Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza mahkemesi tarafından talebin esas davaya bakacak mahkemece değerlendirilmesi zorunlu görüldüğünden reddine karar verilmesi sonucu,Cumhuriyet savcılığının itirazı üzerine yapılan incelemede, Müsadere talebi üzerine 5271 sayılı CMK’nun 257. maddesi uyarınca duruşma açılarak bir karar verilmesi gerektiğinden ve evrak üzerinde karar verilmesi yasa yolunu değiştiremeyeceğinden dava konusu aracın bilinen değeri itibariyle de hükmün temyizi kabil olup, Cumhuriyet savcısının 30.07.2009 tarihli dilekçesi temyiz niteliğinde görülerek, Müsadereye konu eşyalar hakkında 5271 sayılı CMK’nun 257. maddesi uyarınca duruşma açılarak ilgili kişi veya kişiler çağrılıp dinlendikten sonra bir karar verilmesi gerektiği,gözetilmeden yazılı şekilde duruşma açılmadan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken...

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, 1-Davacının tazminat talebine ilişkin olarak maliye hazinesine dava dilekçesi tebliğ edilerek, 5271 sayılı CMK'nın 142/7. maddesi gereğince duruşma açıldıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken davanın tensiben reddine karar verilmesi, 2- Dosya içeriğine göre, dava açtığı tarihte başka suçtan hükümlü olarak cezaevinde bulunan davacının almış olduğu hapis cezasının süresi dikkate alınarak kendisine vasi atanmış olup olmadığı araştırılarak, varsa vasisinin dava açma hususunda izin alması için kendisine süre verilmesi, izin alınmaması halinde dava açma ehliyeti bulunmayan davacının tazminat talebine ilişkin dava dilekçesinin reddine karar verilmesi...

      ...yönünden şikayet hakkının kullanılması nedeniyle adı geçen sanık hakkında atılı suçtan dolayı olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, 2- Sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken şikayet hakkının düşünülmesine karar verilmesi, İsabetsiz olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmen istem gibi BOZULMASINA, 09.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Müştekinin sanık hakkında aynı eylem sebebiyle daha evvel şikayette bulunması ve şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 223/7. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi, CMK'nun 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi yerine şikayet hakkının düşürülmesi kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hükmün 1. Fıkrası çıkarılarak yerine “CMK'nın 223/7....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davada Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ve Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın malvarlığı haklarına ilişkin olup diğer yandan daha önce verilen veraset belgesinin iptali de talep edildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın konusunun yeni bir mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            alınması için istinabe masrafının yatırılmamasının delil göstermekten vazgeçtiği anlamına gelmeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi, Kabule göre de, İİK'nun 354. maddesi sadece şikayete bağlı suçlarda müştekinin şikayetinden feragati veya borcun itfa edildiğinin sabit olması halinde davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi; İsabetsiz olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 26.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

              O halde, mahkemece davacıya harcın tamamlanması için Harçlar Kanununun 30. maddesine göre süre verilmesi, harcın tamamlanması halinde, gider avansını yatırması için Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115/2. maddesine göre süre verilmesi, harç ve gider avansının yatırılması halinde yargılamaya devam edilmesi ve delillerin değerlendirilip hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi, harcın yatırılmaması halinde ise davanın açılmamış sayılmasına, gider avansının yatırılmaması halinde ise, davanın "dava şartı yokluğundan" usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.09.2018(Salı)...

                Mahallesinde kain 22402 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümdeki 1/2 paya 3561 sayılı Kanun gereğince ... ... kayyım atandığına göre talep de kayyım tarafından yapıldığına göre, istek çerçevesince kayyıma yetki ve izin verilmesi gerekip gerekmediği değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı nitelendirme ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Anılan fıkra gereğince vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarruflara 1 ay içinde itiraz edilmediği takdirde lehine tasarrufta bulunulan kimseye atanmış mirasçılık belgesi verilmesi gerekmektedir. O halde davacının yasal mirasçılık belgesi ile birlikte vasiyetname ile tasarruf edilen mallar açısından da mirasçılık belgesi verilmesi gerekirken, salt yasal mirasçılık belgesi verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 30.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    iadesine karar verilebileceği cihetle; hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyetin doğal sonucu olarak yasaklanan haklarının geri verilmesi talebinde bulunan hükümlünün hukuki durumunun 5352 sayılı Kanunun 13/A maddesinde belirtilen şartlar ışığında değerlendirilerek karar verilmesi, gerekirken hatalı gerekçeyle red kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlünün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu