WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ..., aracını 14/10/2011 tarihinde noterde dava dışı bir şahsa satış vekaleti verdiğini, satış vekaleti verdiği kişinin, daha sonra vekaletin süresinin dolduğunu ve aracın bağlandığını ileri sürerek tekrar vekalet istemesi sonucu 17/12/2012 tarihinde tekrar satış vekaleti verdiğini, satış vekaleti verdiği şahsın araçla kaza yaptıktan sonra ikinci kez aldığı noter vekaletiyle aracı başkasına sattığını, olayın araç galeride olduğu sırada meydana geldiğini, kazada kusuru olmadığını, iyi niyetli olarak verdiği vekaletin kötüye kullanılması ile meydana geldiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 19.000,00 TL hasar tazminatının ödeme tarihi olan 2/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....

    D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E:Dava, Yedieminlik görevinin kötüye kullanılması nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplidir .Mahkememiz dosyasından aldırılan 20/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak: Davacı tarafın markasının Tescilli olduğu, tescil korumasının halen devam ettiği ve sahibi lehine tescilden kaynaklanan ve Sınai Mülkiyet Kanunu ile 556 sayılı KHK de belirtilen bukuki koruma haklarını sağladığının, marka uzmanınca tespit edildiği; Davalı tarafların eylemlerinin, “teknik” yönden Marka uzmanınca yapılan değerlendirmeye göre; davacının tescilli markasından doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğine dair raporunu sunmuşlardır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/750 Esas KARAR NO : 2021/74 DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/12/2020 KARAR TARİHİ : 10/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen Servis Taşımacılığı Tip Sözleşmesini davalının haksız olarak ihtarda bulunmaksızın feshetmesinden kaynaklı müvekkilinin zararının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili 20/01/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının tamamına itiraz ettiklerini ancak davacı haksız da olsa gereksiz meşguliyetin doğmaması adına davayı kabul ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekili 25/01/2021 tarihli dilekçesi ile davayı kabul ettiğini beyan etmiş olup, 5.000 TL'yi davacıya ödemiş ve ödeme dekont örneğini mahkemeye ibraz etmiştir....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl davada kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat, birleşen davada ise vekaletin kötüye kullanılmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 506 ncı maddesi 3. Değerlendirme 1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu olarak kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanunu'nun 390.) aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür....

          Davacı, dava dilekçesinde davalı Doğukan'ın müvekkiline murisinden kalan taşınmaz paylarını eşi olan diğer davalıya vekalet görevini kötüye kullanarak devrettiğini belirterek öncelikle tapu iptali ve tescil, terditli olarak tazminat, ayrıca yine muristen intikal eden araçları da vekalet görevini kötüye kullanarak sattığını ve murise ait banka hesabından paralarını çekip vermemesi nedeniyle bunlardan müvekkilinin payına düşenin ödetilmesini istemiştir....

          Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde; davacıların vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak kendi paylarına hasren tek başına dava açamayacakları tartışmasızdır. Esasen, mülkiyet çekişmesini içeren ve değinilen nitelikli davada pay oranıyla açılan davanın dinlenilmesine olanak yoktur. Öte yandan, TMK'nin 702/4. maddesi hükmü ortaklığa ait mallara yönelik dışarıdan gelecek tehlikelere ve zararlara karşı koruyucu ve def’etmeye (TMK'nin 683/2.maddesinden kaynaklanan) ilişkin bir hüküm olup somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır....

            İLK DERECE KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Davacı taraf, taşınmazlarını satmak için davalılardan T3 vekalet verdiğini, davalı T3n vekaleti kötüye kullanarak taşınmazlardaki hissesini diğer davalı T4'e devrettiğini iddia ederek tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tazminat talep etmiştir. Davalılar ise davacının taşınmazdaki hisselerini davalı T3 hediye ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. Dosyadaki bilgi ve belgeler ile toplanan deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı tarafın vermiş olduğu vekaletnamenin davalı tarafça kötüye kullanıldığını ispat edemediği, davacının vekaletin veriliş amacını kesin ve net olarak ispat edemediği, dolayısıyla vekaletin veriliş amacı ve kötüye kullanıldığı davacı tarafça kanıtlanamadığından, davacının tapu iptal tescil ve tazminat talep edemeyeceği " gerekçesiyle "davanın reddine" karar verilmiştir....

            KARAR Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, müşterek malik oldukları taşınmazın kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yapılması ve işlerin takibi için vekaletname verdiğini, vekaletin kötüye kullanıldığını, kendisine düşen 2 dairenin 3. şahıslara satıldığını, zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya dair hakkı saklı tutularak 1.000,00 TL maddi 15.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının talimatları ve bilgisi dahilinde işlem yaptığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, fazlaya dair hakları saklı tutarak açmış olduğu davada 31.8.2009 tarihinde ıslah dilekçesi vererek maddi tazminat talebini 120.000 TL'ye çıkarmış ve harcını yatırmıştır....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2019/402 ESAS - 2021/735 KARAR DAVA KONUSU : Tenkis KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalının muris Fatma Karul'un mirasçısı olduklarını, davalının murisin vekili sıfatıyla çok sayıda taşınmazı üçüncü kişilere satış yoluyla devrettiğini, elde edilen bedellerin davalı tarafça kullanıldığını, bu şekliyle vekaletin kötüye kullanıldığını belirterek vekaleti kötüye kullanma ve muris muvazaasına bağlı 1.260,00 TL belirsiz alacağın kötü niyetli zenginleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile terekeye iadesini, bu mümkün olmaz ise davanın tenkis davası olarak kabulü ile davacıların ihlal edilen hisseleri oranında toplamda 1.260,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              Bununla birlikte vekalet görevinin kötüye kullanılması davalarında, vekaletin kötüye kullanıldığını ispat yükü davacıya, taşınmazın bedelinin ödendiğini ispat yükü ise davalı tarafa aittir ve vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı davaların, her türlü delille ispatı mümkündür....

              UYAP Entegrasyonu