Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar Düzeltme Sebepleri Davacı vekili; temyiz dilekçesindeki hususları tekrar ederek azlin haksız olduğunu ve daire onama ilamının düzeltilerek mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haksız azil iddiasına dayalı vekalet ücreti alacağı istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 174 üncü maddesi: Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat hiçbir ücret istiyemez ve peşin aldığı ücreti geri vermek zorundadır. Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez. Anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücret ödenmezse, avukat işe başlamakla zorunlu değildir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk iş sahibinindir....

    Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil Avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/7 esas sayılı dava dosyasının davacısı lehine sonuçlanıp sonuçlanmadığı ve bu aşamada karşı tarafa yükletilen vekalet ücretinin de talep koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ...'' gerekçesiyle bozulmuştur. Dava, haksız azilden kaynaklanan karşıyan vekalet ücretine ilşkindir.Avukatlık Kanununun, 174. maddesinde, “Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” Hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil Avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir....

        Haksız azil halinde vekalet ücreti hem yasal hem akdi vekalet ücreti olarak istenebilir ilk derce mahkemesince maddi tazminat yönünden sulh protokolünde belirlenen rakam üzerinden hesaplanan akdi ve yasal vekalet ücerti yönünden mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarları esas alınarak bu yönden hükmedilen akdi ve yasal vekalet ücreti hesaplanması yapıldığı bu yönde bilirkişi raporları da alındığı anlaşıldığından ilk derce mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması, ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık tespit edilememesi sebebi ile davalılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 'nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Haklı azil halinde ise, azil tarihi itibariyle tamamlanan işler yönünden avukatın vekalet ücretine hak kazanacağı tamamlanmayan işler yönünden vekalet ücretine hak kazanamayacağı açıktır. Davacının takip ettiği dosyalarda kendisi tarafından takip edilip sonuçlandırılan kesinleşen ve bu sebeple de müvekkili yararına da olsa vekalet ücretine hükmedilen dosyalardan vekalet ücreti hak kazanacaktır. İncelenen Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 'nin 2018/116 Esas, Erzurum 4. İcra Müdürlüğü'nün 2017/7997 Esas ve Erzurum İcra Hukuk Mahkemesi 'nin 2017/346 Esas sayılı dosyalarında böyle bir durumda söz konusu olmadığından davacı avukatın kazandığı vekalet ücreti bulunmamaktadır....

        Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez.” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Avukat bu durumda ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacı avukat ile davalı arasında 23.05.2005 tarihinde verilen vekaletname ile yazılı ücret sözleşmesi yapılmadan başlayan vekalet ilişkisinin 24.06.2011 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı avukat, azlin haksız olduğunu ileri sürerken davalı ise, davacının vekalet görevini güven ve sadakatle yerine getirmediğini, azlin haklı olduğunu savunmuştur....

          Hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Avukat bu durumda ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursak; Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacı ile davalı arasındaki vekalet ilişkisinin 12.08.2011 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı avukat, azlin haksız olduğunu ileri sürerken davalı ise, davacının hazırladığı vakıf senedinin eksik hazırlanması nedeniyle zarara uğradığını, senedi yeniden düzenletmek zorunda kaldığını, azlin haklı olduğunu savunmuştur....

            İcra Müdürlüğü'nün 2010/3528 E.sayılı icra dosyasında da kendisine haber vermeden satıştan vazgeçerek satışın düşürülmesine neden olduğunu, bunun üzerine davalıya 13.04.2011 tarihli ihtarname gönderdiğini, satıştan vazgeçilen dosyadan doğan vekalet ücretinin ödenmesini aksi takdirde haklı nedenle istifa edeceğini bildirmesine rağmen davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, akabinde 25.04.2011 tarihli ihtarname ile kendisini haksız azlettiğini, satıştan düşürülen icra dosyası için hakettiği vekalet ücreti alacağını yaptığı ayrı bir icra takibi ile tahsil ettiğini ancak avukat olarak takip ettiği diğer dosyalar için vekalet ücretlerinin ödenmediğini bu nedenle haksız azil nedeniyle hak ettiği vekalet ücretlerinin tahsili amacıyla icra takibi başlattığını, haksız itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....

              Sayılı dosyasında avukat olarak davalıyı temsil ettiğini, ilgili dosyada yapılan yargılamada davalının aleyhine davanın sonuçlanması üzerine kararı temyiz ettiklerini, Yargıtay incelemesi sonucunda davalının aleyhine kararın bozulması neticesinde davalı lehine hüküm kurulduğunu, ilk kararda davalı lehine 19.370,00 TL vekalet ücreti takdir edildiğini, bozmadan sonra ise vekalet ücretinin 29.576,00 TL'ye çıkarıldığını, davacının başka bir dosyadan kaynaklanan vekalet ücretine ilişkin açtığı davada ise mahkemece azlin haksız olarak değerlendirildiğine ilişkin mahkeme gerekçesinin yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini belirterek haksız azil sebebi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 11.000,00 Tl vekalet ücretinin tahsilini talep etmiş, 29.11.2011 havale tarihli dilekçesi ile 29.576,00 TL'nin tahsilini talep etmiştir....

                Azlin haklı azil niteliğinde olup olmadığı, haksız azil ise talep edilebilecek avukatlık vekalet ücretleri yargılama sonucunda tespit edilebilecek olup, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirmektedir. Sunulan belgeler tek başına alacağın varlığına kanaat getirilmesi açısından yaklaşık ispat için gerekli şartları taşımamaktadır. İlk derece mahkemesinin ihtiyati haciz isteminin reddine dair vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu