Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Akdağmadeni Sulh Hukuk Mahkemesinin 08.03.2023 Tarihli ve 2023/140 Esas, 2023/157 Karar Sayılı KararıKoruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanmasına karar verilmesinde önemli olan en seri şekilde karar vermek olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 432 nci maddesi uyarınca zorunlu yatış kararı istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/09/2021 NUMARASI : 2021/480 ESAS 2021/520 KARAR DAVA KONUSU : Tedavi Amaçlı Koruma İstemli KARAR : Taraflar arasında görülen davada Sakarya 1. Aile Mahkemesi ve Sakarya 1....

    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nun 17.09.2015 tarihli raporuna göre 21.04.2012 tarihinde sanığı bulunduğu suça karşı cezai sorumluluğu tam olduğu bildirilen sanık hakkında TCK’nin 57/1. maddesi gereğince koruma ve tedavi amaçlı olarak yüksek güvenlikli sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınması tedbirine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükümde “sanığın TCK’nin 57/1. maddesi gereğince koruma ve tedavi amaçlı olarak yüksek güvenlikli sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınmasına” dair kısmın çıkartılması ve diğer...

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2022 NUMARASI : 2022/23 ESAS 2022/101 KARAR DAVA KONUSU : 4721 SAYILI TMK GEREĞİNCE TEDAVİ AMAÇLI KİŞİSEL KORUMA KARARI KARAR : Erdemli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13/06/2023 tarih ve 2022/23 Esas 2022/101 Karar sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :Müvekkilinin öz kardeşi Mustafa Taş'ın 21/12/2021 tarihinde Erdemli ilçesinde trafik kazası geçirdiğini, trafik kazası sebebiyle Mersin Şehir Hastanesinde beyin kanaması ameliyatı olduğunu, halen Mersin Şehir Hastanesinde T1 Blok 2....

      İSTİNAF TALEBİNDE ÖZETLE;Müvekkilinin aynı mahkemenin 2003/329 sayılı karar ile akıl hastalığı tanısı ile kısıtlandığını ve kendisine kardeşi Vahide Oktan'ı vasi olarak atandığını, mahkemece verilen 2008/282 esas sayılı dosyasında verilen 23.09.2008 tarihli karar ile bu vasinini vasilik görevinin kaldırılarak diğer kız kardeşi olan T1 vasi olarak atandığını, müvekkilinin iyileştiği gerekçesiyle aynı mahkemenin 2010/278 esas nolu dava dosyasında vesayetin kaldırılmasını talep etmesine istinaden herhangi bir doktor raporu alınmadan önceki rapor ile yetinilmek suretiyle bu talebinin mahkeme tarafından reddedildiğini, aynı mahkemenin 2011/483 Esas nolu dava dosyasında verilen karar ile müvekkilinin 4721 sayılı TMK gereğince tedavi amaçlı kişisel koruma kararı gereken faydayı sağlaması nedeniyle kaldırıldığını, 2008/282 Esas nolu dava dosyasında 04.03.2015 tarihinde verilen karar ile vasi T1n vasilik görevinin 2 yıl süre ile uzatıldığını, yine aynı dosyada verilen 15.04.2015 tarihli ek karar...

      "İçtihat Metni" Silahla tehdit suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda şüphelinin 5237 sayılı TCY.nın 32/1. maddesi kapsamında akıl hastası olması nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair Ordu Cumhuriyet Başsavcılığının 23.05.2007 tarih 2006/ 2766 esas, 2007/ 1647 sayılı kararını müteakip adı geçen hakkında 5237 sayılı TCY.nın 57. maddesi gereğince güvenlik tedbiri uygulanması talebi üzerine, koruma ve tedavi amaçlı olarak yüksek güvenlikli sağlık kurumlarından birisinde koruma ve tedavi altına alınmasına dair Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 01/06/2007 tarih ve 2007/ 346 değişik iş sayılı karara karşı Adalet Bakanlığınca 17.02.2012 gün ve 2012/2687/10192 sayılı yazısı ile yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.03.2012 gün ve 2012/59516 sayılı istem yazısı ile dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi: İstem yazısında ''dosya kapsamına göre, şüpheli hakkında soruşturma evresinde Prof. Dr....

        (Ömer Uğur Gençcan Vesayet Hukuku Ank.2009., Sh. 609-610-619 vasi için hesap verme borcu yönünden tanınan bu zananaşımının başlangıcı yönünden değerlerdirmenin kendisinin yaptığı harcamalar sebebiyle de V.V.M.T.md.31.f.I. gereğince kesin hesabının verilmesine ilişkin raporunun vesayet makamına vermesinden sonra başlayacağı açıktır.Vesayeti sona ermesi koşullarının başında ölüm ve benzeri durumun gerçekleşmiş olması gerekir.Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu andan başlar ve ölümle sona erer. (TMK. md.28 f.I) Vesayet altında bulunan kısıtlının ölümüyle vesayet kendiliğinden sona erer. Vesayet altındaki kişinin ölümü ile sonlandığı anlaşılırsa vesayet makamı tarafından 4721 sayılı TMK.'nun md.489-491 hükümleri uyarınca işlem yapılır. Vasilik görevinin kendiliğinden sona ermesi hali ile vaseyetin sona ermesinin sonuçları doğacaktır. (TMK.489- 494 md.) Vesayet altındaki kişinin ölümü ile vasi; yönetimle ilgili son raporu ve kesin hesabı vermekle yükümlüdür. (TMK.489 md.)...

          Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, küçükler hakkında 5395 sayılı yasa kapsamında koruma tedbiri kararı verilmesi istemine ilişkindir. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Yasasının 5. maddesi hükmü "Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma konularında alınacak tedbirlerdir."...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada Gaziantep 1. Sulh Hukuk ve Osmaniye 1.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4721 sayılı TMK'nın 432.maddesine dayalı tedavi ettirilmesi istemine ilişkindir. Gaziantep 1....

              Bakırköy 3.Sulh Huukk Mahkemesi ise kısıtlıya Çifteler Sulh Hukuk Mahkemesince vasi atandığı böylece vesayet makamı olan Çifteler Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından yerleşim yerinin değiştirildiğine dair bir karar verilmediği, nüfus kaydında yerleşim yeri adresi olarak görülen adresin kısıtlının tedavi gördüğü hastanenin adresi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Vesayet kararı verilmekle kısıtlının yerleşim yeri artık karar veren vesayet makamının bulunduğu yer olur (TMK 21/2) vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. (TMK 412/1) Kısıtlının yerleşim yerinin değiştirildiğine ilişkin vesayet makamının herhangi bir izni bulunmamaktadır. Böyle bir izin alınmaksızın kısıtlının vesayet makamının bağlı bulunduğu yer dışına gitmiş olması veya başka bir yerde oturuyor olması o yeri yetkili kılmaz....

                UYAP Entegrasyonu