Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, bizzat reşit çocuk tarafından eğitimin devam ettiği de belirtilerek açılan davadaki istem, yardım nafakası verilmesine ilişkindir. O halde mahkemece yardım nafakası şeklinde niteleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, iştirak nafakasının artırılması yönünde hüküm kurulması doğru değil ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2. fıkrasının tamamen çıkartılarak yerine "Dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" ifadesi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 01.04.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davacının üniversite sınavlarına hazırlandığı gözetildiğinde; takdir edilen yardım nafakası miktarı çok az olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci bendindeki "aylık 400 TL yardım nafakasının" ifadesinin çıkartılarak yerine “aylık 500 TL yardım nafakasının" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.25.TL.bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 5.4.2011 günü oybirliğiyle karar verildi....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davalının tespit edilen gelir durumu nazara alındığında; takdir edilen yardım nafakası miktarı çok olup, TMK.nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki "aylık 400,00 TL yardım nafakasının" ifadesinin çıkartılarak yerine "aylık 300,00 TL yardım nafakasının" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle...

        Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davalının tespit edilen gelir durumu nazara alındığında; takdir edilen yardım nafakası miktarı çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki “aylık 1000 TL yardım nafakasının” ifadesinin çıkartılarak yerine “aylık 700 TL yardım nafakasının" ifadesinın yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 64,80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 14.02.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilerek aylık 400 TL yardım nafakasının davacıya ödenmesi yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak mahkemece tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yardım nafakasına hükmedilmesi doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün ilk paragrafından "yardım" sözcüğünün çıkartılarak yerine "tedbir" sözcüğü yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 26.35 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 06.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iştirak nafakasının süreli olduğu çocuğun reşit olduğu bu nedenle esasa girilmeden hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddi gerektiği, kendisinin aynı hanede bakmakla yükümlü olduğu çocuklarının olduğu, asgari ücretle çalışan bir işçi olduğu, hali hazırda davacının annesine ve erkek kardeşine nafaka ödemeye devam ettiği, davacının annesi ile birlikte lojmanda ikamet ettiği kendisinin çalışabilecek pozisyonda olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı Elif için dava tarihinden itibaren takdir edilen tedbiren aylık 600 TL yardım nafakasının, karar tarihi olan 02/06/2022 tarihinden itibaren 200 TL artırılarak aylık her ay 800 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir....

            Aile Mahkemesi'nin 2019/686 E. sayılı dosyası ile T1 için bağlanan 2.500,00- TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere günün ekonomik koşulları, davacının eğitim durumu, eğitim giderleri, aradan geçen süre, tarafların sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak 4.000 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

            Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Yargılama giderleri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m.326/1). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m. 323/1- ğ)....

            Ancak, davadaki istem; reşit çocuğun üniversitede okuması nedeni ile, babasından nafaka istemine ilişkin olup; niteliği itibariyle yardım nafakası istemine ilişkindir. Mahkemece, yanılgılı değerlendirme ve yanlış nitelendirme sonucu iştirak nafakasının artırılması şeklinde hüküm tesisi doğru değilse de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci bendindeki "Daha önce 150,00 TL olarak takdir edilen iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına" sözlerinin silinerek yerine "Dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" sözlerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.75.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

              UYAP Entegrasyonu