Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şirketin avukatı tarafından gönderildiği bu hususun yönetim kurulu kararının sıhhatine etki etmediği, TTK 'nın 390/4 maddesinde karar şeklinde yazılmış önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olmasının kararın geçerlilik şartı olduğunun açıkça düzenlendiği, eldeki uyuşmazlık yönünden önerinin yönetim kurulu kararı alınmadan önce yönetim kurulu üyesi olan ...'...

    TTK’nın bu hükmüne göre çağrısız yönetim kurulu toplantısı yapılması mümkün ise de, önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılması alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Somut davada Davacı--- geçen yönetim kurulu kararlarının alındığı tarihlerde yönetim kurulu üyesi olduğu, kararların onun yokluğunda alınmış olduğu hususu sabit olup davacı --- kurulu toplantı çağrısı yapıldığı davalı tarafça kanıtlanamadığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Yönetim Kurulunun çağrısız yapılması mümkün ise de bu şekilde gerçekleşen yönetim kurulu toplantısının geçerliliği, önerinin yönetim kurulu üyelerine iletilmesi ve katılımlarının sağlanması koşuluna bağlıdır. Bu koşullar somut uyuşmazlıkta yerine getirilmediğinden yoklukla maluldür." belirtmiştir. 6102 Sayılı TTK. 390 Maddesinde;'' (1) Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda ------- çoğunluğu ile alır....

      Dernek üyeliğinden geçici uzaklaştırma veya çıkarmaya ilişkin dernek yönetim kurulu veya onur kurulu kararı henüz kesinleşmediğinden, bunun bir sonucu olarak çıkarmaya ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üyelik ilişkisi devam eder. Dolayısıyla dernek içi denetim yollarının kullanıldığı safhada bu yolları kullanan üyenin, dernek üyeliği devam etmektedir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ile yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacıya, dernek üyeliğinin tespiti konusunda yargı organına başvurma olanağı tanımamak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 36. maddesinde yer alan hak arama hürriyetinin ihlali sonucunu doğurur....

        üyesi olarak anonim şirkete ilişkin tüm idari ve mali haklarını ortadan kaldırmakta olduğundan batıl olduğunu, belirtilen 2 yönetim kurulu üyesi, olmayan bir yönetim kurulu dayanak gösterilerek, suç işlenerek yapılmaya çalışılan ve ... 6....

          Dava dosyasına sunulu bilgi ve belgeler ile tarafların karşılıklı ve birbirine uygun beyanlarının tetkikinden davacıların ... yönetim kutulu üyeliğinden 2010 yılında istifa ettikleri, şirketin esas sözleşmesinde yönetim kurulu üye sayısının 7 olarak belirtildiği, toplantı ve karar nisabı belirtilmediği, şirketin TTK. 315’e uygun olarak genel kurula kadar 5 kişiden oluşan yönetim kurulu ile göreve devam ettiği ve 27/07/.2011 tarihli genel kurulda şirket yönetim kurulu üyelerinin tamamlandığı, bu hususta alınan yönetim kurulunun seçimine ilişkin genel kurul kararına karşı açılan iptal davasının derdest olduğu, yönetim kurulunca huzurdaki davaya konu genel kurulda şirketi temsil etmek üzere ....’nun hazır bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak yönetim kurulu üyelerinin seçimi kararı aleyhine iptal davası açılmış olması, huzurdaki dava yönünden yetkisiz temsil sonucunu doğurmayacağı gibi, ......

            Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin ibra edilmemelerinin, yeniden seçilmelerine engel olmayacağı, bilançonun ertelenmesi ile bağlı olarak değerlendirilmemesi gerektiği, bilanço görüşmelerinin azlık hakkının kullanılması nedeniyle ertelenmesine rağmen, yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin seçilmesi hususunda genel kurul'un karar almasının mümkün olduğu, yönetim kurulu ve denetçilerin seçimi hukuka uygun olduğundan, kendilerine huzur hakkı ödenmesine karar verilmesinin de mümkün bulunduğu, bu nedenle yönetim kurulu'nun 6762 sayılı TTK'nın 334 ve 335 maddelerinde belirtilen rekabet yasağına tabi olmadan hareket etmesine izin verilebileceği, yönetim kurulu üyelerinin rekabet yasağına tabi olmadan hareket etmeleri ile şirketin zarara uğraması arasında illiyet bağı olduğunun da ispatlanamadığı, Ha-zet A.Ş.'...

              İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; dava konusu 28.01.2023 tarihli genel kurul tutanağında 2 nolu madde altında finansal tablo ve bilançoların oylandığını, 3 nolu ayrı bir madde altında da yönetim kurulu üyelerinin ibrasının oylandığını, bu sebeple Yönetim Kurulu üyelerinin oydan yoksun olmadığını, oydan yoksunluk haline ilişkin düzenleme istisnai nitelikte olup istisna hükümlerinin yorum yolu ile kapsamının genişletilmesi mümkün olmadığını, TTK'nın m.436 açık olup; Yönetim Kurulu üyelerinin kendilerine ait paylardan doğan oy hakları ile sınır olduğunu, kendisi ile ilgili kararın alınmasında oy hakkından yoksun ise de diğer yönetim kurulu üyesi ile ilgili oylamaya katılabileceğini ileri sürerek kararın kaldırılarak, kararın iptali kabil bir karar olduğunun kabulü ile muhalefete ilişkin dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                İNCELEME VE GEREKÇE Dava, 14.03.2022 tarihli ... sayılı yönetim kurulu kararlarının yok hükmünde olduğunun tespiti ve ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararı verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Kural olarak anonim şirket yönetim kurulu kararlarına karşı iptal davası açılamaz. Ancak yönetim kurulu karının butlanı ve yok hükmünde olduğunun tespiti davası açılabilir. Davacı, davalı şirket yönetim kurulunun almış olduğu sermaye artırım bedellerinin ödenmesine ilişkin kararların batıl olduğunu, sermaye artırımına ilişkin iradesinin fesada uğratıldığını ileri sürerek, bu yönetim kurulu kararının tedbiren icrasının durdurulmasını talep etmiştir....

                  İNCELEME VE GEREKÇE Dava, 14.03.2022 tarihli 2022/10 sayılı yönetim kurulu kararlarının yok hükmünde olduğunun tespiti ve ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararı verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Kural olarak anonim şirket yönetim kurulu kararlarına karşı iptal davası açılamaz. Ancak yönetim kurulu karının butlanı ve yok hükmünde olduğunun tespiti davası açılabilir. Davacı, davalı şirket yönetim kurulunun almış olduğu sermaye artırım bedellerinin ödenmesine ilişkin kararların batıl olduğunu, sermaye artırımına ilişkin iradesinin fesada uğratıldığını ileri sürerek, bu yönetim kurulu kararının tedbiren icrasının durdurulmasını talep etmiştir....

                  İLK DERECE MAHKEME KARARI : Mahkemece, dava konusu yönetim kurulu toplantısının yönetim kurulu başkanı davacının çağrısı ile yapıldığı tespit edilemediği gibi öncesinde TTK.392/7 maddesi gereğince, davacı yönetim kurulu başkanından yönetim kurulunu toplantıya çağırmasının talep edildiğinin yönetim kurulu üyesi davalılarca da iddia ve ispat olunamadığı, yönetim kurulunu toplantıya çağırmanın başkanın görevi olduğu ve başkanın bulunmadığı zamanlarda başkan vekilinin de yönetim kurulunu toplantıya çağırabileceği, ne var ki davaya konu yönetim kurulu yönünden, davacı yönetim kurulu başkanının, toplantıya çağrıya ilişkin görevini yerine getirmeye engel durumda olduğu davalı tarafça usulünce ispat edilemediği, davacı yönetim kurulu başkanından habersiz davaya konu yönetim kurulu kararının alındığı, bu nedenle davaya konu 06/07/2018 tarihli yönetim kurulu kararının butlanla malul olduğu, davaya konu 06/07/2018 tarihli genel kurul toplantısının ise, yukarıda anılan yönetim kurulu kararına dayanmakta...

                    UYAP Entegrasyonu