SONUÇ: Hüküm fıkrasının davalılar lehine vekalet ücretine ilişkin “7.” Paragrafında yeralan cümlenin tamamen silinerek yerine “ Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 2.060,30 TL nisbi vekalet ücretinin davacı Kurumdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalı ...’a verilmesine,” cümlesinin eklenmesine hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan ... ve .... alınmasına, 25.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. .........
Ancak; 1) Mahkemece bozma öncesi hükmedilen 229.968,23-TL tazminat bedeline ilişkin karar sadece davalı Hazine vekilince temyiz edildiği halde, davalı Hazine lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilmek suretiyle fazla bedele hükmedilmesi, Doğru olmadığı gibi; 2) Davanın red edilen kısmı yönünden davalı Hazine lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasını; 1. bendinde yazılı (230.591,95) rakamının çıkarılmasına, yerine (229.968,23) rakamının yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bent olarak (Davanın rededilen kısmı yönünden 15.356,00-TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı Hazine'ye verilmesine) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Davalı Hazine kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Davalı ... Müdürlüğünün harçtan muaf olduğu gözetilmeksizin, aleyhine harca hükmedilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.800,00-TL) maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Hazineye verilmesine) paragrafının eklenmesine, b) Gerekçeli kararın hüküm fırkasının 4. bendinin çıkartılmasına, yerine ( Davalı ... Müdürlüğü harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan peşin harcın istemi halinde davacıya iadesine,) sözcüklerinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idareler harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 13/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın temyiz etmemesi nedeniyle, davacı lehine oluşan usulü kazanılmış haklar ve bozma ilamına uyulmakla oluşan usulü kazanılmış haklar gözetilmeksizin, davalı ...’in poliçe limitiyle sınırlı sorumluluğuna hükmedilmesi, davacı Kurum yararına takdir olunan vekalet ücretinin infazda tereddüt uyandıracak biçimde “davalıdan” tahsiline karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Kanunun geçici 3'üncü maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Kanunun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
Ancak; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7. fıkrası uyarınca; harç ve vekalet ücretinin bedel tespiti davalarında öngörüldüğü şekilde maktu olarak belirlenmesi gerektiğinden, a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından harca ilişkin 4. ve 5. bentlerin çıkartılmasına, yerlerine (Alınması gereken; 24,30-TL karar harcının peşin yatırılan harçtan mahsubu ile, bakiye harçların talep halinde yatırana iadesine) cümlesinin yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 7. bendinden (2.437,20) rakamının çıkartılmasına, yerine (1.320,00) rakamının yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde davalı Hazine lehine reddedilen kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanacak vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi, yargılama giderlerinden tarafların kabul-ret oranına göre sorumlu tutulması gerekirken tamamının davalı Hazine'den tahsiline karar verilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-) Ayrı bir bendi olarak (Davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 25.250,78 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı Hazine'ye verilmesine,) cümlesinin yazılmasına, b-) Yargılama giderine ilişkin 8. paragrafındaki (yargılama giderinin) kelimesinden sonra gelmek üzere (kabul ve ret oranına göre 4.946,52 TL'sinin) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/06/2022 gününde oybirliğiyle karar...
ücretinin davacı yükletilmesini talep etmiştir....
Şu durumda, mahkemece reddedilen kısım yukarıda izah edildiği şekilde bulunarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinin bu miktarlar üzerinden hesaplanması gerekirken, yargılama esnasında davalı tarafından yapılan ödemeler de düşüldükten sonra kabul edilen .. TL'nin talepten çıkarılarak bulunan tutar üzerinden davanın reddine karar verilmiş gibi kabul edilerek hatalı olarak yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ancak verilen bu kararla ilgili yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; kararın, HUMK’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....
SONUÇ : Hüküm fıkrasına “Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlı Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.352,98 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı ... ve... Döküm San Ltd Şti verilmesine” cümlesinin eklenmesine ve kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan .... ve .... Döküm Sanayi Ltd. Şti.'nden alınmasına, 08.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda; davanın reddine karar verilmesi nedeniyle, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına, karar tarihinde yürürlükte olan tarife gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme sonucu, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanunun 30’uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 3’üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ:Hüküm fıkrasına “6-Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlı Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.123,39 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı ...Ş.’ye verilmesine” cümlesinin eklenmesine ve kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ... Sig....