Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle; vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının kanıtlanamadığı ve temliklerin miras bırakanın iradesine uygun biçimde yapılmış olduğu saptanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 13.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    a verdiği vekaletname kullanılarak aynı gün kız kardeşi ...’nün damadı olan davalıya çok düşük bir bedelle temlik edildiğini, söz konusu satış işlemi ile ilgili olarak herhangi bir bedel ödemesi yapılmadığını, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava konusu taşınmazı bedelini ödemek sureti ile satın aldığını,ekonomik olarak taşınmazı alım gücünün bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın devrinin vekalet görevinin kötüye kullanılması yolu ile gerçekleştirildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, davalılardan ....’in mirasbırakanları ....’dan aldığı vekaletnameyi kullanarak, 1306 ada 50 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümü diğer davalı ...’ya satış suretiyle devrettiğini, davalı ...’ın taşınmazı değerinden düşük bedele aldığını, her iki davalının el ve işbirliği içerisinde hareket ettiklerini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde uğradıkları zararın tazminine karar verilmesini istemişlerdir....

        Eldeki davada, dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden davada ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayanıldığı görülmektedir. Mahkemece, mirasbırakanın ehliyetli olup olmadığına dair yapılan araştırma sonucunda, ... Adli Tıp Kurumu Dördüncü İhtisas Kurulu’nun 18/12/2013 düzenleme tarihli raporu ile mirasbırakan ...’ın vekaletnamenin düzenlendiği tarih olan 20/10/2010 tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki, ...’ın temlik tarihi olan 05/05/2011 tarihinde fiil ehliyetini haiz olup olmadığına ilişkin araştırma yapılmamıştır. Diğer yandan, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasına ilişkin olarak da mahkemece herhangi bir araştırma yapılmadığı görülmektedir. Borçlar Kanununun temsil ve vekalet aktini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır....

          Öte yandan, vekil ile sözleşme yapan kişi Medeni Kanunun 3.maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz. Ne varki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, Medeni Kanunun 2.maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur....

            Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni yönünden 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, korkutma nedeni bakımından ise 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karar Dairece “...Hâl böyle olunca; vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanan davaların herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmadığı gözetilerek, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

              Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollamasıyla açıklanan yönlere ilişkin karar düzeltme isteğinin REDDİNE, Davacının diğer karar düzeltme isteğine gelince; bilindiği gibi vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davaları her türlü delille ispat edilebilir. Öyleyse, “tanıklarının dinlenmesi sonuca etkili olmayacağı” gerekçesiyle bu yöndeki talebin mahkemece reddedilmiş olması doğru değildir....

                -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı davalar süreye bağlı değilse de, buna ilişkin olarak ileri sürülen iddialar kanıtlanamadığına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 06.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  nin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları danışıklı olarak eşi olan diğer davalı ...'e satış suretiyle muvazaalı olarak devrettiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil bu mümkün olmazsa miras paylarının bedel olarak tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, temliki işlemin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların temyiz itirazı yerinde değildir....

                    ı vekil tayin ettiğini, ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazı davalı eşine devrettiğini, kendisine satış bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davalının savunması ile bir bedel ödenmesizin taşınmaz devrinin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle sağlandığı belirlendiğine göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün (6100 sayılı HMK.'nın geçici 3.maddesi yollamasıyla) HMK.'...

                      UYAP Entegrasyonu