Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerçekten, arazi sahibinin yapılan inşaatın kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen, bu davada olduğu gibi aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir. Yapılan bu saptamalara göre, davalı ve birleştirilen davanın davacısının kal isteminin ancak tazminat ödenmesi koşuluyla hüküm altına alınması gerekeceğinden; davalı-karşı davacıların iyiniyetli oldukları kanıtlanamadığına göre yukarıdaki yönteme uygun şekilde tazminat alacağı hesaplattırılmalı, bu miktar davacılara ödenmek üzere depo edildikten sonra kal talebi hakkında bir karar verilmelidir. Değinilen bu hususun gözardı edilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/03/2022 NUMARASI: 2019/999 Esas - 2022/134 Karar DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2020/34 ESAS SAYILI DOSYASI DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2020/35 ESAS SAYILI DOSYASI DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2020/36 ESAS SAYILI DOSYASI DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 8....

      BK 58.) maddesinde düzenlenen bina ve yapı eseri malikinin sorumluluğu, kusursuz sorumluluk türü olan özen (olağan sebep) sorumluluğudur. 6098 sayılı TBK'nun 69/1. maddesinde "Bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur" denilmektedir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmaktadır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk-bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira, malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir. Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir....

      Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu bakımından bulunması zorunlu unsur olan illiyet bağı yönünden ise, bu bağın kesilmesine yol açacak sebeplerin somut olayda gerçekleşmemiş olması gereklidir. İlliyet bağını kesen sebepler ise; mücbir sebep, zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurudur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, tehlike sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

      Malzeme maliki ve arazi sahibi iyiniyetli ise malzeme sahibine muhik bir tazminat ödenmelidir. Muhik tazminatın tespit ve takdiri ise hakime ait bir görevdir. Olayın özelliğine göre malzemenin dava tarihindeki değeri gözetilerek takdir edilir. Malzeme sahibi kötüniyetli ise arsa sahibi malzemenin kendisi yönünden taşıdığı en az değeri öder.Bu değer inşaat nedeniyle taşınmazda meydana gelen objektif değer artışı oranı olmayacağından burada da olayın özelliğine göre hakimin geniş takdir yetkisi bulunmaktadır (TMK.m.4). Somut uyuşmazlıkta bilirkişi 14.05.2009 tarihli raporunda 1931 sayılı parsel üzerindeki ev, bina ve deponun dava tarihindeki rayiç değerini bulmuş, mahkemece de bu değer hüküm altına alınmıştır. Oysa, yukarıda sözü edildiği üzere iyiniyetli malzeme malikinin tazminat olarak isteyebileceği değer malzemenin dava tarihindeki değeridir. Bu değer asla yapı değerine denk kabul edilemez....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2019 NUMARASI : 2018/428 ESAS, 2019/322 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; yapı malikinin, kiracı tarafından herhangi bir tadilat ve değişim yapılmadığı takdirde meydana gelebilecek zararlardan sorumlu olduğu, bu sorumluluğun bina malikinin kusursuz sorumluluğu kapsamında olduğu, davacı yapı maliki T6 kiracısı olan davalının haksız eylemi sebebiyle oluşan zararlardan sorumlu olacağı, bilirkişi raporunda kusurun yarı yarıya yapı maliki ile davalı arasında paylaştırılması usul ve yasaya uygun bulunarak rapor hükme esas alınmış, davacıların oluşan zararın ancak %50'sini davalıdan talep edebileceği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş olup, zemin ile üzerindeki yapı arasındaki bağlantı verilmiş ve yasal koşulların oluşması halinde, yapı sahibine üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Anılan yasa hükümleri uyarınca, taşınmaz mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin Türk Medeni Kanununun 3. maddesinde hükme bağlanan subjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. İkinci koşul ise, yapı kıymetinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olmasıdır. Bir diğer koşul ise, yapıyı yapanın (malzeme malikinin) taşınmaz malikine uygun bir bedel ödenmesidir....

          Hiç kuşkusuz malzeme maliki koşulları varsa arazi malikinden arsa ve inşaatın mülkiyetinin geçirilmesini isteyebileceği gibi malzeme sebebiyle tazminat talebinde de bulunabilir. Arazi sahibinin yapılan inşaatın kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir. Türk Medeni Kanunu’nun 723.maddesi uyarınca ödenecek olan tazminatın tutarı malzeme malikinin iyiniyetli olup olmamasına göre değişir....

            Hiç kuşkusuz malzeme maliki koşulları varsa arazi malikinden arsa ve inşaatın mülkiyetinin geçirilmesini isteyebileceği gibi malzeme sebebiyle tazminat talebinde de bulunabilir. Arazi sahibinin yapılan inşaatın kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir. Türk Medeni Kanunu’nun 723.maddesi uyarınca ödenecek olan tazminatın tutarı malzeme malikinin iyiniyetli olup olmamasına göre değişir. Üzerine inşaat yaptığı arazinin kendisine ait olmadığını bilmeyen veya bilmesi gerekmeyen kişi kural olarak iyiniyetlidir.Bunun gibi inşaatı arazi sahibinin açık veya örtülü muvafakatı ile yapan malzeme sahibi de iyiniyetli sayılır....

              UYAP Entegrasyonu