GEREKÇE : Dava; velayetin değiştirilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Velayet düzenlenmesinde en önemli ölçüt, velayeti düzenlenen çocuğun üstün yararıdır....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, velayet hakkına sahip olunan çocuğun soyadının TMK.'nun 27. maddesi uyarınca haklı sebep ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın aile hukukundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararaı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın nüfus davası niteliğinde olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir....
, bu nedenle annede bulunan müşterek çocuğun dışlanarak davacıya gönderildiğini ve velayeti annede bulunan çocuğun bakımını davacının üstlenmesi hasebiyle mahkememizin ilgili kararı ile velayeti anneye verilen çocuğun velayetinin iptali ile çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesinin talep edildiğinin görüldüğü anlaşılmıştır....
Açıklanan nedenlerle küçüğün velâyetinin davacı babaya verilmesi halinde yaşı ve alışageldiği ortamdan koparılmasının onun bedeni, ruhi ve ahlaki gelişimine olumsuz etki yapacağı, sürdürdüğü tüm yaşamının değişeceği anlaşılmakta olup küçüğün bakımını ve sorumluluğunu taşıyabilecek yeterliliğe sahip olduğu yönünde güven telkin etmeyen davacı baba yerine küçüğün üstün yararı için kendisini evlat edinmek isteyen müdahil aile yanında kalmasının çok daha uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Hukuk Genel Kurulunca yapılan görüşmeler sırasında davacının küçük Deniz’in biyolojik babası olduğu, asıl olanın velayet olduğu, küçüğün biyolojik babasının velayeti altında kalmasının onun daha yararına olduğu, bu nedenle direnme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir....
Velayetin nihai amacı, henüz erginliğe ulaşmamış küçüğün, ileride bir yetişkin olarak gelecekteki hayata hazırlanmasını sağlamaktadır (AKYÜZ, Emine Çocuk Hukuku Çocuk Haklarının Korunması, 2012 s.220). 4721 sayılı Kanun'un velayet hakkına ilişkin 335 maddesinde, ergin olmayan çocuğun ana ve babasının velayeti altında olduğu, yasal sebep olmadıkça velayetin ana ve babadan alınamayacağı belirtilmek suretiyle evlilik ilişkisi süresince velayet hakkının ve bu kapsamdaki yetkilerin ortak kullanımına işaret edilmiş; 336. maddesinde evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın velayeti birlikte kullanacağı, ortak hayata son verilmesi veya ayrılık hâlinde hâkimin velayeti eşlerden birine verebileceği, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde velayetin sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olduğu hüküm altına alınmış, velayet hakkı ve içerdiği yetkilerin kullanımı noktasında da eşlerin eşitliği prensibi yansıtılmaya çalışılmıştır....
Sulh Hukuk Mahkemesince, vesayet altına alınması istenen küçüğün babasının velayeti altında olması nedeniyle vesayet kararı için öncelikle velayetin kaldırılmasının gerektiği, bu görevinde Aile Mahkemesinin görevi içinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın vesayete ilişkin olup çekişmesiz yargı işinden sayıldığını belirterek, görevsizlik yönünde karar vermiştir. Dosya, ... Adliyesinin kapatılması nedeniyle tevdi edildiği ... Sulh Hukuk Mahkemesince yargı yeri belirlenmesi için Yargıtay'a gönderilmiştir. Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır( TMK 409. m.). Somut olayda, vesayeti istenilen çocuk, halihazırda babası olan ...'ın velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar(TMK.348.m.), Aile Mahkemesinin görevine girmektedir....
Sulh Hukuk Mahkemesince, vesayet altına alınması istenen küçüğün babasının velayeti altında olması nedeniyle vesayet kararı için öncelikle velayetin kaldırılmasının gerektiği, bu görevinde Aile Mahkemesinin görevi içinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın vesayete ilişkin olup çekişmesiz yargı işinden sayıldığını belirterek, görevsizlik yönünde karar vermiştir. Dosya, ... Adliyesinin kapatılması nedeniyle tevdi edildiği ... Sulh Hukuk Mahkemesince yargı yeri belirlenmesi için Yargıtay'a gönderilmiştir. Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır( TMK 409. m.). Somut olayda, vesayeti istenilen çocuk, halihazırda babası olan ...'ın velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar(TMK.348.m.), Aile Mahkemesinin görevine girmektedir....
Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin bekarlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukları kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. Somut olayda, velâyet hakkına sahip davacı-karşı davalı anne, çocuğun soyadının kendisinin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun isteği olduğunu, okulda ve resmi kurumlarda zorluklar yaşadığını ileri sürmüştür....
Buna göre velayet ve kişisel ilişkinin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin ve kişisel ilişkinin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet ve kişisel ilişkiye ilişkin kararlar kesin hüküm oluşturmaz. Şartların değişmesi halinde her zaman velayetin değiştirilmesi yeniden dava edilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Nedeni ile Velayeti Annede olan Küçüğün Adının Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün İhbar olunan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....