Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yıllık izin alacağı hususunda; ispat yükü işverene ait olup davacının kıdemine göre 14 gün yıllık izin ücretine hak kazandığı, davalı işverence dosyaya sunulan imzalı belgelere ve ücret bordrolarına göre 19 gün yıllık ücretli izin kullandığı anlaşılmakla; davacı, yıllık izin ücretine hak kazanamamıştır. Ücret alacağı hususunda; ispat yükü işverene ait olduğu, davacının 2018 yılı Temmuz ayı 12 günlük ücret alacağını talep ettiği, dosyaya celp edilen davacıya ait banka kayıtlarından; davanın açılmasından sonra davalı işverence 08/08/2018 tarihinde davacının banka hesabına 879,82 TL yatırıldığı, böylece davacının ücret alacağının ödendiği anlaşılmakla; işbu talep yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. UBGT ücret alacağı hususunda; ispat yükü davacıda olup davacı tanık deliline dayanmıştır....

Mahkemece, bozma kararına uyuşmuş ve bilirkişiden ek rapor alınarak “ Davacının 4.300,05 TL net fazla mesai ücret alacağı, 30.852,15-TL net fazla mesai ücret alacağı % 5 fazlalığı alacağı, 532,00 TL net ulusal bayram ve genel tatil asıl alacağı, 4.166,96 TL net ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının % 5 fazlasının 06.02.2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazla mesai ücreti alacağı, fazla mesai ücreti alacağının %5 fazlası, ulusal bayram ve genel tatil asıl alacağı ve ulusal bayram ve genel tatil ücretinin % 5 fazlalığı taleplerinin fazlaya ilişkin kısımlarının ayrı ayrı reddine” karar verilmiş, fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının %5 fazlılık alacaklarına ise %90 indirim uygulanmıştır. D) Temyiz: Kararı taraflar temyiz etmiştir....

    Mahkemece, yıllık izin ücret alacağı bakımından davacının talep içeriğini daraltmak suretiyle 400,85 TL’yi aşan 99,15 TL tutarındaki kısım yönünden alacaktan feragat etmiş olduğunun ve feragat nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de, anılan durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....

      /04/2020 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 4- Davanın fark genel tatil alacağı yönünden REDDİNE, 5- Davanın fark ücret alacağı yönünden REDDİNE, 6- Davacının eşit davranma ilkesine aykırılık tazminat alacağı talebi yönünden REDDİNE," şeklinde karar verilmiştir....

      Davacı elden ödenen ücretlerin ödenmediğini iddia etmiş, mahkemece davacıya ödenen tutarların mahsubu halinde davacının iddiasının üzerinde ücret alacağı çıkacağı gerekçesi ile ücret alacağına hükmetmiş ise de davacıya hangi dönem için hangi miktarda talepte bulunduğu açıklattırıldıktan ve talebi somutlaştırıldıktan sonra sonuca gidilmelidir. 4-Davalı lehine vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olmasına rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        , davalı işverenin avans alacağı bulunmadığını, davacının dava dilekçesinde belirtilen oranda ücret alacağı bulunduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

        (Ekim - Kasım - Aralık/2017) çeyrek dönemlerine ilişkin hak kazandığı halde ödenmeyen prim alacağının tahsilini talep ettiğini belirterek Fazla Çalışma Ücreti Alacağı, Ücret Alacağı, Prim Alacağı talebinde bulunmuştur....

        Davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olmasına göre, reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilmemesi doğru değilse de, bu yönden hükmün bozularak yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden hüküm fıkrasına “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesine göre reddedilen kısım üzerinden 400,00.- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün 6100 Sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek, HUMK.nun 438.maddesi gereğince düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 29.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan maddi tazminat ve ziynet alacağı davasında lehine vekalet ücretine hükmolunmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yargılama giderleri haksız çıkan taraftan alınır (HMK m. 326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m. 323)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ziynet alacağı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, nafakalar, manevi tazminat ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının tüm, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının ziynet alacağı davası reddedildiğine göre davalı erkek yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nisbi vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde maktu vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu