İncelenen dosyada; Yerel Mahkemece bozma kararına karşı direnildiği belirtilmiş ise de; ilk hükümde 1625 lira maddi ve 19.700 lira manevi tazminatla, davacı lehine 1000 lira dilekçe yazma ücretine hükmedilip, davalı hazine lehine vekalet ücreti verilip verilmeyeceği yönünde hiçbir karar verilmezken; direnme hükmünde bozma kararı da gözetilmek suretiyle 480 lira maddi ve 9850 lira manevi tazminatla 1.239.60 lira davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve haksız tutuklamadan kaynaklanan tazminat davalarında ancak davanın tamamen reddi halinde davalı hazine vekili lehine vekalet ücreti verilebileceği gerekçesiyle davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi suretiyle; bozma ilamının (1), (2), (3) ve (4) numaralı nedenlerine eylemli olarak uyulduğu, (5) nolu bozma nedeni ile ilgili olarak da yeni bir hüküm verildiği anlaşılmaktadır....
İleri sürülen maddi tazminat talebinden sigorta şirketinden yapılan ödeme ile feragat edildiği ve yazılı beyanların bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde dosyaya kazandırılan 31/01/2024 tarihli, sulh, ibraname ve feragat başlıklı belgeden maddi tazminat yönünden vekalet ücreti de dahil her tülü hakların alınmış olası karşısında feragatin yapıldığı anlaşılmakla davacı lehine maddi tazminat yönünden ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmemiş ve maddi tazminat yönünden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Dava konusu 27/09/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı - Maddi tazminat talebinin FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE, - 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALILAR ... VE ...'...
Davacı dava dilekçesinde 1.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş olup, bu talep mahkemece reddedildiği halde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir. AAÜT.nin 10/4 maddesinde "manevi tazminat davasının maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda, manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, reddedilen manevi tazminat için davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu konuda bir karar verilmemesi doğru değil, bozma nedeni ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HMUK.nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Davacı dava dilekçesinde 1.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş olup, bu talep mahkemece reddedildiği halde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir. AAÜT.nin 10/4 maddesinde "manevi tazminat davasının maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda, manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, reddedilen manevi tazminat için davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu konuda bir karar verilmemesi doğru değil, bozma nedeni ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HMUK.nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2015 NUMARASI : 2012/111-2015/1013 Taraflar arasındaki dava, tacirler arası alım - satım sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davanın KISMEN KABULÜNE; Maddi tazminat talebi yönünden; 1-Davacıların maddi tazminat--------- talebinin konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Manevi tazminat talebi yönünden; 2-Davacıların manevi tazminat talebinin FERAGAT sebebiyle REDDİNE, 3-Karar harcı 59,30-TL'nin davacı-----tarafça peşin olarak yatırılan 1.724,83-TL harçtan mahsubu ile artan 1.665,53-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 4-Maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden; Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-Maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden; Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 6-Maddi tazminat talebi yönünden; taraf vekillerinin talepleri dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 7-Manevi tazminat talebi yönünden; taraf vekillerinin talepleri dikkate alınarak taraflar lehine vekalet...
B-Davacılar vekilinin manevi tazminat başvurusuna yönelik istinaf başvurusunun değerlendirilmesi: Kazanın oluş şekli, müteveffanın yolcu olması, davalı sürücülerin kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile TBK'nın 56/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkemece, davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin iddia ve itirazı yerinde görülerek, takdiren davacılar ..., ... ve ... için 75.000'er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Ayrıca, davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından, her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, toplam manevi tazminat miktarı üzerinden tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır....
Davalı müflis şirket de davacı ile akdi ilişki kurmadığından ve salt satılanın üreticisi olması veya üretici ile satıcı şirketlerin yöneticilerinin aynı olması nispiliğe halel getirmeyeceğinden müflis ... Et ... AŞ'ye yönelik açılan maddi ve manevi tazminat davalarının husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Diğer davalı yönünden durum değerlendirildiğinde; davacı alıcı, satılanın ayıplı olduğunu iddia etmiş olup bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Davacının bu yönde sunduğu laboratuvar sonuçları ile Tarım ve Orman Bakanlığının 16/01/2019 tarihli cevabi yazısının birbirini doğruladığı görülmekle davacının gizli ayıptan ötürü imha masraflarını talep etmekte haklı olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar zararın miktarını tam olarak tayin etmek mümkün değil ise de 6098 sayılı TBK'nın 114/2 ve 50/2 fıkraları uyarınca davacının talep ettiği maddi tazminat tutarının hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varılarak maddi tazminat istemi kabul edilmiştir....
ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....