"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kendisine vekaleten davalı ...'in yapmış olduğu miras taksim sözleşmesi ile davalılara yapmış olduğu satış işlemlerinin vekaletin kötüye kullanılması sebebiyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali olmadığı takdirde satış bedelinin davalı ...'ten alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/9 Esas KARAR NO : 2021/190 DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/01/2020 KARAR TARİHİ : 02/11/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İ D D İ A / Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; ---- olduğunu, ----------- niteliğindeki bir çok kullanımlarının tespit edildiğini, bir kısmının dava dışı ----- bilirkişi incelemesi --- kullanımına ilişkin müvekiline maddi manevi tazminat ödenmesine karar verildiğini, Davalı------ -- manevi zararın ------ ihlaline sebebiyet verildiğini, Davalı --- rağmen netice elde edilemediğini, Müvekkile ait hakların ihlalinin tespiti ile fazlaya ait hakları şimdilik saklı kalmak kaydıyla maddi--- yasal faizi ile tazminini, talep ve dava etmiştir....
kötüye kullanılması nedeniyle iptali ile davacılar adına tescilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz. Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, TMK'nın 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (re'sen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur....
Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz. Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, TMK'nın 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (re'sen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur....
Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md. ) tartışmasızdır. Somut olayda, mirasbırakanın davacı ve davalı ... dışında başkaca mirasçısının bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Davacı tarafından, muris muvazaasının yanısıra vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanıldığı nazara alındığında vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni bakımından mirasçı olmayan davalı ...'a miras payı oranında açılan tazminat davasının dinlenme olanağı yoktur....
Hal böyle olunca, hile ile alınan vekaletin kötüye kullanıldığı iddiasının yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda araştırılması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek ve hukuki nitelemede hata yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. " gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı ve davalıların el ve işbirliği içinde davacıyı zararlandırma kastı ile hareket ettikleri iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir....
nedeni ile 75.000 TL tazminat talep ettiklerini, uğranılan manevi zararlar için ise 50.000 TL manevi tazminat talep ettiklerini belirtmiştir....
Her ne kadar vekaletin kötüye kullanılmasına dayalı davalarda hak düşürücü süre ve zamanaşımı söz konusu değil ise de satış tarihi ile dava tarihi arasında 16 yıla yakın bir zaman dilimi bulunduğu gözetildiğinde satışın muris Munise'nin iradesi doğrultusunda yapıldığının kabulü gerekmektedir. Hal böyleyken davacı yan vekaletin kötüye kullanıldığını kanıtlayamamıştır. Bu itibarla davanın reddi gerekirken kabulü isabetsizdir. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf istemi haksız olmakla reddine, davalı vekilinin istinaf istemi haklı olmakla kabulü ile yapılan yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK.nun 353/1- b-2. Maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılarak esas hakkında yeniden karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlere göre, 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b-1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine göre dava, vekaletin hile ile alınıp kötüye kullanıldığı iddiası ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 1.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....