Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1- Anataşınmazın korunması, onarımı ve bakımının, bu bağlamda yapının eski haline getirilmesinin Kat Mülkiyeti Kanununun 35. maddesinin (d) bendi uyarınca yöneticinin görevleri arasında olduğu ve yöneticinin bu işi kat maliklerinden toplayacağı avansla yapacağı dikkate alınarak; mahkemece anataşınmazın onaylı mimari projesinde mevcut asansörlerin çalıştırılması için bilirkişi tarafından saptanan yapılması gereken işlemlerin hüküm fıkrasında tek tek belirtilerek, bu işlemlerin maliyetinin davacılar da dahil tüm kat maliklerinden Kanunun 20/B maddesi uyarınca arsa payları oranında avans olarak toplanması, yapım masraflarının fazla olması durumunda ise kalan kısmın da kat maliklerinden alınmak suretiyle yapılacak onarımlar için öncelikle yöneticinin görevlendirilmesi, yöneticinin bu görevleri yerine getirmemesi halinde de davacıların yetkili kılınması gerektiğinin düşünülmemesi, 2- Kabule göre de; Davalılardan ... dava konusu anataşınmazda kat maliki olup, açılan davada pasif husumet...

    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, tek parsel üzerinde bulunan anataşınmazda kat mülkiyetinin kurulu olduğu, sitede kat maliki olan yeni yöneticinin davacı, eski yöneticinin ise davalı olduğu, dava dilekçesinde davalı eski yöneticinin kat maliki olduğunun belirtildiği, davalının savunmalarında ise aksi bir beyanın bulunmadığı, geri çevirme kararı üzerine getirtilen tapu kayıtlarında davalı adına bağımsız bölüm kaydına rastlanılmadığı, sunulan yönetim planının ekindeki imza listesinde ise davalının, D Blok (1) numaralı bağımsız bölüm adına imza attığı ancak tapu kayıtlarına göre bu bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı olmadığı, dosya kapsamından davalının yöneticilik yaptığı dönemde kat maliki olup olmadığının tespit edilemediği, yönetim planında yöneticiye huzur hakkı verilip verilmeyeceğinin genel kurul tarafından belirleneceğinin düzenlendiği, dosya içerisindeki toplantı tutanaklarına göre davalının Aralık 2011-Eylül 2014 tarihleri arasında yöneticilik yaptığı...

      sorumluluğu esasına dayanan alacak istemine ilişkindir.634 sayılı Kanunun 38. maddesine göre yöneticinin kat maliklerine karşı bir vekil gibi sorumlu olduğu dikkate alındığında, ......

        Söz konusu yasal düzenlemelerde açıkça ifade edildiği üzere, anonim şirketlerde yöneticilerin azli veya yetkilerinin sınırlandırması münhasıran genel kurula ait bir yetki olup, şirket ortaklarının dava yoluyla bunu isteyebilmeleri mümkün değildir. Bu durumun tek istisnası yönetim organında boşluk oluşması halinde TMK'nun 427. Maddesi uyarınca yönetim kayyımı atanması halidir. (Nitekim, Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin 15/01/2019 tarih ve ... Es.... Kar. Sayılı ilamı) Somut olayda dava konusu şirketin yönetim organında boşluk bulunmamaktadır. Bu itibarla dava yoluyla yöneticinin azli ve kayyım atanması talep edilemeyeceğinden, davacının hukuki yararının bulunmaması sebebiyle davanın reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Bu durumda, davacıların şirket müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektiren haklı sebeplerin varlığını ispat etmesi gerekmekte olup, mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliler ve itibar olunan bilirkişi raporuna göre davalı şirket müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektirecek haklı sebebin ispat edilemediği anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur....

            Hükmü yer almakta, aynı Kanunun 35.maddesinde de yöneticinin görevleri sayılmaktadır. Yine aynı Kanunun 38. maddesinde yöneticinin sorumluluğuna ilişkin genel kural “Yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur.” şeklinde ortaya konularak 39.maddesinde ise Yöneticinin Hesap verme yükümlülü- ğü düzenlenmekte; 40.maddenin 1.fıkrasında ise Yöneticinin Hakları “Yönetici kaide olarak vekilin haklarına sahiptir.” şeklinde ifade edilmektedir. Bu hükümler göstermektedir ki, ana gayrimenkulün yönetimi için atanan yönetici veya Yönetim Kurulu, vekil statüsündedir. Dolayısıyla, gerek iç ilişkide gerek dış ilişkide vekil gibi sorumlu ve vekilin haklarına sahiptir. (HGK 08.11.2006 gün 2006/12-682 E. 2006/682 K) Davalı yönetim, hasarın gerçekleştiği tarihte sigortalı dairenin bulunduğu sitenin yöneticisidir....

              Ancak şirkette münferiden temsil ve ilzama yetkili iki müdür olması ve diğer müdürün dosyamızda davalı sıfatı da bulunmadığı göz önüne alınarak, davalı müdürün azli halinde dahi şirketin diğer müdür tarafından temsil ve ilzamı mümkün olduğundan, kayyım atanması talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. Yargıtay 11.Hukuk Dairesi' nin yerleşik uygulamasına göre şirket müdürünün azli davalarında husumetin, azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir. Dava azli istenen müdür yanında şirkete de yöneltilmiş ise şirkete yöneltilen davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerekmektedir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 25/06/2018 tarihli 2016/13526 esas, 2018/4741 karar sayılı,2016/12601 esas 2018/4153 karar ve 30/05/2018 tarihli emsal kararları). Açıklanan nedenle, davalı ... Ltd Şti. 'ye karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

                nda kat maliki olduğunu, davalının aynı apartmanda annesine ait bağımsız bölümde ikamet ettiklerini, 01/01/2019- 31/12/2019 tarihleri arasında Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığını, 12/01/2020 tarihinde apartmanın 2019 yılı yıllık olağan toplantısının yapıldığını, söz konusu toplantının gündeminde yıllık faaliyet raporunun okunması ve ibrası bulunduğu halde yöneticinin faaliyet raporunu hazırlamadığını, dolayısıyla toplantıda yıllık faaliyetler hakkında bilgi sahibi olunamadığını, ayrıca yöneticinin toplantıyı terk ettiğini, sonuçta 2019 yılı hesaplarının İBRA edilemediğini, 2019 yılı hesaplarında 2.032,00 TL'nin kat maliklerinden Hasan Tekin'e ödeme makbuz ile ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemenin apartman karar defterine faturalar gider yazılmak suretiyle kayda geçtiğini, ikinci defa Hasan Tekin'e mükerrer ödeme yapıldığını, yönetici T2 görevini kötüye kullandığını, yöneticinin işletme defterine yıl içindeki aidat giderlerinin kanuna uygun olarak kaydetmediğini, yapılan kayıtlar...

                , yöneticinin bunu yerine getirmemesi halinde davacının yetkili kılınması gerektiği düşünülmeden, eski hale getirme işlemini gerçekleştirmek üzere davalıya süre verilmesi ile buna ilişkin masrafların davacı dışındaki kat maliklerinden alınması biçiminde karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir....

                  , yöneticinin bunu yerine getirmemesi halinde davacının yetkili kılınması gerektiği düşünülmeden, eski hale getirme işlemini gerçekleştirmek üzere davalıya süre verilmesi ile buna ilişkin masrafların davacı dışındaki kat maliklerinden alınması biçiminde karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu