Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, motorlu taşıtlar vergisi yükümlüsünün, ilgili kuruluşta adına kayıt ve tescil yapılmış gerçek ya da tüzel kişi olduğu, yükümlülüğün kayıt ve tescil ile başladığı ve ancak ilgili kuruluştaki kaydın silinmesi ile sona erdiği sonucuna ulaşılmaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 3176 sayılı Kanunla değişik 20.maddesi hükmü ile bu hükmün gerekçesinde, belli süre için kendi adına tescil belgesi almak zorunluluğunun ve buna uymayanlar için öngörülen para ve hapis cezası yaptırımının motorlu aracı satan veya devreden kişilerin vergi ve hukuki sorumlulukları yönünden mağduriyetlerini önlemek için, bu araçları satın ya da devralan kişileri kısa süre için de kendi adlarına kayıt ve tescil ettirmeye zorlama amaçlandığından, Karayolları Trafik Kanununun bu hükmünü satış ya da devir halinde buna ilişkin noter tarafından düzenlenmiş sözleşmenin ilgili tescil kuruluşuna bildirilmesi ile adına motorlu taşıt kayıt ve tescilli kişilerin yükümlülüklerinin...

    Davacıya ait ... tescil numaralı ...ŞİRKETİ markasının 21.sınıfta tescilli olduğu, Davalıya ait ... tescil numaralı ... markasının 21.sınıfta 16.09.2014 de başvurusunun yapıldığı, 07.09.2016 da tescil edildiği ; 2014/79482 tescil numaralı ... markasının 21.sınıfta 26.09.2014 de başvurusunun yapıldığı 13.06.2016 da tescil edildiği görülmüştür. Eldeki davanın 18.03.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Yargılama sırasında alınan 30.10.2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda; davacı markası ile davalı markalarından 2014/79482 tescil numaralı ile "Camdan, Porselenden, Seramikten, Kilden süs ve dekorasyon eşyaları (vazolar dahil). İşlenmemiş cam, Yarı işlenmiş cam, Dekorasyon için cam ve Mozaikler ve Cam kozları (inşaat için olanlar hariç), Cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan)" emtiası ve davalı markası ...tescil numaralı marka yönünden ise "Camdan, Porselenden, Seramikten, Kilden süs ve dekorasyon eşyaları (vazolar dahil)....

      Noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen Seyhan Kadastro Müdürlüğünün 15.11.2007 tarihli yazısında,tescil hükmünün imar işlemine tabi tutulan ve dava konusu edilen taşınmazları kapsadığı belirtilmiştir. Davacının iddiası,imar işleminin usulsüz yapıldığına ilişkin olmayıp,tescil ilamı gereğince imarla oluşan hak durumunun kendisine ait olduğuna ilişkindir.Başka bir anlatımla yolsuz tescile dayanılarak istekte bulunduğu görülmektedir. Bu durumda,mahkemece yapılacak iş tescil ilamı ve dayanağı haritanın yerine uygulanması suretiyle kapsamının keşfen saptanması,dava konusu edilen taşınmazların (imar parsellerinin) tescil ilamı kapsamında kalıp kalmadığının duraksamaya yer verilmeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması,tescil hükmü kapsamında kaldığının anlaşılması halinde imarla oluşan Hazine paylarının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yanılğılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir....

        İdare Mahkemesince, 551 sayılı markalar Kanunu'nun Marka olarak tescil edilemeyecek işaretleri düzenleyen 5. maddesinin (b) fıkrasında halkı aldatacak işaretler, yabancı mahsül ve mamülatın Türkiye için Türk mahsül ve mamülatın yabancı memleketlerde istihsal veya imal edildiği zannını uyandıracak surette tertip edilen, (c) fıkrasında ise aynı emtiaya müteallik olarak Türkiye'de tescil edilmiş veya tescil için müracat edilmiş ve henüz karara bağlanmamış markalarla, bunların biçim veya telaffuz yahut mana itibariyle ilk bakışta tefrik edilmeyen benzerlerinin marka olarak tescil edilemeyeceğinin düzenlendiği, davacının tescilini talep ettiği marka özel şekil verilmiş "B" harfi ve ... kelimesinden meydana gelmiş olup markanın temsil ettiği konfeksiyon, triko,örme eşyalarıyla daha önce Bakanlıkça tescil edilen ......

          in uzun yıllardır erkek giyim, aksesuar ve ayakkabı imalat ve satış sektöründe faaliyet göstermekte olan başarılı bir iş insanı olduğunu, Türk Patent Kurumu nezdinde tescil edilmiş bulunan ... tescil numaralı .... locarno sınıfında tescilli 10 farklı ayakkabı tasarımının tescile dayalı hak sahibi olduğunu, müvekkilinin aynı zamanda mezkur tasarımlarının tescili talebiyle 12.07.2021 tarihinde Alman Patent ve Marka Kurumu'na başvurmuş, tasarımlarını 10.09.2021 tarihinde tescil ettirmiş olduğunu, müvekkili kendi zihni ürünü olan tasarımlarını hem ülkemizde tescil ettirmiş hem de Almanya ile başlayarak Avrupa pazarına da sunarak yurt dışına açılmış olduğunu, müvekkilinin tamamen kendi zihni ürünü olan ve Türk Patent ve Marka Kurumu ile Alman Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli tasarımlarını kullanarak imalatını yaptırdığı el yapımı ayakkabılar başta olmak üzere erkek ayakkabı, giyim eşyası ve aksesuarlarının imalatı ve satışına yönelik olarak "..." markasını kurmuş olduğunu ve halihazırda...

            Dava konusu taşınmaza komşu 139 ada 24, 27, 30 ve 41 ve 128 sayılı parsellerin orman niteliği ile 129 sayılı parsel de mezarlık niteliğiyle yapılan tespitleri kesinleşmiştir. 139 ada 26 sayılı parsel Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/10-48 sayılı tescil ilamı sonucu oluşturulan Nisan 2002 tarih 4 nolu sicilden gelen Aralık 2002 tarih 2 nolu tapu kaydına dayanılarak ... oğlu ... ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Çekişmeli taşınmaz kısmen doğu, batı ve güney hududu itibariyle orman parselleri ile çevrili oludğundan, 6831 Sayılı Yasanın 17/1-2 maddesi gereğince orman içi açıklık niteliğinde olup olmadığı tartışılmamış, 139 ada 26 sayılı parselin tespitine esas alınan tapu kaydı ve tescil krokisi zemine sağlıklı bir şekilde uygulanmamıştır. Komşu 26 parselin önceki maliki ... ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/10-48 sayılı dosyasında Orman Yönetimi ve Hazineyi hasım göstererek tescil davası açmış, karara dayanak ve ... bilirkişiler ... ile ... ...'...

              Genel arazi kadastrosu sırasında tescil dışı bırakılan daha sonra ihdas yoluyla Hazine adına tapuya tescil edilen yerler ile halen tescil dışı olan taşınmazlar yönünden 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Somut uyuşmazlıkta davacılar, tapu kayıtlarına tutunarak 1957 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında tescil dışı bırakılıp sonradan ihdas yoluyla Hazine adına tapuya tescil edilen 374 ada 265, 266, 275, 276, 277, 285, 288, 289, 290, 291, 294, 295, 297, 298, 299, 302, 309, 321, 322, 323 ve 324 sayılı parseller yönünden tapu iptali tescil, fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokili raporda (I), (M) ve (S) harfleriyle işaretlenen tescil dışı taşınmazlar yönünden ise, TMK'nın 713.maddesi uyarınca tescil davası açtıklarından 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi uygulanamaz....

                .” denildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 36/4. maddesinde; “Tescili zorunlu olduğu hâlde tescil edilmemiş veya tescil edilip de ilanı zorunlu iken ilan olunmamış bir husus, ancak bunu bildikleri veya bilmeleri gerektiği ispat edildiği takdirde, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir.” hükmüne yer verildiğini, söz konusu kanunun sorumluluk başlıklı 38. maddesinde; "...yeniden tescili gereken bir hususu tescil ettirmeye zorunlu olup da bunu yapmayanlar, bu kusurları nedeniyle üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin ile yükümlüdürler.” ifadesine yer verildiğini, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulunun 17.10.2008 tarihli ve 113 sayılı kararı ile yürürlüğe konulan İş Makinelerinin Tescili İle İlgili Esaslar doğrultusunda davacı tarafın dava konusu iş makinelerinin satış işlemlerinin ardından bir ay içinde Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odasına başvurarak tescil işlemini yaptırmasının ve tescil belgesi almasının gerektiğini, davacı taraf tescil edilmesi zorunlu olduğu...

                Tapu Sicil Müdürlüğünden 447 sayılı parsele ait tescil kaydı örneği tüm tedavülleri ile birlikte getirtilip dosya içine konulması, 2-Dava konusu 321, 324, 325, 326, 327, 328, 329, 331, 335, 336, 337, 434, 435, 496, 524, 527, 529, 135, 153, 403 ve 404 sayılı parsellerin de 440 sayılı parsel gibi daha önce tapuya tescil edilip edilmediğinin Tapu Sicil Müdürlüğünden sorularak tescil edilmiş ise tescil kayıtlarının tüm tedavülleri ile birlikte varsa dayanak kayıtları da getirtilip dosya içine konulması, bundan sonra inceleme yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Anılan madde düzenlemesi aynen; "Tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda aşağıdaki hallerde marka tescil edilemez: a) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı ise ve aynı mal veya hizmetleri kapsıyorsa, b) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa…" şeklindedir....

                    UYAP Entegrasyonu