Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, 4- Tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilen davacı lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarı toplamı üzerinden bir kez vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, hükmedilen maddi tazminat ve manevi tazminat miktarları için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması, 5- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2007 gün ve 2 - 63 sayılı kararında açıklandığı üzere: koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davalarında, ancak davanın tamamen reddi halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmolunabileceği, davanın kısmen kabulü halinde ise davalı lehine vekalet ücretine hükmolunamayacağının gözetilmemesi, 6- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve nedene dayalı olarak birden...

    kullanmadığından davalı aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, yurt dışında yaşaması nedeniyle yurt içindeki işlerini yürütebilmesi amacıyla davalı yeğeni ...’i 20/01/2003 tarihinde geniş yetkiler içeren vekaletname ile vekil tayin ettiğini, davalı ...’in vekalet görevini kötüye kullanarak 26 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payını diğer davalı ...’a 29/12/2004 tarihinde satış yoluyla devrettiğini, yapılan devrin bilgisi ve onayı dışında olduğunu, satış bedeli ödenmediğini, davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek, çekişmeli taşınmazda devre konu payın tapusunun iptali ile adına tescilini, mümkün olmaması halinde 250.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.04.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, komşuluk hukukuna aykırı davranışlar nedeni ile oluşan zararın giderilmesi, maddi ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kısmen kabul edilerek, maddi tazminat isteminin 3.575,10 TL.’lik kısmı ile manevi tazminat isteminin 1.500, 00 TL.’lik kısmının davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

          Davacı vesayet altındaki eşi Ahmet Ergün'ün vasisi tarafından düzenlenen vekaletname ile vekil sıfatıyla yaptığı işlemlerden dolayı görevi ve güveni kötüye kullanma sebebiyle 100.000,00 TL maddi tazminat talebine ilişkin davada ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesiyle; davalı avukatın İstanbul Anadolu 2....

          Paragrafında tanımlandığını, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun ' un 58/2 maddesine göre davacı şirketin hakim durumun kötüye kullanılması nedeniyle uğradığı maddi zarara alternatif olarak davalının hakim durumu kötüye kullanmak suretiyle elde ettiği yada elde etmesi muhtemel kazancı talep etmesinin de mümkün olduğundan terditli talep doğrultusunda davalı şirketin hakim durumunu kötüye kullanmak suretiyle elde ettiği yada elde etmesi muhtemel kazancın tespiti ile eğer bu miktar davacı şirketin uğradığı maddi zararlar bakımından daha yüksek ise tazminat olarak davalının elde ettiği yada elde etmesi muhtemel kazanca hükmedilmesinin talep edildiğini, davalının hakim durumun kötüye kullanılması niteliğindeki haksız uygulamalarının kasıtlı eylemler olduğunun şüphesiz olduğunu, bu nedenle 4054 sayılı kanunun 58/2 maddesine göre davacının maddi zararı yada davalı şirketin elde etmesi muhtemel haksız kazancın hangisi daha yüksek miktarda ise bu miktarın 3 katı tutarında tazminata...

          Kararında da belirtildiği üzere, vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hakkın asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı ancak ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken ve ilgili davada temyizen incelenebilecek haklardan olduğundan, ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamında ayrıca dava konusu edilemeyeceği belirtilmekle birlikte, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında, beraatine hükmedilen davacı ...’nun kendisini vekil ile temsil ettirmiş olması nedeniyle, beraat hükmünün verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden lehine ''2.400'' TL maktu vekalet ücretine hükmedildiği gözetilmeden, davacılar lehine ceza dava dosyasına ilişkin vekalet ücreti olarak belirlenen miktarların maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması suretiyle, davacılar yararına fazla maddi tazminata hükmedilmesi, 4-Davacılar vekili dava dilekçelerinde, haksız eylem tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına...

            Mahkemece, davacı ... yönünden maddi tazminat talebine ilişkin, talebin arttırım dilekçesi dikkate alınarak maddi tazminat taleplerinden emlakçı komisyon bedeli talebinin reddi ile, bu talep dışındaki taleplerin kabulüne, 37.149,09 TL' nin haksız fiil tarihi olan 01.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 1.500,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 01.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı ... yönünden maddi tazminat talebine ilişkin, talebin arttırım dilekçesi dikkate alınarak emlakçı komisyon bedeli talebi dışındaki taleplerin kabulü ile, 56.820,07 TL' nin haksız fiil tarihi olan 01.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 1.500,00 TL manevi...

              Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı, maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle maddi tazminat açısından davacı talebinin reddine, manevi tazminat açısından kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Temyiz: Karar, davalılar vekillerince temyiz edilmiştir. Gerekçe: 1-Davacı işçinin manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususu da taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Uyuşmazlığın normatif dayanağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 58.maddesidir. Sözü edilen hükme göre, "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir."...

                Somut olaya gelince, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı davalardaki iddianın tanıkla kanıtlanacağında kuşku yoktur. Eldeki davada dinlenen davacı tanığı, iddiayı kanıtlar nitelikte beyanda bulunmamış, buna karşılık ortak tanık ... ile davalı tanıkları davacının dava dışı ...'a, adı geçenin de davalı ...'a borçlu olduğunu, dava konusu bağımsız bölümün borca karşılık dava dışı ...'e temlik edilmek istendiğini, ...'in taşınmazı üzerine almadan borcunu ödemek maksadıyla davalı ...'ı vekil tayin ettirdiği, ...'ın da dava konusu taşınmazı diğer davalı eşi ...'ye satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır. Vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı davalarda akitte gösterilen bedel ile saptanan gerçek değer arasında fahiş fark bulunması vekalet görevinin kötüye kullanılmasına karinedir. Ne var ki, eldeki davada taşınmazın borç karşılığı temlik edildiği anlaşıldığından tespit edilen değer farkına itibar edilmemesi gerektiği açıktır....

                  UYAP Entegrasyonu