Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; ortak çocuk ...'nin velayeti ile vekalet ücreti yönünden, davacı-karşı davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla ortak çocuk ... yararına hükmolunan tedbir nafakası ile velayetin hükümle birlikte tedbiren verilmemesi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26/11/2019 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    Sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, bu kararın 06.04.2019 tarihinde kesinleştiği, ortak çocuk Miran Asaf'ın boşanma kararının kesinleşmesinden sonra 16.05.2019 tarihinde doğduğu, velayetin askıda olduğu, mahkemece çocuğun yaşı ve babanın velayet talebinin olmaması dikkate alınarak velayet hakkının davacı anneye verildiği, anlaşmalı boşanma davasında tarafların karşılıklı olarak tedbir ve yoksulluk nafakası talebi olmadığını bildirdiklerinden kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiği, ancak anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan ve feri nitelikte bulunmayan yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesine rağmen davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı erkeğin vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, Ortak çocuğun yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4) dikkate alındığında hükmedilen 500,00 TL iştirak nafakası miktarının fazla olduğu...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/354 KARAR NO : 2023/361 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ULUKIŞLA ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2022 NUMARASI : 2022/173 ESAS, 2022/344 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının evlilik dışı birlikteliğinden müşterek çocuk T2 28/06/2013 tarihinde dünyaya geldiğini, müşterek çocuğun velayeti müvekkilinde olduğu, davalı ile müşterek çocuğun velayet bağı davalının nüfus memurluğuna başvurusu sonrası tanıma yoluyla kurulduğunu, davalı baba müşterek çocuğun maddi ve manevi olarak hiçbir...

    Mahkemece; "Dava; anlaşmalı boşanma sonrasında açılan iştirak nafakası istemine ilişkindir. TMK'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf,ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür.Diğer taraftan,iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Tarafların nafakaya ilişkin yaptıkları anlaşma hukuki niteliği itibariyle MK. hükümlerinden kaynaklanmakta ise de; genel sözleşme hükümlerine tabiidir. Böylece, kanunun emredici nitelikte kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı saymadığı hususlarda taraflar serbest iradeleri ile sözleşme yapabileceklerdir. (BK.19 md.) (TBK.26 md.)...

    Yukarıda belirtilen genel ilkeler dikkate alındığında velayet ve kişisel ilişki hususlarında karar sonrasında ortaya çıkan gelişmelerin de dikkate alınması zorunludur. Bu kapsamda mahkemece bildirilen soruşturma evrakının getirtilmesi,gerekirse sonucunun beklenmesi,gerekirse oluşturalacak uzman heyetinden rapor alınması,rapor sonucuna göre gerekli görüldüğü takdirde küçüğün irade ve tercihinin bizzat tespiti,sonrasında velayet-kişisel ilişki-bu çocuğa yönelik iştirak nafakası talepleri ile ilgili karar verilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varılmış,aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; nafakalar ve tazminatların miktarları yönünden, davalı erkek tarafından ise; velayet, kusur belirlemesi, tazminatlar, iştirak nafakası ile yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına 04/07/1998 doğumlu ortak çocuk Betül'ün temyiz inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece 2003 doğumlu ortak çocuk Süleyman'ın velayeti davacı anneye verilmiş, tarafların temyiz aşamasında sundukları 21/09/2017 tarihli protokolde "Velayetin tevdi hakkında dava açılması halinde kadın tarafından bu talebin...

      Ancak velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılması, mali gücü varsa söz konusu olur. Davalı-karşı davacı kadının dosyadaki delillere göre ev hanımı olduğu ve kendisine yoksulluk nafakası hükmedildiği anlaşılmaktadır. Kendisi yoksul olan kişiden ortak çocuk için tedbir ve iştirak nafakası alınamayacağı hususu gözetilmeden davalı-karşı davacı kadının velayeti babaya bırakılan ortak çocuk için tedbir ve iştirak nafakası ile sorumlu tutulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4....

        Katılım nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.Ancak, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Tarafların Denizli 3....

        Bu süreler içinde tarafların adı geçen müşterek çocuğunun velayet kendisine verilen taraftan alınarak velayet kendisine verilmeyen tarafa TESLİMİNE."karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası olmadığı taktirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkin olup terditli açılmış davadır....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, velayet, çocuk lehine hükmedilen tedbir/iştirak nafakası yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince; karşılıklı açılmış boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye, çocuk lehine aylık 250 TL tedbir-iştirak, kadın lehine 5.000 TL maddi-5.000 TL manevi tazminata ve aylık 150 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, velayet, nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2....

          UYAP Entegrasyonu