Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, yabancı mahkeme ilamının tercümesi ve eklerinden, davalının, mahkemenin adi posta yoluyla gıyabi karar tebliğine, tebligat yönünden itiraz ettiği ve bunun üzerine Lahey Sözleşmesi hükümleri uyarınca hukuki yardım yoluyla 06.08.2007 tarihinde davalıya tebligat yapıldığı ve davalının da mahkemede Av....tarafından temsil edildiği, verilen kararın da ...’de bulunan davalı vekiline ....2007 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış olup, mahkemece bahsi geçen usulüne uygun tebligatlara rağmen yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, ....02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Buna karşın yabancı ülkede açılan ve karara bağlanan aynı tür davalarda verilen yabancı mahkeme kararlarının tenfizine karar verilmesi halinde Türkiye’de açılan davalar ile yabancı ülkede açılan davalarda tamamen zıt sonuçlara ulaşılacak olup, Türk Mahkemelerinin emredici yasal düzenleme sonucu verdikleri çok sayıdaki kararlara tezat teşkil edecek yabancı mahkeme kararlarına Türkiye’de icra kabiliyeti kazandırılması MÖHUK’un 54/1-c maddesinde düzenlenen ve yukarıda özetlendiği üzere Türk kamu düzenine açık aykırılık teşkil edecektir....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, yabancı mahkemece verilen veraset ilamının tanınması ve tenfizi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Türk Hukukunda mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar mirasçıları gösterir. Bunun doğru olmadığı herhangi bir davada ileri sürülebileceği gibi, iptali ve düzeltilmesi de istenilebilir. Yabancı bir mahkemeden alınmış mirasçılık belgesine Türk Hukukunun tanıdığı ve kabul ettiği değerden fazla bir güçte yükletilemez. Mirasçılık belgesinin aksi her zaman ispat edilebileceğine göre de, tanınması yahut tenfizi yoluna gidilemez. (Aynı doğrultuda Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2016/16615 E. Ve 2017/11258 K....

      İstinaf Sebepleri Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; yabancı mahkeme kararından nafaka miktarlarının çok yüksek belirlendiği, erkeğin nafaka miktarlarını ödeyecek maddî durumu olmadığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda nafakanın, yabancı mahkeme kararının kesinleşme tarihi olan 13.02.2018 tarihinden itibaren erkekten tahsiline karar verildiği bu kararın hatalı olduğu, yabancı mahkeme kararı ile hükmedilen nafaka miktarları yönünden açıkça kamu düzenine aykırılık bulunduğu, yabancı mahkeme kararının kısmen tanınmasına ve tenfizine karar verilmesi gerektiği belirtilerek yabancı mahkeme kararının nafaka hükümleri yönünden tanınmasına ve tenfizi karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C....

        Hukuk Dairesi'nin 22 O 425/08 numaralı dosyasından verilen 20/05/2010 tarihli yabancı mahkeme ilamının ve yargılama masraf tespit kararının kesinleştiğini, ileri sürerek, bu kararın ve yargılama masraflarına dair masraf tespit kararlarının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; yabancı mahkeme tarafından müvekkilinin savunma hakkının ihlal edildiğini, yabancı mahkeme kararının usulüne uygun şekilde kesinleşmediğini, bu nedenle kararın tenfiz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....

          Ejder Yılmaz, Ankara 2011, sayfa 268) Ayrıca, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca yabancı mahkeme kararının tenfizi için kararının kesinleşmiş olması dava şartıdır. Somut olayda, kesin hükme konu davada, yabancı mahkeme ilamının usulünce kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve bu kararın Dairemizce onanmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, kesin hükme konu davadaki aynı yabancı mahkeme ilamının diplomatik yolla tebliği işlemi tamamlanarak yeni bir kesinleşme şerhi ile açılan bir dava olduğundan önceki davanın dava şartı (diplomatik yolla tebliği sonucu usulünce kesinleşmiş karar bulunmadığından) yokluğu nedeniyle reddedilmiş olması, bu dava şartının tamamlanılarak açılan davada kesin hüküm oluşturmadığından davanın kesin hüküm nedeniyle reddi doğru olmamış, kararın davacılar yararına bozulması gerekmiştir....

            Dava, yabancı mahkeme ilamının tenfizi talebine ilişkindir. 1- MÖHUK 53. maddesi uyarınca yabancı mahkeme kararının tenfizi için dava tarihinde kesinleşmiş olması şarttır. Sunulan yabancı mahkeme kararında yürürlüğe girdiğine dair şerh mevcuttur....

              Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının davalıya Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edildiğini gösterir belgelerin davacı tarafça dosyaya ibraz edilemediği, tebliğin doğrudan posta yoluyla yapılması halinde yabancı mahkeme kararının kesinleştiğinden söz edilemeyeceği, ayrıca tenfizi istenen kararın ...’nın 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların reddedildiği, bu durum karşısında yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemeleri tarafından verilen kararlarla çeliştiğinden kamu düzenine aykırı bulunduğu, ayrıca yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş bir karardan da söz edilemeyeceği, bununla birlikte yabancı mahkeme kararında, şirket hisselerinin davalıya iadesine karar verilmemesi nedeniyle mükerrer tahsilata neden olunabileceği, tüm bu durumların açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın...

                Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yabancı mahkeme kararının diplomatik yolla tebliği usulünün yerine getirilmediği, postaya verilme tarihinin tebliğ tarihi sayıldığı, tebligatın kamu düzenine aykırı olduğu ve ortada kesinleşmiş karardan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme ilamının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfizine karar verilebilmesi için yabancı mahkeme kararının usulüne uygun olarak kesinleşmiş olması gerekmektedir....

                  DELİLLER VE GEREKÇE: Dava yabancı bir mahkeme kararı ile yabanı bir hakem kararının tenfizine ilişkin olup MÖHUK hükümlerine tabidir. Davacı taraf tenfizini talep ettiği yabancı mahkeme kararı ve hakem kararının onaylı suretini yeminli tercümana yaptırılan çevirisini sunmuştur. Tahkime ilişkin yargılamanın bir carter sözleşmesine konu ve gemide çıkan zarara ilişkin olduğu tenfize konu kararların aslı gibidir onaylı sureti ve kesinleşme şerhli aslının dosyaya sunulduğu, ------ Sözleşmesi gereğince davacı şirket ----şirketi olduğundan ve ----- aramızda mütekabiliyet bulunduğundan davacıdan teminat alınmasına gerek olmadığı, davacı şirketinde sunulan belgelerden lehine yargılama gideri ve temyiz masraflarına hükmedilen --- devraldığı, tenfizi istenen karar ilişkin davanın ------ şirketine karşı açılığı ancak tahkim heyetince bu şirketin davacı tarafça devraldığının kabul edilip 22/01/2019 tarihinde e-posta ile bu durumu bildirdikleri anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu