WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme tarafından re’sen dikkate alınacak şartlar şunlardır: 1- Hakem kararının konusunu teşkil eden uyuşmazlığın tanıma veya tenfiz istenilen ülkenin hukukuna göre tahkim yoluyla çözümünün mümkün olmaması, 2- Hakem kararının kamu düzenine aykırı olmasıdır....

    GEREKÇE: Dava; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 50 ve izleyen maddelerine dayalı olarak açılmış yabancı mahkeme kararının tenfizi davasıdır. 5718 sayılı MÖHUK’un 50/1. maddesi hükmüne göre, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye’de icra olunabilmesi, yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Anılan Yasa'nın “Dilekçeye Eklenecek Belgeler” başlığını taşıyan 53. maddesinde tenfiz dilekçesine “Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ile ilâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi”nin ekleneceği düzenlenmiştir....

      Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak alınmış ve kesinleşmiş ilamlar hakkında, yetkili mahkemenin tenfiz kararı verebilmesi için 2675 sayılı MÖHUK’nın 38/c maddesi (yeni 5718 SK’nın 54/c maddesi) uyarınca, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması gereklidir. Tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının tarafları, konusu ve sebebi “aynı” olan Türk mahkemelerinden verilmiş bir kararla bağdaşmaması halinin Türk kamu düzenine aykırılık oluşturacağı, hatta buna rağmen kararın tenfizine karar verilmişse bu durumun, HMK’nın 375 maddesi uyarınca bir yargılamanın yenilenmesi nedeni olacağı açıktır. Somut olayda, davalı vekilinin kesin hüküm itirazı üzerine Yozgat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/932 E-2005/44 K sayılı dosyası getirtilmiştir....

      A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, davalı tarafça, tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararının kendilerine Lahey Sözleşmesi hükümlerine uygun olarak Adalet Bakanlığı aracılığıyla tebliğinden sonra hükmü veren yabancı mahkemeye yaptıkları itirazın, anılan mahkeme tarafından kararın kendilerine posta yoluyla daha önceden tebliğ edildiği ve bu tebliğden sonra davacının talebi üzerine diplomatik yoldan yapılan tebliğin davalıya yeni bir hak bahşetmeyeceği gerekçesiyle reddedildiği savunulmuş ve buna ilişkin yabancı mahkeme karar fotokopileri dosyaya ibraz edilmiştir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir....

        İNCELEME VE GEREKÇE Dava, MÖHUK'un 50 ve devamı maddeleri gereğince yabancı mahkeme kararının tenfizi isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davanın açıldığı İstanbul Anadolu 13. Asliye Hukuk Mahkemesince daha önce davanın kabulüne ilişkin verilen hükümler istinaf başvurusu üzerine dairemizce, önce harcın tamamlanması ardından da göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle kaldırılmıştır. Uyuşmazlık, yabancı mahkeme kararının tenfizi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır....

        Davalı vekili, yabancı mahkeme kararının MÖHUK 54/c ve ç maddeleri gereğince savunma hakkının ihlali nedeniyle tenfiz edilemeyeceğini, yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesine uygun bir şekilde davalıya tebliğ edilmesi gerektiğini, davacı tarafın yabancı mahkeme kararının davalı müvekkili şirkete tebliğ edildiğini iddia ettiği tebliğ evrakını dosyaya sunmadığını, yabancı ilamın kesinleşmediğini, ortada usulüne uygun kesinleşmiş bir kararın olmadığını, kamu düzeni kurallarına aykırı olduğunu, illiyet rabıtasından yoksun olduğunu, savunma hakkının kısıtlandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Bu durumda, yabancı kararda yer alan hükmün icra edilmesi ile ortaya çıkacak sonuç hukukun genel prensiplerine, toplumun genel örf adet ve ahlak telakkilerine aykırı düşmedikçe ve anayasanın temel ilkelerine aykırı bulunmadıkça yabancı kararın Türk kamu düzenine aykırılığından söz edilemez. Somut davaya konu yabancı mahkeme kararının tenfizi Türk kamu düzenine aykırılık oluşturmadığından yerel mahkeme kararının bozulması kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun onama gerekçesine katılmıyorum....

            Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın davalıya tebliğine ilişkin belgelerin sunulmadığı, kararın usulünce tebliğ edilmemiş olması halinde kesinleşmeyeceği, kararın kesinleşmemiş olması halinde ise tenfiz isteminde bulunulamayacağı, taraflardan her birinin iddiasını ispata mecbur olduğu, buna göre tenfiz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. Dava konusu tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının tercümesinde kararın davacı vekiline 28/09/2005 tarihinde, davalılar Y. Yozgat İhtiyaç Maddeleri Pazarlama ve Ticaret Anonim Şirketi ile D. U.'a 10/10/2005 tarihinde tebliğ edilip kararın kesinleştiği yazılıdır. Yargılama sırasında mahkemece davacı tarafa kesin süre verilerek dava konusu yabancı mahkeme kararının tebliğine dair belgeleri ibrazı istenmiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından lehlerine 5.521,95 EURO alacağa karar verildiğini, hükmün kesinleştiğini ileri sürerek, yabancı mahkeme ilamının ve masraf tespit kararının tenfizini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yabancı mahkeme kararının ve dava dilekçesinin davalıya ... aracılığıyla tebliğ edildiğine dair tebliğ evraklarının davacı tarafından ibraz edilmediği, bu nedenle kesinleşmiş bir karar söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 6 O .../07 numaralı kararının ve yargılama giderlerine ilişkin masraf tespit kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenilen kararın Türkiye ile ... arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin ......

                Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre tenfizi istenen kararın ve dava dilekçesinin, 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi'nde belirtilen usulde tebliğ edildiğine dair belgelerin dosyaya ibraz edilmediği, bu itibarla kesinleşmiş bir kararın mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenilen kararın Türkiye ile ... arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümleri kapsamında, ... vasıtası ile tebliğ edilmediği, dolayısı ile kararın usulünce kesinleşmediği, kesinleşmeyen yabancı mahkeme kararının tenfizinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Oysa, davaya konu ... ... (İstinaf) Mahkemesi'nin yapmış olduğu yargılamada, davalıyı ...'da bulunan vekili Av. ...'...

                  UYAP Entegrasyonu