Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ünüversitesinden alınan raporlara göre davalı tarafından yapılan müdahalede, davacının iddiasını ispata yetecek ve davalı tarafın sorumluluğunu gerektirecek bilgi elde edilemediğinden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Bir davada dayanılan maddi olguları hukuksal açıdan nitelendirmek ve uygulanacak yasa hükümlerini bulmak ve uygulamak HUMK'nın 76.maddesi gereği doğrudan hakimin görevidir. Davacılar,ameliyat edilen murislerine yanlış kan verilmesi sonucu vefat ettiğinden bahisle maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır (BK m. 386-390). Vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....

    KARAR Davacı, 15.11.2007 tarihinde davalılara ait hastanede davalı doktor ... tarafından sezaryanla doğum yaptırıldığını ve 17.11.2007 tarihinde taburcu olduğunu, loğusalık dönemi sona erdikten sonra kanamaları devam ettiğinden başkaca hastanelerde muayene olduğunu ve söz konusu kanamaların doğum esnasında yapılan hata sonucu yırtılma ve delinmeden kaynaklandığını, bunun da tedavi ya da ameliyat yolu ile düzelemeyeceğini, ayrıca bundan sonraki doğumlarında da hayati riske neden olacağını, kanamaların ancak rahminin alınması halinde kesileceğini öğrendiğini, ayda 20-25 gün kanaması olduğunu ve bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ileri sürerek hatalı doğum nedeni ile uğradığı cismani zarar nedeni ile 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemişlerdir....

      İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar vekili davacılardan ...'in 27/03/2017 tarihinde down sendromlu olarak dünyaya gelmesinde davacı anne ...' in gebelik takibini yapan ve davalının sigortalısı durumunda bulunan dava dışı Dr....'...

        Eş deyişle davadaki iddia ve istek, davalı hastane ve onun personelinin, vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranışına dayandırılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davacı ameliyatının hatalı yapıldığını ve ameliyat sırasında her iki dizinin de patellar tendonlarının kesildiğini, ameliyat sonrası bir süre hastanede davalı doktor gözetiminde tedavi gördüğü halde durumunun tespit edilemediğini, bu nedenle dizinde hareket kaybı oluştuğunu iddia etmekte ve bu doğrultuda almış olduğu Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin 23.03.2009 tarihli yazısı, ... il ... Müdürlüğü'nün 11.08.2009 tarihli raporu ve ... Tabip Odası'nın 28.09.2010 tarihli kararı ile bu kararı onayan TTB Yüksek Onur Kurulu'nun kararını dosyaya sunmaktadır. Mahkemece verilen ilk kararda Adli tıp 2....

          Davacının, diş tedavisi sırasında oluşan kanama nedeni ile tükürük bezlerinin de işlevini yitirdiğini bu nedenle maddi ve manevi kayba uğradığı gerekçesi ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Bu noktada yukarıda açıklanan olgulara göre eldeki davada, davalı tarafça yapılan teşhis ve tedavinin tıbbın gereklerine uygun yapılıp yapılmadığı ile, olayda doktor hatası olup olmadığının tesbiti gerekmektedir. Eş deyişle davadaki iddia ve istek, davalı hastane ve onun personelinin, vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranışına dayandırılmıştır. (BK.Md.386, 390-TBK 502-506 md) Vekil, vekalet görevine konu işi görürken, yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değilse de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur. Vekil, işçi gibi özenle davranmak zorunda olup, hafif kusurundan bile sorumludur....

            Şöyle ki; Dava dilekçesine bakıldığında müvekkile yöneltilen husumetin kaynağı kira sözleşmesi olup davacı tarafların talepleri bu doğrultuda eğer kira sözleşmesinden kaynaklı bir talep-uyuşmazlık ise davaya bakmakla görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemeleri'dir. İşbu nedenle görev bakımından itirazlarımızı sunuyoruz. Davaya konu uyuşmazlık, müvekkil açısından kira sözleşmesine konu bir uyuşmazlık ise sözleşmenin icra edildiği yer mahkemeleri yani İstanbul Anadolu Sulh hukuk Mahkemeleri görevli ve yetkilidir. İşbu nedenle davaya yetki yönünden de itiraz ediyoruz. Davacı taraf maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Fakat maddi ve manevi tazminat taleplerinin dayanağı, hangi kapsamda talep ettiği belli değildir. Kira sözleşmesinden kaynaklı mı franchise bayilik sözleşmesinden kaynaklımaddi tazminat talep etmektedir, belli değildir. Müvekkil sadece kira sözleşmesinin tarafıdır. İşbu nedenle kira sözleşmesi dışında ki uyuşmazlıklar bakımından husumet itirazından bulunuyoruz....

              DOKTOR KUSURUMADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "maddi ve manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 3.Hukuk Mahkemesi'nce görevsizliğe dair verilen 1.11.1999 gün ve 1999/553-775 sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi'nin 17.1.2000 gün ve 1999/11236 E. 2000/79 K. sayılı ilamiyle; (....1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;davacıların desteğine, üniversite hastanesinde uygulanan tedaviden sonuç alınamayarak ölmüş olmasında, doktor kusuru bulunduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat istenmiştir....

                Dava; tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklı hakka dayalı olarak şimdilik 5.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya içeriğine göre reddedilen ve temyize konu edilen toplam miktar 105.000,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır. KARAR Açıklanan sebeple; Taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinin miktardan REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istekleri hâlinde ilgililere iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece; 200.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01.10.2007 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kusurun aidiyeti ve oranı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.Tazminatın saptanmasında ise; zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Öte yandan tazminat miktarının, işçinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluştuğu yönü ise söz götürmez....

                    Islah edilen kısım için de olay tarihinden faize hükmedilmesi gerekirken, mahkemece ıslah tarihinden faiz uygulanması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nun 438/7. maddesi gereğidir. 3-Davalıların temyizi yönünden; mahkemece, davacıların maddi tazminat isteminin kabulüne ve kabul edilen maddi tazminat miktarına göre belirlenen 15.307,98 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Ne var ki; hükmedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanacak vekalet ücreti miktarı 6.616,12 TL’dir. Mahkemece, hükmedilen maddi tazminat miktarına göre davacılar lehine 6.616,12 TL vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde 15.3017,98 TL vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

                      UYAP Entegrasyonu