Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakalarının ve maddi, manevi tazminatların miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışnıda kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi...

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2023 NUMARASI : 2021/1428 ESAS 2023/141 KARAR DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak Gider Alacağına İlişkin İcra Takibine İtirazın İptali İstemli) KARAR : Afyonkarahisar 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 16/02/2023 tarihli karara karşı, davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından Afyonkarahisar 1. İcra Müdürlüğü 2017/4675 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Diğer istinaf sebeplerinin incelenmesiyle ; dosyaya davalı tarafça delil olarak ibraz edilen belgede ; davacı taraf ile dava dışı Serkan arasında 27.02.2020 tarihinde bir protokol imzalandığı, işbu protokolün ; T3 Ceyhan'ın Garanti Bankası hesabına gönderilen 100.000 tl'nin bakiye kalan 55.000 tl'si Serkan Ceyhan tarafından ödenecektir. T3 Ceyhan'dan kalan bakiye talep edilmeyecektir. Serkan Ceyhan, 55.000 tl bakiyeyi 30 mayıs 2020 tarihinde ödemeyi kabul eder." şeklinde olduğu görülmüştür. Davacı bu protokoldeki imzasına itiraz etmemiş ise de ;dava ve takip konusu paranın davalı hesabına gönderildiği , iade edilen kısım dışındaki bakiyeden,adi ortaklık da kurulmadığından ,sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca davalının sorumluluğunun bulunduğu,bu sebeple bu protokolün davalıyı borçtan kurtarmadığı değerlendirilmekle,davalı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

    Dava, haksız ödenen paranın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı ... isimli çalışanının 1997-2000 yılları arasında zimmet suçunu işleyerek davacı idareyi zarara uğrattığını, müfettiş incelemesi sonucu zimmet suçunun faili dava dışı ...'in eşinin sahibi olduğu davalı şirket adına hiç bir alacak, hakediş ve alış veriş olmamasına rağmen 2.350,00-TL'yi EFT yoluyla gönderdiğini beyan ederek belirtilen miktarın tahsilini istemiştir. Davalı, toptan kırtasiye malzemeleri ticaretini yaptıklarını, gönderilen her paranın fatura bedeli karşılığı olduğunu, ayrıca kaynağının araştırılmasının ticaret hayatında kaos yaratacağını, zilyedin rızası hilafına elinden çıkan parayı iyi niyetle iktisap eden kişiye husumet yöneltilemeyeceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      HUMK'nun 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1090 YTL'yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2-Ortak yerlere elatmanın önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istemli dava yönünden temyiz itirazlarına gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

        HUMK'nun 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1090 YTL'yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2-Ortak yerlere elatmanın önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istemli dava yönünden temyiz itirazlarına gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          Davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. ...-Dava borsada hisse senedi almak amacıyla verildiği ileri sürülen paranın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi rapor ve ek raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükme esas alınan 06.04.2005 tarihli bilirkişi ek raporunda da belirtildiği üzere Emlakbank Harbiye Şubesindeki davacıya ait hesaptan davacıya ....03.1997 tarihinde 200.000 USD'nin nakden ödendiği, bu tutarın TL karşılığının ....108.000.000 TL olduğu aynı gün Erciyes A.Ş. nezdindeki ... hesabına ... teslimatı açıklaması ile ....500.000.000 TL yatırıldığı ifade edilerek çekilen bu paranın ....500.000.000 TL'lik kısmının davacıdan temin edildiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, davacı ...'ın bu bedeli ...'...

            Davacı, davalı ile evli oldukları dönemde ortak olarak yaptırılan 24 dairelik bina için harcanan paranın yarısı olan 104 757,5 DM ın karşılığı olan 53 722 Euronun tahsili için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde 24 dairelik binanın dava tarihindeki değerinin 1 485.403,00 YTL olduğu tespit edilmiş ise de; davacı bina değeri üzerinden değil gönderilen paranın yarısı olan 104 757,5 DM üzerinden talepte bulunmuştur. Mahkemece boşanma ilamında emekliliğe esas olarak bildirilen gelirler üzerinden oranlama yapılarak hüküm kurulmasına karar verilmiş ise de; bu oranlamanın istenen yarı pay değil, paranın tümü olan 209 515 DM üzerinden talep edilen miktarla bağlı kalınarak yapılması gerekirken yazılı şekilde yarı pay üzerinden yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              Davacı, davalı ile evli oldukları dönemde ortak olarak yaptırılan 24 dairelik bina için harcanan paranın yarısı olan 104 757,5 DM ın karşılığı olan 53 722 Euronun tahsili için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde 24 dairelik binanın dava tarihindeki değerinin 1 485.403,00 YTL olduğu tespit edilmiş ise de; davacı bina değeri üzerinden değil gönderilen paranın yarısı olan 104 757,5 DM üzerinden talepte bulunmuştur. Mahkemece boşanma ilamında emekliliğe esas olarak bildirilen gelirler üzerinden oranlama yapılarak hüküm kurulmasına karar verilmiş ise de; bu oranlamanın istenen yarı pay değil, paranın tümü olan 209 515 DM üzerinden talep edilen miktarla bağlı kalınarak yapılması gerekirken yazılı şekilde yarı pay üzerinden yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

                Mahkemece, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı şirketlere ortak olmadığı, yurtdışında mukim ve ayrı bir tüzel kişiliği olan şirkete ortak olduğu, her şirketin tüzel kişiliğinin ayrı bulunduğu, yönetim kurulu üyeleri aynı olsa da tüzel kişiliklerin farklı olması nedeniyle davalı şirketlere husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemlerine ilişkin olup mahkemece, davacının davalı şirketlere ortak olmadığı ve bu nedenle de davalılara husumet yöneltilemeyeceği gerekçesi ile reddedilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu