Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki vekalet ücreti-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 8.3.2004 tarihli vekaletname ile davalını vekili olarak davalı aleyhine açılmış olan 35.000,00 YTL lik tazminat davasını takip ettiğini, karar aşamasında iken kendisinden habersiz olarak davalının karşı taraf ile anlaşıp yazılı protokolle taraf vekillerinden ücret talep edilmeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalı ile aralarında yazılı bir ücret sözleşmesinin olmadığını, kendisine ücret ödenmediği gibi karşı taraftan alacağı vekalet ücretinin de engellendiğini ileri sürerek fazlasını saklı tutup 3.280,00 YTL nin faizi ile tahsilini istemiştir. Davalı, savunmada bulunmamıştır....

    Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez." denilmektedir. Bu kapsamda, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12/2. maddesi dikkate alınarak davalı lehine 336,71 TL. vekalet ücreti hesaplanması gerekirken 400,00 TL. vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş olduğundan hükmün HUMK.nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması" istenilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte olan ve eldeki davada uygulanması gereken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 12. maddesi, "(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Şu kadar ki asıl alacak miktarı 3.333,33 TL.'...

      Davacı kadının boşanma davası reddedildiğine göre, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı erkek yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken bu yönün nazara alınmaması, yine davacı kadının kısmen reddedilen ziynet alacağı davasında reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2001/479 esas ve 2008/108 karar sayılı dava sonunda hükmün verildiği tarihte geçerli olan tarifeye göre belirlenmiş olup, bozma ilamında ise, davalıların sair temyiz itirazları reddedilerek, sözleşmeden doğan vekalet ücreti alacağı konusunda, sözleşmenin kurulduğu, davanın açıldığı tarihte geçerli olan tarife hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. O halde mahkemece, davacının sözleşmeden doğan (akdi) vekalet ücreti alacağı yönünden 778,66 TL’nin, karşı taraf vekalet ücreti alacağı nedeniyle de 33.623,26 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, açıklanan husus göz ardı edilerek, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasa aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz edilen hükmün, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 25,20 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 10/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 1.899.84 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 720.48 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, Reddedilen kısım için hesaplanan 1.500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir....

            alacağı olarak yansıması sebebi ile ücret alacağı olarak ödenmesi gerektiğini, arabuluculuk sürecinin davalının ilk oturuma katılmaması nedeniyle görüşme yapılmadan anlaşamama şeklinde sonuçlandığını belirterek, 2.000,00 TL kıdem tazminatı, 1.000,00 TL fazla çalışma ücret alacağı, 100,00 TL şua izni alacağı, 181,57 TL ihtarname alacağı, 100,00 TL UBGT günleri ücret alacağı, 100,00 TL hafta tatili ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Dairemizce yapılan istinaf incelemesinde “Somut olayda, davacı dava dilekçesi ile kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, bakiye ücret alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücret alacağı, ulusal bayram ve genel tatil alacağı, yıllık izin ücreti, cihaz bedeli taleplerine ilişkin olduğu, zorunlu arabuluculuk anlaşamama tutanağında sadece ücret alacağı olarak belirtildiği, dosyada mevcut arabuluculuk başvuru formu içeriğine göre davacının taleplerinden cihaz bedeli ve yıllık izin alacağı talepleri hariç kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, bakiye ücret alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücret alacağı, ulusal bayram ve genel tatil alacağına ilişkin başvurunun bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece tarafların delilleri toplanıp esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken usulden reddine karar verilmesi hatalıdır. Bu nedenle davacının istinaf talebinin kabulü gerekmiştir.” gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

            Mahkemece; taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmadığı, davacıların dava ve icra takibinden dolayı asgari ücret tarifesine göre avukatlık ücretlerini, icra dosyasına yatırılan paradan tahsil ettikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Vekil, dava müvekkili lehine sonuçlanmış olsun veya olmasın hizmetinin karşılığı olan vekalet ücretini istemek hakkına sahiptir. Bu ücret vekalet sözleşmesinin tarafları olan avukat (vekil) ve iş sahibi (müvekkil) arasında serbestçe kararlaştırılabilir. Avukatın bu ücret alacağı kapsamında, müvekkili ile arasında geçerli bir ücret sözleşmesi yoksa Avukatlık Kanununun 163/son maddesi hükmünce avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilecek ücret ile aynı kanunun 164.maddesinin son fıkrası uyarınca “Dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretini de içermektedir....

              Dairemizce davacının fark ücret alacağı ve fark ilave tediye alacağı bilirkişi raporunda belirlenen miktardan arabuluculuk anlaşamama son tutanağının düzenlendiği tarih olan 24.07.2020 tarihinden sonra muaccel olan alacakların mahsubu ile davacının alacakları hesaplanmış olup, buna göre davacının 4.680,07 TL fark ücret alacağı, 681,20 TL fark ilave tediye alacağı, 131,00 TL fark ikramiye alacağı olduğu kabul edilerek, arabuluculuk anlaşamama son tutanağından sonraki dönem yönünden dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, davalının istinaf talebinin kabulü ile, mahkemenin kararının kaldırılarak aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir....

              Taraflar arasında uyuşmazlık, feshin haklı olup olmadığı buna bağlı olarak kıdem tazminatı, yıllık izin ücret alacağı ve fazla çalışma ücret alacaklarının olup olmadığı varsa miktarı, davacının hizmet süresi, vekalet ücreti, talep aşımı, faiz türü ve başlangıcı noktasındadır. Yapılan yargılama, toplanan deliller, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, SGK kayıtlarına göre davalı işyerinde 10/10/2014- 15/01/2019 tarihleri arasında laboratuvar teknikeri ve fizik tedavi hemşiresi olarak çalıştığı, davacının ücretinin asgari ücret olarak kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu