Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alaplı Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin 2019/211 esas ve 2019/428 karar sayılı ilamına göre taraflar arasında yine işçilik alacağı davası görüldüğü, davada davacının ücret alacağı, fazla mesai,alacağı, hafta tatili alacağı, ubgt alacağı talepleri ile kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kesin hüküm nedeniyle reddine karar verildiği, verilen kararın 21/10/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Davacının asgari geçim indirimi alacağı, ücret farkı alacağı ve yıllık izin alacağı taleplerinin ise o davadan tefrik edilerek mahkememizin bu dosyasının esasına kaydedildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında davacının ücret farkı alacağının olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 32.maddesine göre; ''Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı vekili, davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, yıllık ücretli izin, fazla mesai ve genel tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.02.2013 gün ve 2010/44030 Esas, 2013/5585 Karar sayılı kararı ile “fazla mesai ücretinden makul oranda yapılması gerekirken 1/6 oranında yapılması ve zamanaşımı itirazı nedeni ile reddedilen fazla mesai ve genel tatil ücret alacağı yönünden davalı yararına vekalet ücretine karar verilmemesi” nedenleri ile bozulmasına karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı kadın tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı kadının ziynet alacağına ilişkin talebi kabul edildiği halde; kendisini vekille temsil ettiren davalı-davacı kadın yararına kabul edilen miktar üzerinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru olmadığı gibi davacı-davalı erkeğin boşanma davasının reddine karar verildiği halde; kendisini vekille temsil ettiren davalı-davacı kadın yararına bu dava nedeniyle de karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

      KARŞI OY YAZISI Dava, Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesine dayanılarak dava veya icra takibinde tarafların birinin vekili olan avukatın sözleşme gereğince kendi müvekkillerine ve sözleşme tarafı olmayan karşı tarafa vekalet ücreti alacağı ile ilgili olarak açtığı bir davadır. Uygulamada, davacı avukat tarafların harici anlaşmaları nedeniyle hem sözleşme gereğince alacağı vekalet ücretinden dolayı ve hem de harici anlaşma nedeniyle yargı merciilerince Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir edilmesi gereken vekalet ücretinden mahrum kaldığından dolayı iş sahipleri ile karşı taraf aleyhine dava açmakta ve Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesine göre de davalılar müştereken ve müteselsilen dava açan avukata karşı sorumlu tutulmaktadırlar....

        (Avukatlık Kanunu 174/2 maddesi) Avukatın bu ücret alacağı kapsamında, müvekkili ile arasında yapılan ücret sözleşmesi 2011/17012-2012/5330 gereğince hesaplanan vekâlet ücreti ile yasanın 164/son maddesi gereğince karşı tarafa yüklenen vekalet ücreti alacağınında avukata ait olacağında duraksama olmamalıdır. Avukatlık yasasının 164/son maddesinde açıklanan avukata ait olacağı kabul edilen ücret alacağı yargılama ve icra gideri niteliğinde olduğundan ancak dava ve takip sonuçlandığında miktarı belli olur ve bundan sonra müvekkil tarafından hasımdan tahsili mümkün hale gelir. Müvekkilin vekiline ödeme borcu da hasım taraftan tahsil edilmeden doğmaz. Diğer bir anlatımla hasım taraftan henüz vekâlet ücreti alacağını tahsil etmemiş veya edememiş olan müvekkilden avukat bu alacağını isteyemez. Tahsil edilmiş olmasını beklemek durumundadır....

          A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; seri olarak açılan davaların bir kısmında başka mahkemece ücret ve hafta tatili ücreti alacaklarının reddine karar verildiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının tüm işçilik alacaklarının ödendiğini ve işçilik alacağı kalmadığını, davanın dava dışı Tuncay Gün’e ihbar edilmesi talebinin mahkemece değerlendirilmediğini, davalı şirket lehine ayrıca vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini beyanla mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağına, husumete, tespit edilen ücret miktarı ve bu miktar üzerinden yapılan hesaplamalara, davacının ücret, fazla mesai ücreti ve hafta tatili ücreti alacağı bulunup bulunmadığına, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkindir....

          Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. ... mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, şikayetçi alacaklının vekalet ücreti alacağının Avukatlık Kanunu’nun 166/.... maddesi uyarınca rüçhanlı olduğu, İİK’nın 138/.... maddesinde; “Vekil vasıtasiyle yapılan takiplerde vekalet ücretinin miktarı, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın, ... memuru tarafından avukatlık ücret tarifesine göre hasaplanır. Bu şekilde tayin olunan vekalet ücreti de takip masraflarına dahildir.” hükmüne yer verildiği, şikayetçiye bu kapsamda ödeme yapıldığı, davacı avukatın sözleşmeye dayalı vekalet ücreti alacağı için ayrı bir dava açmadığı ve takip yapmadığı, davacı açısından İİK’nın 100. maddesindeki koşulların da oluşmadığı, bu itibarla şikayete konu sıra cetvelinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....

            Mahkemece, ''..Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce davalı tarafından imzalanan ve sözleşmenin diğer tarafı olarak ... ismini ihtiva eden anlaşmanın tarafı olmadığı kabul edilerek davacının davalıdan alacağı olmadığı..'' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinin dördüncü fıkrasında "Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarının incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir....

              B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının 11.04.2002 tarihinde işe başladığını, Eylül 2008 ayına kadar ücret ödemeleri düzenli yapıldığı halde, elde olmayan nedenlerle global krizin etkilemesiyle nakit sıkıntısının had safhaya çıktığını, firmanın ücret ödemelerini yapamadığını, bu sıkıntıyı aşmak için uhdesinde bulunan taşınmazları satışa çıkardığını, davacının işine firmanın son vermediğini, iş akdini işçinin kendisinin feshettiğini, iş akdini kendisi feshettiğinden ihbar tazminatı alacağı olmadığını, kriz ortamında çok düşük kapasite ile çalışan ve neredeyse işyerini kapatma durumuna geldikleri bir ortamda işyerinde mesai olmadığından, davacının mesai alacağı olmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, izin alacağı bulunmadığını savunmuştur....

                Hukuk Dairesinin 2017/3596 Esas ve 2018/831 Karar sayılı 22/01/2018 tarihli ilamında ki kısmi bozma kararına göre ücret alacağı ve kötü niyet tazminatının hesaplanmayacağı kanaatine varılması halinde 571,36- TL kıdem tazminatı, 184,08- TL kıdem tazminatı işlemiş faizi, 3.420,30- TL ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı olmak üzere takipte kesinleşen miktarın 4.175,74- TL olduğuna, - Bu tutar üzerinden yapılan hesaplamaya göre, icra vekalet ücretinin 501,09- TL, tahsil harcının 190,00- TL olduğuna, - İlamda yer alan yargılama gideri, ilam vekalet ücreti harç ve icra inkar tazminatı için icra dosyası içinde gönderilen bir icra emri olmadığı görülmüş olup bu durumda Sayın Hakiliğinizce bu alacak kalemlerinin hesaplamada dikkate alınamayacağı kanaatine varılması halinde yukarıda ayrıntısına yer verilen alacak kalemlerine göre muhtıraya esas kapak hesabı miktarının 6.146,85- TL olduğuna, Sayın hakimliğinizce icra emri gönderilmese de bu alacak kalemlerinin hesaplamada dikkate alınacağı...

                UYAP Entegrasyonu