Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

izafe edilecek herhangi bir kusur bulunmadığından davacının maddi tazminat isteminin ispatlanamadığı, manevi tazminat yönünden yapılan incelemede ise; tüm araştırmalara rağmen davacının tıbbi belgelerini tam olarak temin edilememesi, temin edilen belgeler arasında da onam formunun olmaması dikkate alındığında esasen ameliyat öncesi davalı doktor tarafından olası ameliyat sonuçlarının davacıya anlatılarak bilgi verilmemesi, bundan kaynaklı olarak da davacının söz konusu ameliyat sonucu oluşacak yara izleri konusunda bilgilendirilmemesi, bundan dolayı da davacının yapılan ameliyatlar sonrası üzüntü çekerek hayal kırıklığına uğraması manevi olarak görümününden acı duyması nedeniyle davacı yararına 5.000,00TL manevi tazminatın uygun olacağı gerekçesi ile; "1- Maddi tazminat isteminin reddine, 2- Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile; 5.000,00TL manevi tazminatın 19/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya...

Dava, davacıya davalı tarafça yapılan ortodontik tedavi öncesinde yeterli bilgilendirme yapılmadığı, tedavi nedeniyle davacının implant tedavisi görmek zorunda kaldığı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, hekim hatası (malpraktis) iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde taraflar arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi olduğunu ileri sürmüş ise de; dava dilekçesinde "sol burnunun kapalı olduğu," bu nedenle 11/01/2013 tarihinde hastaneye gittiğini, ameliyatın başarısız geçmesi sebebiyle nefes alamama durumunun meydana geldiğini ileri sürmüş olup, davaya konu yapılan operasyonun (septoplasti) tıbbi amaçlı ve taraflar arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu 7....

    sonuç arasında uygun nedensellik bağı ve sonuçta bir zararın oluşması gerektiğini, dava konusu olayda sigortalı hekimin gerçekleştirmiş olduğu tıbbi uygulamada kusurlu davranışının, hekimin eylemi ile zarar arasında illiyet bağının ve en önemlisi tıbbi uygulama hatasının ve davacı zararının ispat edilmesinin şart olduğunu, poliçe limitinin dikkate alınmasına, kusurun ispatlanamaması halinde davanın reddine, zararın ispatlanamaması halinde davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

    Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı bedelin iadesi istemine ilişkin tazminat davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227. maddesindeki; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir....

      Mahkemece, davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacıların davalı ... ... Hiz. A.Ş'ye yönelik manevi tazminat davasının reddine, davacıların davalı ...'e yönelik manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, Takdiren davacı ... için 5.000,00 TL, davacı ... için 5.000,00TL manevi tazminatın 04/10/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazla taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküme, karşı davacılar ile davalı ... tarafından istinaf talebinde bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi'nce, davacıların istinaf taleplerinin reddine, davalı ...'in istinaf talebinin kabulü ile, ... Anadolu 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/118 Esas ve 2017/187 Karar sayılı kararının iptaline, davacıların davalılar aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat talepli davalarının reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 19....

        GEREKÇE: Dava; sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak iddiasına dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde ticari davalar sayılmış olup, aynı kanunun 5. maddesinde ticari davaların asliye ticaret mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır. Eldeki dava hizmet sözleşmesinden kaynaklı olup mutlak ticari dava olarak nitelendirilebilecek davalardan değildir. Davanın nispi ticari dava olarak kabul edilmesi için ise; uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir. Davacının ve sigortalısının tacir olduğunda tereddüt yok ise de davalının gerçek kişi olduğu, davalıya ait aracın hususi otomobil olduğu, davalının tacir olduğuna dair delil bulunmadığı, bu nedenlerle uyuşmazlığı çözme görevinin genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla görev dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir....

          Davacı tarafından trafik kazasından kaynaklı bedensel zarara dayalı olarak kazaya karışan aracın trafik sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketine maddi tazminat talepli iş bu dava açıldıktan sonra davalı sigorta şirketinin yargılama gideri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere davacının beden gücü kaybına dayalı zararını karşıladığı, davacının da sigorta şirketini ve sigortalıyı ibra ettiği anlaşıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş, davacı tarafa yapılan ödeme içerisinde yargılama giderleri ve vekalet ücreti de bulunduğundan davacı lehine yeniden vekalet ücreti dahil yargılama giderine hükmedilmemiştir....

            Dava; hesap verme ve özen borcunun yerine getirilmemesi iddiasına dayalı vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine yöneliktir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır. HMK 389. maddesinde "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmünü düzenlemiştir. HMK.'nun 390. Maddesinde de yaklaşık ispat kuralının oluştuğu hallerde tedbir kararı verilebileceği, HMK.'nun 392. Maddesinde ise ihtiyati tedbirde teminat gösterilmesine ilişkin düzenleme bulunmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu