Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yabancı Mahkeme Kararının (Boşanma) Tenfizi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı anlaşılmakla ise de; yabancı ilamın kesinleştiğini gösteren belgenin mahkemece verilen süreye rağmen sunulmamış olmasına, yabancı ilamda yeralan ilamın verildiği mahkeme katipliğinin 6 Ocak 2005 tarihli beyanının, kesinleşme tarihini göstermediğine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.05.2008...

    İstinaf Yoluna Başvuranlar Davalı kadın vekili, istinaf dilekçesinde; gerekçeli kararda hukuki sebep olarak gösterilen maddelerin tanıma ve tenfiz davasıyla ilgili hükümler olmadığını, yabancı mahkeme kararının davalı kadının yokluğunda verildiğini, nafakanın ödenmemesi halinde davalı kadının hapis cezasına çarptırılmasına karar verildiğini, davalı kadının hapis cezası ile cezalandırılmasına sebep olacak dava konusu boşanma ve nafaka ilamının tanınmasının ve tenfizinin mümkün olmadığını, yabancı mahkemedeki boşanma davasının temyiz talebinin avukatla temsilin zorunlu olmasının kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğini, taraflar arasında daha önce açılan boşanma davasının tenfizi engelleyeceğini belirterek kararın tümü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

      . - 2020/620 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, Amerika Birleşik Devletleri New York Güney Bölge Mahkemesinin 21/11/2011 tarih ve 06 Civ. 5861 (JSR) sayılı kararının kesinleştiğini ileri sürerek bu kararın tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, tenfize konu yabancı mahkeme kararının MÖHUK’un 54. maddesi gereğince tenfizinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

        -KARŞI OY YAZISI- Davacı, Fransız mahkemesince verilen 7.6.1994 tarihli boşanma kararının tanımasına ve tenfizine karar verilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ilişkin Paris Asliye Hukuk Mahkemesi kararının tanınmasına karar verilmiş, kararı davacı temyiz etmiştir Tanınması ve tenfizi talep edilen Paris Asliye Hukuk Mahkemesinin 7.6.1994 tarihli boşanma kararında; tarafların ortak çocuğu 10.9.1987 doğumlu Mathieu Erol’un velayetinin annesine (davacıya) verildiği, bu çocuk için, eğitimine ve bakımına katkı payı olarak davalı (baba)nın, davacıya aylık 6.000 Frank nafaka ödemesinin de hüküm altına alındığı görülmektedir. Başka bir ifade ile, yabancı mahkeme kararı, boşanma hükmü ile beraber, velayeti anneye verilen ortak çocuk için nafaka yükümlülüğünü de ihtiva etmektedir....

          Davalı vekili, 11/01/2011 tarihli yabancı hakem kararının tenfizi isteminin reddini talep ettiğini, mahkemenin görevli olmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerin usulüne uygun olmadığını, hakem kararının Türkçe'ye yapılan tercümesinin yanlış ve hakem kararının kamu düzenine aykırı olduğunu, davanın eksik harç ödenerek açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre,resen incelenmesi gereken red sebeplerinin dava konusu olayda bulunmadığı gerekçesiyle tarafların iptal davasına konu etmedikleri ve İngiliz Hukukuna göre kesinleşmiş olan kararın tenfizine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süreden reddine ilişkin ek kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, temyiz dilekçesinin süreden reddine ilişkin ek kararı temyiz eden davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

            Main Yüksek Eyalet Mahkemesinin 22.12.2009 tarihli 12 U 69/09 sayılı kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme ilamına konu davanın davalı şirketin yerleşim yerinin bulunduğu Yozgat'ta açılması gerektiğinden Türk mahkemelerinin münhasır yetkisi içinde kaldığını, yabancı mahkeme ilamının Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, olayda yabancılık unsurunun bulunmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olmadığını, dolayısıyla ortaklık payının iadesine karar verilemeyeceği gibi bu kararın tenfizine de karar verilemeyeceğini, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının davacı tarafın yabancı mahkemedeki hukuka ve iyi niyet kurallarına aykırı hileli davranışları ile elde edilmiş bir karar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

              Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nın 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların reddedildiği, bu durum karşısında yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemeleri tarafından verilen kararlarla çeliştiğinden kamu düzenine aykırı bulunduğu, ayrıca yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş bir karardan da söz edilemeyeceği, bununla birlikte yabancı mahkeme kararında şirket hisselerinin davalıya iadesine karar verilmemesi nedeniyle mükerrer tahsilata neden olunabileceği, tüm bu durumların açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                Davalı vekili, davacının daha önce İstanbul 3.Asliye Hukuk Mahkemesinde 2004/359 esaslı davayı açtığını ve bu dosyanın derdest olduğunu, tenfizi istenen ilamın zamanaşımına uğradığını, yabancı mahkeme kararlarının aynen tenfizinin istenebileceğini, ayrıca davacının gerçek kişi mi, tüzel kişilik mi olduğunun anlaşılamadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının MÖHK’un 38.maddesindeki şartları taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne, Fransa Lyon 3.İstinaf Mahkemesinin 1999/08168 ve 11.07.2001 tarihli mahkeme kararının aynen tenfizine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 750.00....

                  (Madde 53 - (1) Tenfiz dilekçesine aşağıdaki belgeler eklenir:a) Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi.b) İlâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi.) Davacı dava dilekçesine yabancı mahkeme kararının kesinleşmiş kararının onanmış aslı veya onanmış tercümesini eklemediğinden bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ancak yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMUK’un …436. maddesi hükmünce kararın az yukarıda izah edilen şekilde gerekçesi düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava; nafakaya dair yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 11/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu