Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” hükmünü haiz olduğu, İİK’nın 83/a maddesinde de, aynı Yasa’nın 82. ve 83. maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber olmadığının düzenleme altına alındığı, somut olayda, davacının 5510 sayılı yasa yürürlüğünden sonra hesabına konulan blokenin yukarıda belirtilen yasa maddeleri karşısında yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacının hesabına konulan blokenin fekkine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
GOP Şubesi'ndeki hesabında bulunan 618.220,40 TL üzerine davalı bankanın hukuka aykırı olarak bloke koyduğunu, müvekkili şirketin konkordato talep etmesi sebebiyle konulan blokenin İcra İflas Kanunu hükümlerine aykırı olduğunu, konulan bloke sebebiyle müvekkilinin tasarruf hakkının hukuka aykırı olarak engellendiğini, blokedeki miktarı tahsil amacıyla davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek, itirazının iptaline, takibin devamına, davalının %20'den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacı tarafından açılan ve Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen konkordato talepli davada geçici mühlet ve konkordato kararına karşı yapılan itiraz dilekçesinde de belirtildiği üzere müvekkili banka ile dava dışı MBEF...Ltd....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, 06.06.2003 tarihinde tebliğ edilen kooperatif yönetim kurulunca alınan çıkarma kararının itiraz edilememesi sebebiyle kesinleştiği, blokeyi kimin koydurduğu anlaşılamasa da paranın davalıca iadesi sebebiyle blokenin davalı tarafından konulduğu kanaatinin oluştuğu, çıkarılma tarihine göre Kooperatifler Kanunu'nun 17. maddesi gereğince davalının kooperatiften olan alacaklarının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın kabulüne, blokenin kaldırılarak paranın davacı kooperatife irat kaydına, yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif hesabındaki para üzerine konan blokenin kaldırılması ve bu paranın kooperatife irat kaydedilmesi istemine ilişkindir....
Dava, ... rant sigortasına giriş tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, ... rant sigortasına giriş tarihi olan 23.1.1980 tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun ve 1.10.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini talep ettiği mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde sigorta başalangıcının 15.2.1989 tarihi olduğu ve 1.3.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir....
Yaşlılık aylığına gelince: Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.10.2010 gün ve 2010/10-499E, 2010/532K sayılı kararlarında da açıklandığı üzere; daha önce sigortalı olarak Türkiye'de tescili olmayanların 506 Sayılı Kanunun Geçici 81.maddesinin yürürlük tarihinden sonrasına ve yürürlük tarihinden öncesine ait devreye ilişkin olarak yapacakları borçlanmaların; Geçici 81.madde uygulamasında gözetilmesi gerektiği halde, 01.07.2006-29.06.2007 dönemine ait borçlanma bedelinin yatırıldığı 22.05.2008 tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa’nın 60/A-b maddesi koşulları oluşmadığından bahisle istemin reddi hatalı ise de, davacının 3201 sayılı Yasa’nın 5/3 maddesi gereğince belirlenecek sigorta başlangıç tarihi, primi ödeme gün sayısı ve tahsis talep tarihindeki yaşı dikkate alındığında, 11.03.2009 tahsis talep tarihinde yaşlılık aylığına hak kazanmadığı açıkça belli bulunduğundan, diğer bir deyişle yaşlılık aylığına ilişkin istemin reddi sonucu itibarıyla doğru bulunduğundan bu yanlışlık bozma...
Dosyadaki kayıt ve belgelerden ; 10.4.1950 doğumlu olan davacının, 6.7.2009 tarihinde hizmet birleştirmesi yapmaksızın tahsis talebinde bulunduğu, Kurumca davacıya 1.10.1985 – 9.3.1986 tarih aralığındaki 5 ay 8 gün tarım ... sigortalılığından dolayı borç çıkarıldığı ve borcun ödenmesinden sonra yaşlılık aylığı bağlanacağının bildirildiği, davacının 20.8.2009 tarihinde prim borcunu ödemesinden sonra 15.9.2009 tarihi itibari ile yaşlılık aylığı bağlandığı, davacının 10.3.1986 – 14.7.2009 tarih aralığında toplam 8382 gün 506 sayılı Kanun kapsamında çalışmasının olduğu, 600 gün askerlik borçlanması yaparak, Kurumca tahakkuk ettirilen miktarı 7.7.1991 tarihinde ödediği, buna göre tahsis talebi itibari ile hizmet birleştirmesi yapmaksızın, 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin, B bendinin (e) alt bendi uyarınca yaşlılık aylığına hak kazandığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tüketici kredisi nedeniyle emekli aylığına konulan bloke işleminin kaldırılması istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca dosyanın temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta da Yargıtay 13. Hukuk Dairesince görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin görevsizliğine, dosyanın Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tüketici kredisi nedeniyle emekli aylığına konulan bloke işleminin kaldırılması istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi uyarınca dosyanın temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta da Yargıtay 13. Hukuk Dairesince görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, Dairemizin görevsizliğine, dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle, 14.01.2011 yazılı istek tarihine göre davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının ve 01.02.2011 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığının bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken yaşlılık aylığının başlangıç tarihinin 01.01.2011 olduğuna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının ( 2.) bendinin silinerek yerine'' 01.02.2011 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile birikmiş aylıkların ödenmesi gerektiğinin tespitine" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 18/11/2013 gününde oybirliğiyle ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 06/09/2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekilince duruşmalı, olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir....