarının çok yüksek olup sebebinin bilinmediğini, ......

          e vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece yasal danışman atanmasına karar verilmiş, hüküm kısıtlanması istenilen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, ...'in yaşlılığı sebebiyle akıl sağlığının yerinde olmadığını, taşınmazlarının başkaları tarafından elinden alınacağını belirterek vasi atanmasını istemiş, mahkemece kısıtlanması istenende akıl hastalığı bulunmadığı gerekçesiyle vasi tayini talebinin reddine, Türk Medeni Kanunu'nun 429.maddesi gereğince adı geçene yasal danışman atanmasına karar verilmiştir....

            TMK'nın 429. maddesinde; kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber, korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin kişiye bir yasal danışman atanacağı; 431. maddesinde ise "Vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanacağı" hükümleri yer almaktadır. Kısıtlı adayı T1, 03/12/2021 tarihli duruşmada "kısıtlanmak istemediğini " beyan etmiştir....

            Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; yasal danışmanın, danışman olduğu kişi olmadan dava açamayacağını, usulüne uygun bir vekaletname bulunmadığı, bu nedenle usul yönünden itirazları bulunduğunu, yasal danışman atanması kararının bulunduğu davada yargılamanın iadesi yolu ile yeni bir dava ikame edildiğini, borçlu ve yasal danışmanı hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, bu hususların bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkilinin tazminat ve para cezasına hükmedilmesi talebinin yasal bir dayanağı bulunmadığını belirtip, davanın reddine ve davacının tazminata mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiş, duruşmada cevap dilekçesini tekrarlamıştır. İlk derece mahkemesince: Sübut bulan davanın kabulü ile davacı açısından takibin iptaline, davanın ve kararın niteliğine göre davacı tarafın şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

            SGK İl Müdürlüğü, Antalya Eczacılar Odası, İl sağlık müdürlüğü eczacılık şube müdürlüğünden kayıp şahıs adına eczane kaydı olup olmadığı, davacının ilgili eczanede kalfa olarak çalışıp çalışmadığı, eczanenin idaresine ait acil ve ivedi işlemlerin neler olduğu hususları tespit edilerek, gecikmesinde sakınca bulunan iş ve işlemler bakımından ilgili kayıp şahsa menfaat çatışması olmayan bir kişinin temsil kayyımı olarak atanması gerektiği hususunun değerlendirilmesi ve vesayet hakkındaki hükümlerin kamu düzeni ile yakından ilgili olması, vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanması, mahkemece; re'sen araştırma yapılabileceği de gözetilerek, kayyım atanması talebinin yukarıda açıklanan kanun hükümleri gözetilerek, kanunun amacı da dikkate alınmak suretiyle değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir....

            a TMK 429 maddesi gereğince yasal danışman atanması gerektiğinin sabit olduğunu, davalı banka ile yapılan sözleşmelerin hukuki dayanaktan yoksun olup geçerli olmadığını, kredi borcu nedeni ile toplam 10.735,13 TL tahsil edildiğini belirterek iki ayrı kredi sözleşmesinin iptaline, bu kredi sözleşmeleri nedeni ile davalı banka tarafından emekli maaşından yapılan 10.735,13 TL tahsilatın kesintinin yapıldığı tarihten itibaren yasal faizi ile davalı bankadan tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, kendisine yasal danışman atanan ... ...'un yasal danışmanı ...'un bizzat davayı açmak konusunda aktif dava ehliyetine sahip bulunmadığından davanın HMK 114/1-d, 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ile davalı banka arasında imzalanan bireysel kredi sözleşmesinden kaynaklandığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

              UYAP Entegrasyonu