WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK’ nun 195. maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine Kanunda öngörülen önlemleri alır. Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eslerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir ( TMK Md. 186/son ). Somut olayda; davalı koca tarafından ... .......

    Dava; evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine (TMK md 166/1,2) ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazları yerinde değildir. 2- Boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla yoksulluk nafakası talep edebilir (TMK md.175). Yapılan yargılama ve toplanan deliller ile SGK kayıtlarından; davacı kadının çalıştığı, geçimi için düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca kadın yararına Türk Medeni Kanunun'nun 175. maddesi koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. O halde davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir....

    Dava TMK.nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklı olan ve nafakaya muhtaç eşin diğer eşe karşı açtığı tedbir (önlem) nafakası olmasına rağmen yerel mahkemenin davanın TMK.nun 364. maddesi uyarınca açılmış yardım nafakası olarak değerlendirilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca yerel mahkeme gerekçesinde tarafların arasında görülmüş olan ve kadın eşin açtığı boşanma davasının reddedildiğini, davacı tarafından yoksulluk halinin ispat edilemediği ifade edilerek gerekçede çelişki yaratılmıştır. Yani yerel mahkeme davada TMK.nun 197. maddedeki tarafların eş olmalarını ve davacının ayrı yaşamada haklılık halini ve TMK.nun 364. maddesindeki yoksulluk halini gerekçesinde değerlendirerek kargaşa ve çelişki yaratmıştır. Gerekçenin açık net ve anlaşılır olmadığı ve çelişkili olduğu görülmektedir....

    Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) Boşanma davası açılmakla kadın ve çocuklar lehine tedbir nafakası verilmesinin TMK 169. maddesine uygun olması dikkate alınarak davalının, davacıya ve çocuklara tedbir nafakası takdiri ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu, hükme bağlanmıştır....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Davalı baba tarafından açılan boşanma davası nedeniyle annenin ayrı yaşama hakkı bulunduğu, davacı ...'in kısıtlanmasına karar verilerek anne ve babanın velayeti altına alındığı, daha önce açılan nafaka davası sonucunda anneye tedbir nafakası verilmesine, ... hakkında ise vesayet kararı bulunmadığından istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece; boşanma davasının kesinleşmediği, ...'in velayetinin anne ve babada bulunduğu ve adı geçen için önceden nafaka takdir edildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Yardım nafakası, yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan yakına yaşaması için gerekli yardımın teminine yönelik ahlaki ve hukuki bir yükümlülük olup, TMK.'nun 364.vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı ...'...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Önlem Nafakası ve Karşılıklı Boşanma davasında (TMK m.166/1) Davalı/Karşı Davacı/Birleşen Dosya Davalısı taraf; kadının kabul edilen tedbir nafakası davası ile kabul edilen boşanma davası, kusur tespiti ve yargılama giderleri yönünden kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden, Davacı/karşı davalı/Birleşen dosya davacısı taraf hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      Davacı vekili; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekilinin; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Diğer taraftan; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m.364) Eğitimine devam eden ergin birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

      Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ancak, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmak zorundadır. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4). Somut olayda; davacı ile davalının 10.03.2000 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden 07.10.2001 doğumlu.......

        Taraflar arasındaki tedbir nafakası ve boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tedbir nafakası davasının reddine, boşanma davalarının kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadının asıl tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne, erkeğin tüm, kadının sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir....

          O halde, küçük ... ’in bakımı ve eğitimi için TMK. nun 329. ve 330.maddeleri gereğince, hayat koşulları ve tarafların ödeme güçleri de dikkate alınarak uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile isteğin tümden reddi doğru görülmemiştir.Bundan ayrı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve özellikle küçük ... ’un yaşı ve ihtiyaçları dikkate alındığında; takdir edilen nafaka azdır. Mahkemece, TMK. nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak küçük ... için daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir.Öte yandan, müşterek çocukların velayeti davacı anneye ait olup (TMK. md.337/1), küçüğe fiilen bakılması nedeniyle nafaka talebinde bulunulduğuna göre (TMK. md. 329/1); mahiyeti itibariyle istenilen nafaka, iştirak nafakası niteliğindedir....

            UYAP Entegrasyonu