TTK m.19/2 uyarınca taraflardan biri tacir olmasa dahi karşı taraf için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça ticari iş sayılır. Bu doğrultuda taraflardan yalnız biri tacir olmasına rağmen arada sözleşme bulunduğu takdirde tacir olmayan taraf yönünden de iş, ticari iş sayılıp buna bağlı olarak avans faizi talep edilebilecektir. Somut olayda; tacir olan davacı, sözleşme alacağı için avans faizi talep etmiş ise de ilk derece mahkemesince borcun kaynağı sözleşme olarak kabul edilmemiş, vekaletsiz iş görme hükümlerine dayanılmıştır. Davacı tarafça da bu husus istinaf ve temyiz konusu yapılmamakla borcun kaynağı, vekaletsiz iş görme olarak kabul edilmiştir. Bu durumda taraflar arasındaki ilişki sözleşmeye değil vekaletsiz iş görmeye dayandırıldığından, yukarıda açıklanan ve TTK m.19/2’de düzenlenen ticari iş karinesi somut olayda uygulanamayacak olup, ticari işe bağlı olarak talep edilebilen avans faizine de hükmedilemeyecektir....
Şti. tarafından davalı ... ...’a tapuda devir yoluyla satın aldığını,kooperatif üyesi olmadığını, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre zamanaşımı dava konusu bağımsız bölümü arsa sahipleri ve yüklenicilere kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince bırakılan bölümden aldığını, dava konusu bağımsız bölümün teknik şartnameye uygun olarak yapılmasının gerektiğini, davacı kooperatifin dava konusu taşınmazın tümünü tamamlayıp müvekkiline teslim etmesi gerekirken eksik teslim ettiğini, davacının 11.814,90 TL ödeme yapıldığını kabul etmesi nedeniyle bu miktarın dikkate alınması gerektiğin savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı kooperatif ile dava dışı yüklenici ... Ltd....
Mahkemece; davacı meslek odasının, 26.630,00 kwh'lık elektrik tüketiminin karşılığı olan 8.454,43 TL fatura bedelini ödemekle davalı elektrik şirketinin zenginleşmediği, aksine davalının ifa ettiği hizmetinin karşılığı olduğu, davacı meslek odasının, kendisinden önceki kiracının sorumlu olacağı fatura bedelini yetkisi bulunmadığı halde ödediği, yetkisi bulunmaksızın borcu ödeyen davacı ile dava dışı önceki kiracı arasındaki hukuki ilişkinin vekaletsiz iş görme niteliğinde olduğu, davanın, vekaletsiz iş görme hükümlerine dayalı olarak dava dışı önceki kiracı Hacı Mehmet YETGİN'e açılması gerektiği davalı şirketin pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, davacının eski abonenin kullanımından kaynaklandığını iddia ettiği fatura borcunu ödemesi nedeni ile ödenen bedelin davalı elektrik şirketinden iadesi talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, vekaletsiz iş görme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkin olup hüküm Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi uyarınca temyiz inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 13.4.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Derdest dava vekaletsiz iş görme sebebiyle alacak davasıdır. Her ne kadar davacı taraf bir sigorta şirketini temsilen aracılık hizmetleri yapıyorsa da alacağın sebebi sigorta sözleşmesi değildir. Alacak da bir prim alacağı sayılamaz. Nitekim primler ödenerek sözleşme kurulmuş ve davalı taraf sigorta korumasından yararlanmıştır. Olayda tarafları tacir olan bir vekaletsiz iş görme durumu söz konusudur. Davacı şirket davalı adına prim ödemesi yaptığını ileri sürmektedir. Davacı tarafın sunduğu belgeler incelendiğinde davalıya ait üç aracın sigorta primlerinin yatırıldığı tespit edilmiştir. Buna mukabil davalı taraf makbuz bedellerini ödediğine dair hiç bir kayıt be belge sunmamıştır. Sigorta sözleşmelerinin kurulmasına ilişkin piyasa işleyişi çerçevesinde bir çok acentenin müşteri kaybetmemek adına prim ödenmeden işlem yaptığı, kendi hesabından sigorta şirketine prim bedeli aktardığı ve sonradan müşterisinden tahsilat yaptığı bilinmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalının iş yerinde kiracı olarak kaldıkları dönemde yangın çıktığını, yangın sonrası oluşan tahribatın tamiri için toplamda 34.844,96 TL ödeme yaptıklarını, yangın sonrası yapılan bu tamirat ile davalı mal sahibinin binasının yenilendiğini ileri sürerek bu bedelin vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre yapılan masrafın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya iş mahkemesi sıfatıyla bakılarak karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen vekaletsiz iş görmeden kaynaklanan alacak davasının Manisa Büyükşehir Belediyesi yönünden husumet nedeniyle reddine,davanın ... yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacı ve davalı ... Başkanlığının istinaf başvurusunun süresi içinde davacı vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: YARGITAY KARARI Davacı, TCDD ......
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen vekaletsiz iş görmeden kaynaklanan alacak davasının Manisa Büyükşehir Belediyesi yönünden husumet nedeniyle reddine,davanın ... yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacı ve davalı ... Başkanlığının istinaf başvurusunun süresi içinde davacı vekili ve davalı ......
Belirtildiği üzere, davanın tarafları arasında bir sözleşme ilişkisi yoksa da davacı davalı kooperatif yararına davranmış onun adına vekaletsiz iş görmüş sayılır. Vekaletsiz iş görmede temsil niyeti taşıyan bir kimse bu maksatla iş sahibinin yararına bir hizmet görür. Geçerli bir yasaklama bulunmadığı sürece de yapılan işi iş sahibinin yararına olduğu kural olarak kabul edilir. Bir kimsenin başkasının hukuk alanına kendi yararına müdahale etmesi mümkün olduğu gibi iş sahibinin yararına da müdahalesi mümkündür. İlk durumda gerçek olmayan ya da caiz bulunmayan vekaletsiz iş görme; ikinci durumda ise gerçek ya da caiz olan vekaletsiz iş görme söz konusu olur. Caiz olan (gerçek) vekaletsiz iş görmede iş gören halini icaplarının yapılmasını haklı gösterdiği zaruri ve faydalı masraflarının ödenmesini karşı taraftan isteyebilir. (B.K.m 413 f.1) iş sahibi de iş görenin yaptığı ve halin icaplarının yapılmasının haklı gösterdiği zorunlu ve faydalı masrafları ona ödemek zorundadır....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 6.10.2005 ... ve 346-365 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Davada vekaletsiz iş görme hükümlerine dayanılarak alacakla ilgili olarak yapılan icra takibine vâki itirazın iptali istenmiştir. Taraflar arasında ... sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacı ihtilafın vekaletsiz iş görme hükümleri doğrultusunda çözümünü istediğinden, hükme yönelik temyiz itirazları Yüksek 13.Hukuk Dairesi tarafından incelenmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....