Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı erkek vekili tarafından, velayetlerin değiştirilerek anneye verilmesinin hatalı olduğu ve dava tarihinden geçerli olacak şekilde iştirak nafakasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu takdir edilen nafaka miktarlarının fazla olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla; her ne kadar yerel mahkemece, velayetleri değiştirilerek müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesine karar verilmiş ise de; velayet yönünden eksik inceleme ile karar verildiği, idrak çağındaki müşterek çocukların uzman pedagog eşliğinde mahkeme huzurunda velayete ilişkin beyanlarının alınması gerektiği halde, bu hususlara riayet edilmediği, kararın bu yönü ile usul ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca velayet değişikliği sonrasında, çocukların fiilen anneye teslim edildikleri tarih itibari ile tedbir nafakasına, velayet kararının kesinleşme tarihinden itibaren ise, iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken, müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakası başlangıcının, dava tarihi...

Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....

Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinde velayetin değiştirilmesi ve nafakanın kaldırılması talepli dava açtığını, 2020/347 Es sayılı bu dosyada mahkemenin müşterek çocuğun velayetini davalıya verilmesine, 750 TL iştirak nafakasının kaldırılmasına hükmettiğini, davalının Kastamonu ilinde ikamet ettiğini, ancak müşterek çocuk Efsa Sıla Aydın'ın velayeti davalıda olmasına rağmen uzun süredir kendisi ile yaşadığını, müşterek çocuğun şu anda Sinop Anadolu Lisesi'nde öğrenimine devam ettiğini, çocuğun tüm bakım ve ihtiyaçlarının, okul masraflarının bu zamana kadar tarafınca karşılandığını, davalının velayete dayanarak çocuğu alma talebinde bulunduğunu, velayetin getirdiği yükümlülüklere aykırı davrandığını, çocuğun kendisinin de kendisi ile yaşamayı ve velayetinin kendisine verilmesini istediğini, açıklanan nedenlerle müşterek çocuk Efsa Sıla Aydın'ın velayet hakkının çocuğun üstün yararı gereği davalıdan alınarak tarafına verilmesine, davalının müşterek çocuk için 1.000,00 TL iştirak nafakası ödemesine...

Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....

Somut uyuşmazlıkta; boşanma sonucunda ortak çocukların velayetlerinin davalı anneye verildiği ve halen velayetin davalı annede bulunduğu, müşterek çocukların dava tarihinden önceden beri ve halen davacı babanın yanında bulundukları sabittir. İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır....

Hükme karşı davacı karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 30/10/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin müşterek çocuk Ayşe Duru ilgili kararına bir diyeceklerinin bulunmadığını ancak 2011 doğumlu Derin Dua yönünden verilen kararın doğru olmadığını ,davalı-karşı davacının mahkemeyi velayet hususunda yanılttığını, çocuğun okulunu çok sevdiğini ,değiştirmeye hazır olmadığını, her ne kadar velayet annede ise son iki yıldır babası ile birlikte yaşadığını ,davalı-karşı davacının çocuğu baba ile görüştürmediğini bu konuda icra dosyalarının bulunduğunu bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin Derin Dua'nın velayetine ilişkin kararının kaldırılarak velayetin davacı-karşı davalıya verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, Velayetin Değiştirilmesi,karşı dava katılım nafakası istemine ilişkindir....

Anılan kararın velayet yönünden de istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince ortak velayete karar verilmesinin hatalı olduğuna ve velayetin babaya verilmesine karar verilmiştir. Velayet ve kişisel ilişki düzenlenirken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "Üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b) dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Velayet düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir....

    Velayet, aynı zamanda ana babanın velayeti altındaki çocukların kişiliklerine ve mallarına ilişkin hakları, ödevleri, yetkileri ve yükümlülükleri de içerir. Ana ve babanın çocukların kişiliklerine ilişkin hak ve ödevleri, özellikle çocuklara bakmak, onları görüp gözetmek, geçimlerini sağlamak, yetiştirilmelerini ve eğitimlerini gerçekleştirmektir. Velayet sahibinin; sağlayacağı eğitim ile çocuğu istenilen ölçüde dürüst, kötü alışkanlıklardan uzak, iyi ahlâk sahibi, çalışkan ve bilgili bir insan olarak yetiştirmek hak ve yükümlülüğü bulunmaktadır. Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz....

    Davacının velayete yönelik istinaf incelemesinde; davacı dava dilekçesinde ayrıca velayetin değiştirilmesini talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikte yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar, Davacının velayetin değiştirilmesi talebi için ayrıca harç alınmamıştır....

    Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....

    UYAP Entegrasyonu