Hayrabolu Sulh Hukuk Mahkemesince, nüfus kayıtlarına göre, küçüğün, annesinin velayeti altında bulunduğu, velayetin kaldırılması davası açıldıktan sonra davacının veli olarak atanması gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Hayrabolu Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince ise vesayet davasına bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait oduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 337. maddesinin birinci fıkrası, “Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir.” Aynı maddenin 2. fıkrası “Ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa hâkim, çocuğun menfaatine göre, vasi atar veya velayeti babaya verir.” hükmünü içermektedir. Dosya kapsamından, davacının, evlilik dışı birlikteliğinden doğan kızı küçük İdilnur Yıldırım'ın özrü nedeni ile kendisinin vasi tayin edilmesi istemiyle dava açtığı, küçüğün annesinin hayatta olduğu ve velayet hakkının da annede bulunduğu anlaşılmaktadır....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karar yerinde, velayetin değiştirilmesi yerine velayetin kaldırılması cümlesinin kullanılması maddi hatadan kaynaklanmakta olup, mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına ve davalının bu davanın açılmasına sebebiyet verdiğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.10.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçük Burak 2010 doğumlu olup, velayeti anne ve babasının boşanması sonucu anneye verilmiştir. Davacı amca velayetin davalı anneden kaldırılması, çocuklara vasi atanması talebi ile dava açmıştır. Davada, velayet sahibi anne ile çocuk arasında menfaat çatışması vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçük...'ın velayeti anne ve babasının boşanması sonucu babaya verilmiştir. Davacı babaanne velayetin davalı babadan kaldırılması, vasi atanması talebi ile dava açmıştır. Davada, velayet sahibi davalı baba ve ilgili kişi ile çocuk arasında menfaat çatışması vardır....
DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması - Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından her iki dava yönünden; davalı-davacı tarafından ise tedbiren velayet isteminin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, davacı-davalı tarafından açılan kişisel ilişkinin kaldırılması ve davalı-davacı tarafından karşı dava olarak açılan velayetin değiştirilmesi davasıdır. Mahkemece, ön inceleme duruşmasında yapılması gereken işlemler olan dava şartları ve ilk itirazlar incelenmeden, uyuşmazlıklar tespit edilip, taraflara delillerini göstermeleri için süre verilmeden (HMK m. 140) karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2022 NUMARASI : 2021/633 2022/314 DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; T5 kurum korumasında bulunduğunu, küçüğün annesinin vefat ettiği, babasının ise küçüğü kuruma bıraktığını, davalının çocuğa karşı yükümlülüklerini yerine getiremediğini, bu nedenle davalının velayet hakkının kaldırılması ile küçüğe vasi atanmasını, küçüğe annesinin vefatı sebebiyle bağlanılan ölüm aylıklarının davalı tarafından tahsil edilmemesi için dava süresince tedbir konulmasını talep ettiği görülmüştür....
Dava, velayetin kaldırılması talebine ilişkindir.(4721 sayılı TMK'nun 348 vd. m.leri) 4721 sayılı TMK'nun 348. m.sine göre, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi yahut kalıdırılması nedenleridir. Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı, çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s. 117- 137)....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, velayetin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Velayet davaları kamu düzenine ilişkin olup, velayet düzenlemesiyle alakalı olan herkes tarafından açılabilir. Açılmış olan davaya katılabilir, usulünce verilmiş müdahillik kararı bulunmasa dahi o karara itiraz edebilir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/19224E. 2015/21912 K.sayılı, 19.11.2015 tarihli kararı Buna göre dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı dede tarafından anneye karşı açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kesinleşen boşanma kararı ile birlikte velayetleri anneye verilen ortak çocukların velayetinin değiştirilerek babaya verilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması isteğine ilişkindir (TMK m.183, 349). Velayetin düzenlenmesinde ana ve babalık duygularının tatmini gözetilmekle birlikte, asıl olan çocuğun üstün yararıdır (TMK m. 339). Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....
Urla Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2018/68 Esas, 2018/59 Karar sayılı ilamıyla TMK'nın 166/3. maddesi kapsamında 02/02/2018 tarihinde boşandıkları, 31/07/2013 doğumlu ortak çocukları Rüzgar'ın velayetinin davalı anneye verildiği, baba ile haftanın 4 günü olacak şekilde kişisel ilişki kurulduğu anlaşılmaktadır. 1- Velayetin değiştirilmesi davası, velayet kendisinde bulunan veya velayet kendisine verilen verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayet sahibi anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır....