Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde açıkça borçlunun, faiz veya giderleri ödemede gecikmemesi halinde kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahip olduğu, aksine anlaşma yapılamayacağı yazılı olup, bu maddeden de anlaşılacağı üzere yapılan kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara(bunun için de vekalet ücreti de dahildir.) mahsup edilmesi gerektiği açık olup, davacının talebinin salt vekalet ücreti kısmına ilişkin olması, yapıldığı iddia olunan ödeminin her ne kadar miktarı belirtilmedi ise de zararın karşılandığı beyanı karşısında yapılan ödemenin asıl alacak tutarında olması, takibe konu asıl alacak tutarının da vekalet ücretinin de dahil olduğu faiz ve masrafların çok üstünde olması sebebi ile yapılan ödemeden öncelikle bu kısımların mahsup edilip, en son aşamada asıl alacaktan düşümü gerekeceği bu durumda da yapılan ödeme miktarının, içinde vekalet ücretinin de bulunduğu faiz ve masrafların tamamını karşılayacağı izahtan vareste olup bu durumda davacının vekalet ücreti alacağının bulunmayacağı...

    Ancak; Davası kabul edilen davacılar vekilince 13.12.2012 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava değeri 970.963,99-TL olarak arttırılmış olup, hükmolunan bedel dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile reddedilen miktar üzerinden davacı idare lehine nisbi vekalet ücretine hükmolunarak, yargılama giderlerinin red-kabul oranı üzerinden tahsili gerekirken, vekalet ücreti yönünden bir hüküm kurulmamış olması, yargılama giderlerinden ise davacı idarenin sorumlu tutulması, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının, a) Vekalet ücretine ilişkin beşinci bendinin sonuna (ıslah dilekçesi dikkate alınarak reddedilen kısım üzerinden Avukatlık Asgari Ücreti Tarifesi uyarınca hesaplanan 27.598,00-TL nisbi vekalet ücretinin, davası kabul edilen davacılardan alınarak davalı idareye verilmesine) cümlesinin eklenmesine, b) Yargılama giderlerine ilişkin altıncı bendindeki (yargılama giderinin) kelimelerinden sonra gelmek...

      Ancak; Mahkemece maddi hata sonucu davacı taraf lehine (1.200,00-TL) vekalet ücreti yerine (1.200.000,00-TL) vekalet ücretine hükmedilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 6. bendindeki (1.200.000,00) rakamının çıkartılmasına, yerine (1.200,00) rakamının yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak davalı şirketlerin sorumlu olduğu dönemler ve sorumlu tutulduğu miktarlar farklı olmasına rağmen, mahkemece harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden her iki davalı şirket için reddedilen miktar dikkate alınarak ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken mahkemece tek hüküm kurulması hatalı bulunmuştur. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, davalı Dost T4 vekilinin istinaf talebinin –harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden- kabulü ile, mahkemenin kararının kaldırılarak aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir HÜKÜM: 1- Davalı Dost T4 vekilinin istinaf başvurusunun -harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden- kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b 2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2- Davanın KISMEN KABULÜ ile; Brüt 3.891,00- TL kıdem tazminatının tamamından davalı EPM Elek. Pey. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd....

        Sigorta Tahkim Komisyonlarınca hükmedilen vekalet ücreti, kabul veya reddedilen miktarı geçemez." hükmü düzenlenmiştir. İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması nedeni ile AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu durum da İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını gerektirmiştir....

          KARAR Davacı, davalı şirketin vekili olarak şirket adına ... 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/400 Esas sayılı dava dosyasını takip ettiğini, davanın sonuçlanma aşamasına geldiği sırada davalı tarafından haksız olarak azledildiğini ileri sürerek, avukatlık vekalet ücretinin tahsili için başlattığı icra takibine yapılan haksız iktirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava sırasında davacı vekile ulaşamadığını,dava hakkında yeterli bilgi alamadığını, dava bitmeden vekalet ücreti talep ettiğini, bu hali ile güven kaybı oluştuğundan dolayı davacıyı haklı olarak azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı şirket tarafından temyiz edilmiştir. Davacı avukat, haksız azil nedeniyle, ödenmeyen vekalet ücreti alacağının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, haklı azil nedeniyle avukatın ücret talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

            KARAR Davacı, davalı şirketin vekili olarak şirket adına ... 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/400 Esas sayılı dava dosyasını takip ettiğini, davanın sonuçlanma aşamasına geldiği sırada davalı tarafından haksız olarak azledildiğini ileri sürerek, avukatlık vekalet ücretinin tahsili için başlattığı icra takibine yapılan haksız iktirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava sırasında davacı vekile ulaşamadığını,dava hakkında yeterli bilgi alamadığını, dava bitmeden vekalet ücreti talep ettiğini, bu hali ile güven kaybı oluştuğundan dolayı davacıyı haklı olarak azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı şirket tarafından temyiz edilmiştir. Davacı avukat, haksız azil nedeniyle, ödenmeyen vekalet ücreti alacağının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, haklı azil nedeniyle avukatın ücret talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

              KARAR Davacı, avukat olduğunu, vekalet ücreti ve masraf alacaklarının tahsili için müvekkili olan davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davalının ikametgahı Olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini savunarak davanın yetki yönünden ve esastan reddini dilemiştir. Mahkemece,davalının ...'daki alacağının tahsili için davacıya vekalet verdiği, vekalet sözleşmesinin ifa yerinin ... olduğu, HMK.nun 10. maddesi gereğince yetkili mahkemenin ... mahkemeleri olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetkisizlik nedeni ile reddine ve dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, vekalet sözleşmesinde kaynaklanan vekalet ücreti ve masraf alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir....

                SONUÇ: -Hüküm fıkrasının ilk paragrafındaki “ …KABUL.. “ sözcüğünün çıkartılarak, yerine “…KISMEN KABULÜNE…” sözcüklerinin yazılmasına, -Hüküm fıkrasına izin ücreti alacağına ilişkin paragrafından sonra olmak üzere “Davacının yıllık ücretli izin alacağına ilişkin fazla talebinin reddine" paragrafının eklenmesine, -Hüküm fıkrasının yargılama giderleri, vekalet ücreti ve karar-ilam harcına ilişkin paragraflarının çıkartılarak, yerlerine; -Davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan Bakanlık aleyhine harca hükmedilmesine yer olmadığına, - Hükmedilen miktar üzerinden belirlenen 948,33 TL. karar-ilam harcından, davacının yatırdığı peşin harç ve tamamlama harcı toplamı 262,55 TL.nin mahsubu ile bakiye 685,78 TL. karar-ilam harcının davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına, -Davacının yaptığı toplam 291,55 TL. harç masrafının davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan, sadece davalı Şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, -Davacının yaptığı harçlar hariç 250,00 TL. yargılama giderinden,...

                  SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.madde uyarınca kararın hüküm fıkrasındaki davacı yararına verilen ücreti vekalet ile ilgili cümlenin iptali ile yerine “davacı vekili yararına AAÜT’nin 6.maddesi hükmü uyarınca takibe konu toplam alacak miktarı üzerinden hesaplanan ücreti vekaletin yarısı olan 1.556 YTL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine“ cümlesi yazılarak kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 22.1.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu